İlaç ile ilgili suistimal ve çeşitli sıkıntılar yaşanıyormuş...

İlaç ile ilgili suistimal ve çeşitli sıkıntılar yaşanıyormuş.

En önemli sorun da aile hekimliği haline gelmiş.

Türkiye aile hekimliği sistemini henüz oturtamamış.

Sistem, hastaların yüzde seksenini hastaneye gerek kalmadan eve göndermek için oluşturulmuş, ancak uygulamada öyle değilmiş.

Aile hekimliği, “ilaç yazma sistemi”ne dönüşmüş.

Evlere poşet poşet ilaç taşınıyormuş, buzdolapları ağzına kadar ilaçla dolmuş.

Aile hekimliğine geçildikten sonra reçete sayısında yüzde on altı artış olmuş.

Bazı önlemler alınması gerekiyormuş…

Doktorların reçete yazmasını azaltmak için fazla ilaç yazanlara negatif performans uygulaması gündemdeymiş.

Çalışma Bakanı Faruk Çelik, Ağrı’da yaptırılan SGK hizmet binasının açılışına giderken uçakta Sabah’ın sorularını böyle cevaplamış.

Ekonomi Koordinasyon Kurulu da…

Gereksiz sağlık harcamalarını azaltmak için reçete parasını yaygınlaştırma kararı almış.

İlaç kutuları küçültülüp hap sayıları azaltılacak…

Vatandaş aile hekimlerinin yazdığı reçeteyi alırken eczaneye üç lira(cık) ödeyecekmiş.

***

Şimdi, ilk baş, şeyi anlamadım bi kere...

Bu aile hekimliğini eleştiren kim?..

Çalışma Bakanı.

Aile hekimliğinden sorumlu olan Bakan…

Yani, eğer…

Çalışma Bakanı’nın dediği gibi aile hekimliği “ilaç yazma sistemi”ne dönüşmüş, reçete sayısı yüzde on altı artmış, sistem en büyük sorun haline gelmişse…

Bütün bunları ilk önce görüp tedbir alması gereken kim?..

Sağlık Bakanı.

Peki siz Recep Akdağ’ın…

Bu aile hekimliğinde de işler pek iyi gitmiyor dediğini duydunuz mu hiç?..

Ne gezer.

Daha bu yılın başında ilan etmişti aile hekimliğinin oturduğunu…

Sonuçların da gayet başarılı olduğunu.

***

Peki, ne oluyor?..

Öncelikle…

Sağlık Bakanı ne kadar parlatmaya çalışırsa çalışsın, aile hekimliği iyi gitmiyor.

Çalışma Bakanlığı baştan beri bunun farkında ve rahatsız. (Parayı onlar ödüyor çünkü.)

Dahası…

Aile hekimliği ilke ve inkılaplarının yılmaz savunucusu Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu bile...

Geçen hafta ilk defa “Sağlıkta Geriye Dönüş” diye deklarasyon yayınladı.

Son bir yılda çıkarılan mevzuat aile hekimlerinde ciddi bir güven eksilmesine sebep olmuş.

Aile hekimleri karamsarlığa itilmiş, motivasyonları bozulmuş.

Özellikle mali ve özlük haklarla ilgili düzenlemelerin kanunla yapılması gerekirken yönetmelik ve genelgelerle hareket edilmesi adeta bir “kandırmaca”ymış.

***

İşin esası…

Sekiz yılı dolduran “Reform”, sağlık harcamalarını kat kat arttırmaktan başka işe yaramadı.

Ve şimdi, ekonomik kriz kapıda.

Herkes biliyor ki…

İlk önce Sağlık “Reformu”nu vuracak.

Harcamalar kısılacak, katılım payları arttırılacak, işin yükü iyiden iyiye vatandaşın sırtına binecek.

Sağlık Bakanı’nın yıllardır yere göğe sığdıramadığı…

Her bir yerde “bedava veriyoruz” diye övünüp durduğu aile hekimliğine üç lira muayene ücreti onun habercisi.

***

Evrensel, geçen hafta haberi manşetten görmüştü…

“Aile hekimliği üç paralık oldu” diyerek.

Aslına bakarsanız…

Sadece aile hekimliği değil…

Sağlık “Reformu” üç paralık olacak bu gidişle.

Not: Annemin ameliyatı nedeniyle geçen hafta yazamadım, bu hafta da ancak Perşembe’ye yetiştirebildim. Mazur karşılanacağını umuyorum.