Suriye operasyonu ile hem AKP içinde hem de ittifak bünyesindeki ‘birlik’ görüntüsü dağılıyor. Yeneroğlu’nun istifası, Arınç’ın çıkışı, Bahçeli’nin FETÖ tahliyelerine tepkisi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kurduğu hegemonyanın kırılganlığını gösteriyor

AKP gemisi su almaya devam ediyor

YAŞAR AYDIN

Türkiye’nin, Suriye’nin doğusuna başlattığı operasyonun yarattığı birlik havası sıcak temasın bitmesiyle birlikte dağılmaya başladı. Önce farklı tonlarda da olsa CHP ve İyi Parti çemberin dışına çıktı. Bu ruh hali dalgalanarak AKP içine doğru ilerledi.Operasyonla birlikte AKP içinde devam eden yeni parti gündemini savuşturmayı başaran Erdoğan, daha bu durumun keyfini süremeden Mustafa Yeneroğlu’nun istifası geldi. Yeni ayrılık haberleri de konuşulmaya devam ediyor. Davutoğlu ve Babacan, yeniden Erdoğan’ın dikkat kesilmesi gereken başlık haline geldi.

TAHLİYELER VE MHP

Sağlık sorunları nedeniyle yaklaşık bir aydır sadece iki kez kameralara görüntü veren MHP lideri Bahçeli, gündemi yazılı açıklamalarla belirlemeye çalışıyor. Af teklifi hala Erdoğan’ın masasında bekletilen Bahçeli, Nazlı Ilıcak ve Altan kardeşlerinin tahliyesine tepki gösterdi. Bahçeli açıklamasında, tahliyelerin FETÖ ile mücadeleye ve Cumhur İttifakı’nın yürüyüşünü sekteye uğratmasından endişe duyduğunu söyledi. Muhtemelen MHP liderini tahliyeler konusunda endişeye sevk eden bir başka neden, yıldızının barışmadığı Bülent Arınç’ın KHK’lilerle ilgili talebi oldu. Üstelik bu durumu dert eden sadece Bahçeli de değil. Parti içerisinde Arınç’a çok sert tepki gösterenler çoğunlukta. Hatta buna Erdoğan da ‘esefle karşılıyorum’ diyerek katkı sundu. Ama Arınç’a destek de yabana atılır cinsten değil.

SOYLU 'OPERASYON' DİYOR

AKP içerisinde yaşanan kafa karışıklığı ve dağınıklığın farkında olan bir başka isim de Süleyman Soylu. Partide ne zaman sistem ve isim tartışması başlansa Soylu, dikkatleri başka yere çekip örgütün konsolide olmasında Erdoğan’a katkı sağladı. Son iki gün İBB Başkanı İmamoğlu’nu hedef alarak örgüte ve AKP tabanına “uğraşacağımız asıl mesele bu” mesajını verdi. Soylu gerilimi artırarak en azından AKP içerisinde operasyonla başlayan havanın davam etmesini istiyor.

ORTADA ANKET YOK

Son günlerde konuşulan bir başka konu ise Suriye operasyonu ile birlikte Erdoğan ve AKP’ye seçmen desteğinin arttığı noktasında. Hatta 2 ile 4 puanlık bir artıştan söz ediliyor. Bu konuda yapılmış bir kamuoyu yoklamasının olmadığını söyleyebiliriz. Yapılan araştırmalarda esas olarak operasyona onay ölçüldü. Buradan hareketle de Erdoğan’a desteğin arttığı sonucuna ulaşılıyor. Ama aynı araştırmalarda ortaya çıktı ki vatandaş için birinci sorun açık ara farkla geçim sıkıntısı. Erdoğan kabinesinin ekonomi alanında hiçbir inandırıcılığının kalmadığını söylemeye bile gerek yok.

SEÇİM KONUŞMASI GİBİ

Erdoğan’ın mecliste yaptığı AKP’nin 17 yıllık iktidarını özetleyen grup konuşması da durumun farkında olduğunu gösteriyor. Her yönüyle seçim havası hissedilen konuşması, operasyon sonrası odaklanma sorunu yaşayan örgüte ve tabana mesaj niteliğindeydi. Muhalefete karşı kullandığı dil ve oluşturduğu argümanlarla “ipler yeniden elimizde” diyerek moral yükseltmeye çalıştı. Ama bu hava bile dışarıya çıkana kadar sürdü. Şu iki soru Erdoğan’ın içinde bulunduğu zorlukları göstermeye yetti de arttı: “Arınç’ın açıklamalarına yorumunuz?” ve “ABD’ye gidecek misiniz?”

SERBEST DÜŞÜŞE DEVAM

Erdoğan, içeride ve dışarıda tüm kozlarını sahaya sürdü. Tabanda yaşanan dağınıklığı gidermek, örgüte moral vermek ve her şeyden önce müttefiki Bahçeli’yi memnun etmek için hamle üstüne hamle yaptı. En radikal hamlenin bile ömrünün iki haftadan fazla olmaması iktidarın içinde bulunduğu krizin boyutunu gösteriyor. 16 Nisan, 24 Haziran, 31 Mart ve son olarak 23 Haziran’da ortaya çıkan irtifa kaybı devam ediyor. Erdoğan, Bahçeli ve Soylu’nun tüm gayretlerine rağmen AKP’de serbest düşüş sürüyor.