Akkuyu Nükleer Santrali’nde sözleşmesi feshedilen IC İçtaş’ın mahkeme kararı ile mühürlettiği ekipmanların mühürlerinin söküldüğü iddia edildi.

Akkuyu’da kaos sürüyor: Rus şirket, mahkeme kararına rağmen mühürleri söktü

HABER MERKEZİ

Akkuyu Nükleer Santrali’nde, Türk şirketi IC İçtaş’ın yüzde 50 ortak olduğu konsorsiyumun sözleşmesinin feshedilmesiyle başlayan karmaşa giderek büyüyor. ICTAŞ kaynaklarının verdiği bilgiye göre, mahkeme kararlarıyla mühürlenen ekipmanların mühürleri sökülerek yeniden kullanıma açıldı. Ayrıca jandarmaya suç duyurusunda bulunularak tutanak tutturduğu iddia edildi.

Uzmanların pahalı ve tehlikeli olduğuna dikkat çektiği Akkuyu Nükleer Santralı henüz inşaat aşamasındayken kaos başladı. Akkuyu Nükleer A.Ş., Rus Concern Titan-2 A.Ş. ile Türk şirketi olan IC İçtaş İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. tarafından kurulan Titan 2 IC İçtaş İnşaat şirketi ile imzalanan sözleşmenin feshedildiğini 29 Temmuz’da açıklamıştı.

30 Temmuz’da ise Akkuyu Nükleer ile tamamı Rus şirketlerinin ortaklığında kurulan TSM Enerji arasında yeni sözleşme imzalandığı duyurulmuştu.

Sözleşmenin feshine tepki gösteren IC İçtaş İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş., yapılan işlemin hukuksuz olduğuna öne sürmüştü.

Son olarak IC İçtaş, bu gelişmeler üzerine Mersin 2. Ticaret Asliye Mahkemesi’ne başvurarak tesisteki varlıklarını korumak amacıyla ihtiyati tedbir kararı aldırdı. Bölgeden ve şantiyeden gelen bilgilere göre, mahkemenin kararı doğrultusunda başlanan mühürleme işlemi, Rosatom yönetimindeki Akkuyu Nükleer ve TSM Enerji yetkililerinin engellemeleri nedeniyle aradan geçen bir haftadan uzun süreye karşın tamamlanamadı.

MÜHÜRLER SÖKÜLDÜ, KARARLAR ÇİĞNENDİ

Mühürlenen ekipmanların üzerindeki mühürler de kaçak işçiler ve Rus yöneticiler tarafından bozularak Türk mahkemesinin verdiği karar çiğnenerek ekipmanlar kullanılmaya çalışıldığı öne sürüldü. Konsorsiyumun varlıklarının üzerindeki marka/model/seri numarası gibi detaylar silindiği, ekipmanların Rus firmasına ait olduğu izlenimi yaratılmak amacıyla üzerine kanuna aykırı şekilde Rusça isimler işlenmeye çalışıldığı iddia edildi.