Milyonların kalpleri, hak, hukuk ve adalet buluşmasında attı. “Hak, Hukuk, Adalet” diyerek adalet için hak meydanına aktılar. Olmayan şeyi istiyorlardı. Adalet! Halk için yaşamsal olanı, çocuklarının hakkı olanı istiyorlardı. 1 Milyon 600 bin miting alanına hem kalben hem de cismen akarken, milyonlarca kalp ise bulundukları yerden Maltepe meydanına kalben aktılar.

Aşk ile adalet için geldiler. Bindirilirmiş kıtalardan değildiler. Emre itaat kullardan da değildiler.Önce insan, önce adalet diyerek geldiler. Hak ve adalet için muhabbet etmeye, birleşik güç olmak için, adalet yolunda, akıllarını, mücadelelerini ve gönüllerini birlemeye geldiler. Adaletin erdemliğine, demokrasiye, laikliğe, hukukun ve yargının bağımsız olmasına inanıyorlardı.

Talimatla hareket etmiyorlar. Hükümet sponsorluklarıyla taşınmıyorlar. Her türlü sansür ve yandaş medya körlüğüne rağmen, adalet mitinglerini, sosyal medya üzerinden en çok izlenen canlı yayınların arasına sokuyorlar.

Adaletin dünyasında yaşamak istiyorlar. Bu temel insanı hak için yürüyorlar. Milyonlar karar vermişler; Adalet, demokrasi, laiklik, eşitlik ve barış gibi vazgeçilmez değerler için bir aradalar.

El ele, omuz omuza adaletin ülkesini kurmaya kararlılar. Kalp atışlarında bu kararlılık, gözlerinde ise “değiştirebiliriz” duygusunu dışa vuran özgüven sevinciyle harmanlanmış bir kararlık vardı. Çünkü halkın yüzde 75’i Türkiye’de adaletin varlığına inanmıyor. Adaletin ülkesini kurmak istiyorlar. Bundan eminler. Birleşik bir mücadele ile bunun bir hayal olmadığını biliyorlar.

Biliyorlar ki; hakların acıları hem çok, hem de parçalı. Baskı, zulüm, ayrımcılık ve asimilasyon çok. Dertleri çok. Ama dertlerine derman olacak güçleri de var. İnandılar; hep birlikte ellerini sadece taşın değil, koca bir kayanın altına koymaya geldiler.

Hukuksuzluğa ve OHAL cehenneminin yarattı karanlığa karşı adaletin aydınlığı uyandırdılar. Gericiliğe karşı, laik ve bilimsel eğitim için aklın hakkına sahip çıktılar. Laik eğitim için mücadelelerini birleştirmeye, adalet için vazgeçilmez tek yol olan, birliğimizi, dirliğimizi sağlamaya geldiler.

Halk mesajını vermiştir. “Biz birlikte güçlüyüz, biz birlikte güzeliz!” Bu güzelliğin adresini daha önce göstermişlerdi. Gezi’de, 7 Haziran’da, referandum ile HAYIR bloku ve şimdi de Adalet Yürüyüşü ile güzel olduğumuzu gördük.

Birleşik mücadele ile adaleti kurmak istiyorlar. Bunu başarmak için yola çıktılar. Başaracaklar.. Çünkü biliyorlar ki; yarı yolda kalmak için yola çıkılmaz. “Dönen dönsün ben dönmesem yolumdan” diyerek çıktılar bu yola.. Artık dönüş yok..

Hak meydanından adalet arayan, adalete susamış halk, zalimlere boyun eğmemeye, insanlık için adalet aradıklarını, kalp, akıl, düşünce ve sözleriyle örgütlediler.

Adalet Mitingi ile sadece AKP hükümetine değil, tüm dünyaya seslenmiştir. Miting alanında ve bulundukları yerden bir araya gelen halk, OHAL ve KHK ile zindana çevrilmiş ülkede, mağdurların sesi oldular. İşi, aşı ve hakları gasp edilerek, ihraç edilen akademisyenlerin kendileriydiler.

Zindanlara doldurulmuş gazetecilerin, milletvekillerin, aydınların, muhaliflerin kalpleri oldular.

Adaleti ve hukuku katledip, muhaliflerin işine, aşına ve haklarına göz koyanlara karşı, bedenlerini adalet için ölüme yatıran Nuriye ve Semih oldular. Ölümün değil, onurlu bir yaşamın sesi oldular.

Direnişten ve muhabbetten gıdalarını aldılar. Sokaktaydılar. Yürüdüler. Hak, hukuk, adalet, ekmek ve barış kavgası veriyorlar. Gelecekleri ve çocukları için bu kavganın içindeler.

Bu öyle bir kavga ki, sadece şarkılar vardı, türküler, halaylar ve sloganlar. Bu öyle bir adalet kavgası ki, her türlü şiddetten arındırılmış hak ve adaletin sözü vardı!

Mazlumların, ötekilerin, dışlanmışların, laikliğe, özgürlüğe ve adalete susamışların, ekmeğini kaybeden ve barışı özleyenlerin kavgasıdır. Bunun için toplumsal güç birliğine ihtiyacın gücü açığına çıkardılar.

“Biz buradayız. Adaletin vicdanıyız. Çığlığıyız. Haksızlığa karşı mazlumların sesiyiz. Biz 72 millet birdir bize” diyen güzel insanlar.

Dünya’nın tanıklığında milyonlar adalete uyanıyor;

İnsan uyanacak, uyandırılacak hak, hukuk, adalet aşkına!

Hak uyanacak, uyandırılacak insan hakları aşkına!

Adalet uyanacak, uyandırılacak halklar aşkına!

Hukuk uyanacak, uyandırılacak eşitlik ve adalet aşkına!

Laiklik uyanacak, uyandırılacak vicdan, akıl ve aydınlık aşkına!

Vicdan uyanacak, uyandırılacak kardeşlik ve sevgi aşkına!

Barış uyanacak, uyandırılacak halkların kardeşliği aşkına!

Eşitlik uyanacak, uyandırılacak ayrımsız ve nefretsiz bir dünya aşkına!

İnsanlık uyanacak, uyandırılacak doğa ve çevre aşkına!

Hak uyanacak, uyandırılacak uyandır anam...

Hukuk uyanacak, uyandırılacak uyandır babam...

Adalet uyanacak, uyandırılacak, uyandır ey halkım...

Barış uyanacak, uyandırılacak uyandır kardeşim...

Laiklik uyanacak, uyandırılacak uyandır öğretmenim...

Emeğin hakkı uyanacak, uyandırılacak uyandır işçi kardeş...

Özgürlük uyanacak, uyandırılacak uyandır gençlik...

Demokrasi uyanacak, uyandırılacak uyandır kadın...

Bu adalet uyanışı sonsuza dek yolumuzun, aklımızın ve devrim aşkımızın ışığı olsun.

Aşk olsun adaletin vicdanlarına...