Adli Tıp yine ağırdan alıyor
Afyon’da 11 yıllık mahkûm Yunus Nisgavlioğlu, 1 Kasım’da yoğun bakıma alındı. Acil ameliyat olması gereken Nisgavlioğlu için hastaneden de cezasının ertelenmesine yönelik rapor çıktı ancak tedavi gerçekleştirilemedi.
BirGün/Ankara
Afyon 2 Nolu T Tipi Kapalı Cezaevi’nde 11 yıldır kalan 68 yaşındaki Yunus Nisgavlioğlu, çok sayıda hastalığa ve “Cezası ertelenebilir” raporuna rağmen, Adli Tıp Kurumu’ndan herhangi bir yanıt gelmediği için tahliye edilmiyor. Nisgavlioğlu’nun tedavi edilmesi için bir an önce tahliye edilmesi gerektiğini kaydeden aile, CİMER’e ve cezaevi idaresine başvuruda bulundu.
26 Ekim’de koğuşunda hastalanan babasının yaşadıklarını BirGün’e anlatan Seda Nisgavlioğlu, “Babam, bilinç kaybı ile Afyon Devlet Hastanesine götürülüyor, yüksek tansiyon ve şeker nedeni ve yüksek enfeksiyon olmasına rağmen geri gönderiliyor. 31 Ekim’de gece 04.00’te cezaevinde rahatsızlanıyor ve beyinde su toplaması, şeker, tansiyon yüksekliği sonucundaki bilinç kaybı ile hastaneye götürülüyor. O gün komaya girdiğinden Afyon Devlet Hastanesinde yatırılmış ve bir hafta yoğun bakımda kalmıştır” dedi.
Babasının yaşadığı durumdan e-devleti kontrol edince haberlerinin olduğunu anlatan Nisgavlioğlu, başvuruları ve yaşanan sorunlarla ilgili şunları söyledi:
“Babam, yoğun bakım sonrası servisten alınarak hastanede mahkûmlara özel kısma konuldu. Burada iken 9 Kasım’da bakıma ihtiyacı olduğuna dair, nöroloji doktoru tarafından rapor verildi. Ayrıca beyinde ve beyin çevresinde aşırı sıvı birikmesi sonucu hastalığı olan hidrosefali tanısı da konuldu. Hidrosefali kendiliğinden iyileşmeyen ve ilaçla tedavi edilemeyen, tek çözümü ameliyat olan bir hastalıktır. Şant takılarak gerçekleştirilen ameliyatın hastalık teşhis edildikten sonra en kısa zamanda yapılması gerekir. Hastalık tedavi edilmezse ölümcül olabilir. Babam hakkında kanser şüphesi de mevcuttur ve hastanede kanser ile ilgili araştırma yapılamamaktadır."
68 yaşındaki Nisgavlioğlu ağır hasta. (Fotoğraf: BirGün)
ACİL TALEPLER
"Babamın hemen ameliyat olması gerekiyor ve tedavi gördüğü yer yetersiz kalmakta. En yakın birim ise Eskişehir’dedir. Acil olarak ikamet ettiğimiz şehir olan İzmir’e nakli işlemlerinin yapılmasını, hastalığı ile ilgili araştırmanın yapılmasını ve hastalık ve tedavisi gözetilerek tahliyesi işlemlerinin yapılmasını gerekmesine rağmen durumun aciliyetinin gözetilmemesi yaşam hakkının açık ihlalidir. CİMER’e başvurduk, cezaevi idaresini başvurduk. Hiçbir yanıt yok. Adli Tıp Kurumu ise babamın cezasının ertelenebileceğine yönelik hastane raporuna karşı gereklilikleri henüz yerine getirmedi. Beklemeye devam ediyoruz. Bu durumun bir an önce çözülmesi ve gerekli tedavilerin gerçekleştirilmesi tek talebimizdir.”