AKP başka bir boyutta yaşıyor
İktidar milyonları açlığa mahkum ettiği ülkede gerçeklikle bağını kopardı. AKP’lilerin absürt açıklamalarına ilişkin İletişim Uzmanı Başsoy, “Bir sarayın bahçesinde oynayan kişiler gibiler” dedi.
Gökay BAŞCAN
Siyasetten ekonomiye, eğitimden sağlığa kadar her alanda çuvallayan AKP iktidarı yönetememe krizi yaşıyor. Televizyon ekranlarında pembe bir tablo çizmeye çalışan AKP kurmaylarının gerçeklikten kopuk söylemleri ise toplumda büyük tepkiye neden oluyor. 2017 yılında AKP’lilere televizyonlara çıkmayın talimatının neden verildiği bugün daha anlaşılır hale geldi.
‘Yaparsa AKP yapar’ sloganıyla iktidara gelenlerin bugün yarattığı ülkede kendi küçük azınlıkları hariç milyonlar açlıkla boğuşuyor. Yaşanması beklenen felaketlere karşı hiçbir önlem almayan, öğrencilerin ev ve yurt sorununa çözüm bulmayan, milyonları işsizliğe terk eden iktidar, çay atma, IBAN verme gibi absürt işlerinin ötesine geçemiyor. Son olarak ise ülkede yaşanan kaosun üstünü örtmek isteyen AKP kurmayları ekran karşısında yaptıkları açıklamalar, 19 yıllık Saray rejiminin özeti.
40 KURUŞ İÇİN ‘BEREKET KUYRUĞU’
Tepki çeken son açıklama toplumda ‘Yeliz’ olarak tanınan AKP İstanbul Milletvekili Ahmet Hamdi Çamlı’dan geldi. Önceki gece yarısından itibaren uygulanan benzine 40 kuruş, motorine 41 kuruş zam öncesinde akaryakıt istasyonlarında kuyruklar oluştu. İnsanların 40 kuruş daha ucuza akaryakıt alması için oluşturdukları kuyruğu AKP’li Çamlı, ‘bereket kuyruğu’ olarak nitelendirdi.
ÖĞRENCİLER AÇ KALMAYI ÖĞRENSİN
Bir absürt çıkış da 25. ve 26. dönem AKP Konya Milletvekili Dr. Hüsnüye Erdoğan’dan geldi. Önceki gün çıktığı televizyon programında konuşan AKP’li Erdoğan, KYK yurdunda yemek porsiyonlarının küçülmesiyle ilgili soruya “Peygamber efendimiz de mideyi boş bırakın der” cevabını verdi.
"Türkiye’de o kadar pahalı bir benzin yok. Muhalefet çok yükleniyor" diyen Erdoğan, yurttaşın şikayet emekte haklı olduğunu ancak onların dertlerine yine AKP ve Erdoğan’ın derman olacağını söyledi. Erdoğan ayrıca zamların ‘mini mini’ geldiğini iddia etti.
BAKAN’IN İSTEDİĞİ GİBİ BAKMAK LAZIM
Araştırmalar 18-29 yaş arası gençlerin neredeyse dörtte üçünün daha iyi bir gelecek için yurt dışında yaşamak istediğini ortaya koyarken Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, konuya ‘ilginç’ bir yaklaşım getirdi. “Türkiye’den kaçmak istiyorlar, diye bakmamak lazım” diyen Bilgin, “Gençler dünyayı tanımak istiyorlar. Dünyayı tanıyacak bilgiye ve donanıma sahipler” ifadelerini kullandı.
Erdoğan’ın ve AKP kurmaylarının bu ‘ilginç’ açıklamaları yeni değil. Erdoğan, 2019 yılında büyüme rakamlarına ilişkin, “Geçtiğimiz Ağustos ayında doğrudan ekonomimize yönelik, döviz, faiz, enflasyon şer üçgeninde bir saldırıya daha maruz kaldık. Bu saldırıyı da, aldığımız tedbirlerle kısa sürede boşa çıkardık. Tabi bu sebeple yılın dördüncü çeyreğinde ne yazık ki bir eksi büyüme oldu ama ortalama 2,6.”
UCUZLUK İÇİN AMA ‘VARLIK KUYRUĞU’
Artan enflasyon ve fiyatlardaki pahalılığı tanzim satışlarla çözmeye çalışan Erdoğan, 2019 yılında yaptığı konuşmada, ucuz domates için yüzlerce insanın kuyruğa girmesini “Tanzim satışlarındaki kuyruk varlık kuyruğu, yokluk değil” sözleriyle değerlendirdi. Erdoğan ayrıca konuşmasında millet için devletin parasından feragat ettiklerini belirtti.
Erdoğan 2019 yılında bir mitingde yaptığı konuşmada, “Devletimizin kasasına girecek paradan milletimizin lehine feragat ettik. Tanzim satışlarındaki kuyruk varlık kuyruğu, yokluk değil. 31 Mart’a kadar fiyatlar indi indi, inmedi 81 ile yaygınlaştıracağız” demişti.
AKP’lilerin açıklamalarını değerlendiren Siyasal İletişimci Ateş İlyas Başsoy, “Bir sarayın bahçesinde oynayan kişiler gibiler” dedi.
Absürt ifadelerin iki açıklaması olduğunu belirten Başsoy, “Birincisi artık gerçeklikle bütün bağları kopmuş, bir sarayın bahçesinde oynayan kişiler gibiler. Dışardaki hayatla artık hiçbir bağlantıları yok, tamamen yalıtılmış ve kendi hallerinde yaşıyorlar. Patronu sevindirmek için her biri biraz daha saçmalıyor her gün. Bunlar da biraz ona benziyor. Batmak üzere olan bir şirketin çığlıkları gibi geliyor bana. İkinci olarak da bunu bilerek yapıyor olabilirler dikkat çekmeye çalışan yaramaz çocuklar gibi. Toplum artık onların doğrusuna da yalanına da hiçbir şekilde inanmıyor her geçen gün. Hala büyük bir kitleleri olsa da o kitle her geçen gün azalıyor. Bu azalışı ve düşüşü gördükleri için dikkat çekmeye çalışıyor olabilirler. Her iki olasılıkta da düşüyor olduklarının ilgiyi kaybettiklerinin ve her şeyi ellerine yüzlerine bulaştırdıklarının farkındalar. A veya B yöntemiyle kendilerini kurtarmaya çalışıyorlar” ifadelerini kullandı.
“Bu şekilde açıklamalarla her geçen gün bir parça daha kopuyor her gün birkaç insan daha bunlar deliriyor saçmalıyor diyerek oy vermekten vazgeçiyor” diyen Başsoy şu ifadeleri kullandı: “Yaptıkları her saçma çıkışta, her fakirin halinden anlamama, öğrencinin halini anlamama bu durumu küçümseme içeren açıklama yaptıklarında aslında güç kaybediyorlar. Güç kaybettikçe daha çok panik yapıyorlar. Daha çok panik yaptıkları için de daha çok güç kaybediyorlar.”