Adana Büyükşehir Belediyesi ve Yaşar Kemal Vakfı’nın ortaklaşa gerçekleştireceği 'Yaşar Kemal Günleri' etkinlikleri Tiyarto Slaonu'nda başladı. Etkinlikte konuşan Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, "Böyle büyük bir değeri, böyle büyük bir ustayı gelecek nesillerin daha iyi tanıması ve anlaması için çaba göstermeye devam edeceğiz" dedi.

Adana’da 'Yaşar Kemal Günleri' başladı

Adana Belediyesi ve Yaşar Kemal Vakfı’nın birlikte gerçekleştireceği 'Yaşar Kemal Günleri' Adana Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonu’nda başladı.

'Bir Evren: Yaşar Kemal’in Çukurovası' paneli ile başlayan etkinliklerin açılış konuşmasını Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar ve Yaşar Kemal Vakfı Başkanı Ayşe Semiha Baban Gökçeli yaptı.

Moderatörlüğünü Prof. Dr. Muhsine Helimoğlu Yavuz’un üstlendiği panelde, Yazar Metin Turan, Müzisyen Feryal Öney ve Yazar Mahmut Temizyürek, Yaşar Kemal'i, toplum belleği, toplum vicdanı, öncü bir doğa kavrayışı, katmanlı insan ve toplum gerçeği gibi pek çok yönüyle kendi pencerelerinden değerlendirdi.

Panelde konuşan Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Adana’yı doğasıyla, insanıyla, bütün dokularıyla Yaşar Kemal gibi henüz anlatan olmadığını belirtti.

"GENÇLERİMİZ HEP ODAK NOKTAMIZ OLDU"

Karalar, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Bugün Yaşar Kemal’e dair ne yapsak ne söylesek hep eksik kalacak biliyoruz. Ancak onun adına yakışan tüm çalışmaları elimizden geldiğince destekliyoruz, Yaşar Kemal Vakfı ile birlikte yıllardır yürüttüğümüz değerli projeler bu bakış açısının ürünü. Bu projelerimizde gençlerimiz hep odak noktamız oldu. Yaşar Kemal’in bu coğrafyadaki izi, gençlerimizin zengin kültürel geçmişimizle buluşmasında hep rehberimiz oldu. Onurumuz, gururumuz, bin bir çiçekli bahçemiz Yaşar Kemal’i bir kez daha saygıyla anıyorum. Onu daha iyi tanımak için araştırıp okudukça hayranlığım katlanarak artıyor. Böyle büyük bir değeri, böyle büyük bir ustayı gelecek nesillerin daha iyi tanıması ve anlaması için çaba göstermeye devam edeceğiz. Adana’yı doğasıyla, insanıyla, bütün dokularıyla Yaşar Kemal gibi anlatan henüz olmadı. Yaşar Kemal’in şu sözleri çok önemlidir: ‘Benim kitaplarımı okuyan katil olmasın, savaş düşmanı olsun, insanın insanı sömürmesine karşı çıksın, kimse kimseyi aşağılamasın, kimse kimseyi asimile etmesin, insanlığı asimile etmeye can atan devletlere, hükümetlere olanak verilmesin. Benim kitaplarımı okuyanlar bilsinler ki; bir kültürü yok edenlerin, kendi kültürleri insanlıkları da ellerinden uçmuş gitmiştir. Benim kitaplarımı okuyanlar yoksullarla birlik olsunlar, yoksulluk bütün insanlığın utancıdır. Benim kitaplarımı okuyanlar cümle kötülüklerden arınsınlar.' Çocukluğumdan beri okuyan bir insan olarak, bu denli güzel, insanı iyiliğe yönlendiren bir cümleler dizisini sadece Yaşar Kemal’de buldum.”

Yaşar Kemal Vakfı Başkanı Ayşe Semiha Baban GökçeliYaşar Kemal Vakfı Başkanı Ayşe Semiha Baban Gökçeli

Yaşar Kemal Vakfı Başkanı Ayşe Semiha Baban Gökçeli, ‘Yaşar Kemal Günleri’ yolculuğunun nasıl ortaya çıktığını anlattığı konuşmasında, “Biz bu yolculuğa Başkan Zeydan Karalar’la birlikte, onun öncülüğünde başladık. Yaşar Kemal edebiyatını gençler keşfetsin ve kendi yaratıcılıklarıyla bizlere anlatsınlar, gelecek kuşaklara taşısınlar istedik. Bu amaçla başladığımız yolculuğumuza devam ediyoruz” diye konuştu.

Eğitimin, Yaşar Kemal için önemini anlatan Gökçeli, Yaşar Kemal’in büyük tutkusunun eğitim tarihinin mucizesi diye baktığı Köy Enstitüleri olduğunu söyledi.

"ETKİNLİKLER, ANMA DEĞİL"

Köy Enstitülerinde en önemli unsurun yaşayarak ve yaratarak öğrenmek olduğunu belirten Gökçeli, “Yaşar Kemal için asıl olan bilginin huniyle gençlerin beyinlerine aktarılması değildi. Onların yaratarak, var olan bilgiyi yeniden ve yeniden ileriye götürmeleri çok önemliydi. Bundan esinle Yaşar Kemal edebiyatını bir çıkış noktası olarak alıyoruz. O yüzden bizim yaptığımız etkinlikler hiçbir zaman anma etkinlikleri değil. Gençlerle birlikte keşif yolculuğuna çıkmak istedik. Edebiyatın hayatlarına girmesiyle; kendi dünyalarını, değerlerini, çevrelerini, Çukurova’nın müthiş kültürel zenginliğini tanımaları ve içselleştirmeleri temel amaçlarımız” ifadelerini kullandı.

Gökçeli konuşmasının devamın şunlara yer verdi:

“Yaşar Kemal’in yapıtlarından yola çıkarak, gençlerimizle birlikte yaşamımızı zenginleştiren, güçlendiren, ufkumuzu tüm dünyaya açan zevkli keşif süreçleri yaşıyoruz. Bu yıl kitabımız Binboğalar Efsanesi. ‘Sesleriyle Renkleriyle Çukurova’mız’ başlığını taşıyan atölyelerimizde yürütülecek çalışmalarla, gençlerimizin kendi yörelerinin kaybolmaya yüz tutan renklerine, seslerine farkındalık yaratmak istiyoruz. Yaşar Kemal’in Binboğalar Efsanesi de böyle bir çalışma için uygun bir çıkış noktası.”

Müzisyen Feryal Öney ise konuşmasının ardından bir barak ezgisinden kısa bir bölüm söyledi.

Panel konuşmacıları ayrıca, 9 Ocak’ta Anavarza ve Hemite’ye düzenlenen bir geziye de katıldı.

SESLERİYLE RENKLERİYLE ÇUKUROVAMIZ' ATÖLYELERİ TANITIM TOPLANTISI

'Sesleriyle, Renkleriyle Çukurova' projesine katılacak öğretmenler Prof. Dr. Muhsine Helimoğlu Yavuz ile buluşarak ortak bir yol haritası belirleyecek.

Atölyelerin çalışma anlayışı öğrencileri rekabete yönelmeden çevrelerine, doğaya yeniden bakarak, bölgelerini daha iyi tanımaya özenerek yaratıcılıklarını ifade etme olanağı sağlamayı amaçlıyor.

Resim, fotoğraf, kısa film ve drama üzerine yapılacak atölyeler öğrencilere bir edebi eserden yola çıkarak gözlemlerini, algı ve yorumlarını farklı bir sanat diliyle aktarmalarına yardımcı olacak.