ADD Denizli Şubesi, Diyanet İşleri Bakanı Ali Erbaş ve hilafet için toparlanın çağrısında bulunan derginin sorumluları hakkında suç duyurusunda bulundu.

ADD Denizli Şubesi'nden Ali Erbaş hakkında suç duyurusu



UĞUR KURNAZ / DENİZLİ

Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Denizli Şubesi Diyanet İşleri Bakanı Ali Erbaş ve hilafet için toparlanın çağrısında bulunan derginin sorumluları hakkında suç duyurusunda bulunmak için Denizli Adliyesi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi.

Polisin yoğun önlemler aldığı basın açıklamasında, ADD Denizli Şubesi Başkanı Kadem Özbay, Türkiye Cumhuriyetinin “laik ve demokratik” niteliklerinin içi tamamen boşaltıldığını, zayıflatıldığını ve son vuruşun beklendiğini söyledi. Özbay, “Lozan Barış Antlaşması’nın 97. yıldönümüne denk getirilen, Ayasofya’nın ibadete açılması sırasında, Ali Erbaş’ın Büyük Atatürk’e yönelik, hadsiz ifadeleri sıcaklığını korumaktadır. Ali Erbaş’ın bu sözlerinden daha vahimi devlet yöneticilerinin, tüm üst düzey komuta kademesinin, yargı temsilcilerinin huzurunda bu konuşmayı yapmaya cüret etmesidir. Büyük Atatürk’ü hutbelerden çıkaran, anmayan ve bir kez bile rahmet dilemeyen Ali Erbaş’ın ‘Atatürk’e dua edilir’ ifadeleri aldatmacadır” diye konuştu.

"LAİK TÜRKİYE İÇİN TOPARLANIN"

Ayasofya’nın açıldığı gün “Hilafet isteriz” diye haykırarak, bağıranların ve İstanbul sokaklarında özgürce yürüyüş düzenleyerek, Atatürk’e ve Cumhuriyet’e karşı kin kusanların, “Biz bugün onun kemiklerini sokağa attık” diyerek sevinç çığlığı atanların, kimlerden cesaret aldığını bildiklerini ifade eden Özbay, şöyle konuştu:

“Bu eylemler ve söylemler, devlet ricalinin önünde, yanında, olduğu mekânda, bulunduğu ortamda ve meydanda gerçekleşmiştir. Anayasal düzene bağlılık üzerine ‘namus sözü’ verenlerden, bugüne kadar hiçbir tepkinin gelmemiş olmasına şaşırmıyoruz. Anayasa Mahkemesi’nin 2008/1 Esas 2008/2 sayı ve 30.07.2008 tarihli kararı ile ‘Laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğu’ kesinleşmiş olan siyasi zihniyetten böyle bir şey beklemek hayalcilik olur.”

Özbay, son olarak şunları dile getirdi: “Değiştirilen, dönüştürülen, başkalaştırılan Türkiye’de Atatürkçülere yasak, baskı ve zulüm vardır. Cumhuriyet ve Atatürk düşmanlarına ise destek, iltimas, tolerans, devlet kaynakları vardır. Anlaşılmaktadır ki Cumhuriyet ve Atatürk düşmanları, Lozan’ın yıl dönümünde kılınan, Cuma namazını,’laik Cumhuriyet’in cenaze namazı’ olarak kabul etmişlerdir. Oy kaygısıyla hareket eden, konuşmalarında, ‘laiklikten’ tek kelime söz etmeyen muhalefete; Atatürk ve Cumhuriyet konusunda hassas olduğuna inandığımız, Milliyetçi yurtseverlere, ayrımsız vatansever tüm siyasilere ve yurttaşlarımıza bir kez daha sesleniyoruz. Şimdi değilse ne zaman, sen değilsen kim? Laik Cumhuriyet için toparlanın."”