AKP’nin baskıcı politikaları ve yarattığı ekonomik tahribat nedeniyle gençler umudunu tamamen kaybetti. Yeni bir hayat kurabilmek kaçak yollarla yurtdışına giden gençler, geri dönmeyi düşünmediğini belirtti.

AKP gençlerde umut bırakmadı

Bilal AKTAŞ

AKP iktidarının hayatın her alanına müdahale ettiği gibi akademiyi de kendi oyun bahçesine çevirip içini boşaltmasıyla öğrenciler, geleceksizliğe itiliyor. Yeditepe Üniversitesi ve MAK Danışmanlık işbirliği ile gerçekleştirilen en kapsamlı “gençlik araştırması”nın sonuçlarına göre 18-29 yaş grubu gençlerin yüzde 76’sı daha iyi bir gelecek için yurtdışında yaşamak istiyor. Her iki gençten biri mutlu olmadığını ifade ederken, yüzde 77’si torpilin yetenekten daha etkili olduğuna inanıyor.

Ekonomik tahribatın yanı sıra AKP iktidarının yıllardır yarattığı baskıcı politikalar nedeniyle gençler uzun süredir kendini yalnız ve çaresiz hissediyor. Tüm bu sıkışmışlıkla baş etme stratejisi olarak ise gençler daha iyi şartlar altında yaşayabileceklerini düşündükleri yurtdışına çıkmakta buluyor.

Ülkenin içinde bulunduğu karamsar tablonun mimarlarından AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçtiğimiz günlerde geçici çözüm arayışı içerisinde olup yurtdışına gidenler için “Ülkemizin, yaşadığımız toprakların kıymetini çok iyi bilmeliyiz. Özellikle sırf daha iyi arabaya binmek, daha fazla konsere gidebilmek gibi süfli heveslerle başka ülkelerin kapısına varanlara acıyarak bakıyoruz. Bugün böyle bir hevesle yola çıkanların yarın merhamet ve şefkat ihtiyacı duyduklarında sığınacakları bir aile, bir sosyal bünye, bir devlet mekanizması bulamayınca yaşayacakları pişmanlığı tahmin edebiliyoruz" açıklamasında bulundu. Ancak Erdoğan’ın söylemlerinin gerçeklikle alakası olmadığını söyleyen gençler, yurtdışına neden gittiklerini BirGün’e anlattı.

4 YILDIR MÜLTECİ KAMPINDA KALIYORUM

Turistik vizeyle Belçika’ya giden Samet Uzun, 2019’dan beri mülteci kampında kaldığını belirtti. Türkiye’ye geri dönmeyi düşünmediğini kaydeden Uzun, “Kaçak yollarla gelmemi sağlayan en büyük sebeplerden biri gelecek kaygısıydı. Bu gelecek kaygısını inşa eden, genel hattıyla her an ne olacağı belli olmayan bir devlet anlayışının kendisiydi. Belçika’ya 2019 yılında adım attım. 2019’dan beri mülteci kampında kalıyorum” dedi.

ÜLKEDEKİ SİYASİ BASKILARDAN KAÇTIM

Sahte pasaportla Romanya’ya, oradan da göçmenleri taşıyan bir TIR’la Belçika’ya geçtiğini anlatan Mehmet S.A. ise ülkedeki baskılardan kaçtığını söyledi. Adını güvenlik gerekçesiyle vermek istemeyen genç, “Ülkeden kaçma sebeplerimden en önemlisi siyasi baskılardı. Siyasi baskıların her geçen gün artarak devam etmesi ve dayanılamaz hâl almaya başlaması beni olumsuz manada oldukça etkilemişti. Yasal olarak Avrupa’ya gitmeme engel olan prosedürlerden dolayı kaçak yollarla ülkeyi terk etmek zorunda kaldım” ifadelerini kullandı. Mülteci kampında kaldığını aktaran genç sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkeme elbette dönmek istiyorum ama siyasi rejim ve ekonomik koşulların düzelmesi pek mümkün gözükmüyor. Bu sebepten uzun bir süre dönemeyebilirim. Sosyal medya paylaşımım nedeniyle hakkımda dava açıldı. Bu baskıcı rejimde yaşamak istemiyorum.”

GERİ DÖNMEM SAÇMALIK OLUR

Almanya’daki akrabalarının yanına giden Muhammed T., “Ülkeden tam anlamıyla kaçak yollarla çıkmış sayılmam. Çıkma nedenimi soracak olursan, 2016 yılında gelişen olaylarla Türkiye’nin bu günlere geleceğini öngörmüştüm. Gelecek kaygımı da göz önünde bulundurursak bir nebze ülkeme kıyasla Avrupa’da daha iyi koşullarda yaşayacağımı biliyordum. Öyle de oldu. Ülkeme geri dönmeyi düşünmüyorum çünkü burada oturmuş bir düzenim var. Bugün Türkiye’nin ekonomik durumunu düşünürsek, Türkiye’ye dönmem saçmalık ve hata olur” diye konuştu.

ARTIK HAYAL KURAMIYORUM

Türkiye’de hayal dahi kuramadığının altını çizen Eyüp S. de Almanya’da yeni bir yaşam kurduğunu aktardı. Eyüp S., “Ülkeden kaçak yollarla gitmeme sevk eden şey Türkiye pasaportu ile yurtdışına çıkmanın çok zorlaşması. Bildiğimiz üzere Türkiye pasaportu gri listeye girdi. Türkiye’nin durumu gerçekten içler acısı bir durumda. Ben bugün 21 yaşında bir genç olarak evlilik, araba, ev hayali bile kuramıyorum, buna sebebiyet veren ve bu beceriksizlikte emeği olan ise ülkemizi yönetenlerdir. Şu an bulunduğum yerde daha iyi koşullarda bir hayat sürdüreceğimi düşünerek geldim” dedi.

Mülteci kampında kaldığını söyleyen Eyüp S., sözlerini şöyle noktaladı: “Ülkeme dönmeyi düşünmüyorum. Sebebi ise yirmi yılı aşan iktidar anlayışının bu ülkeyi karanlığa sürüklediği gerçeğini tekrardan yaşamak istememem. İnsanların yoksulluğa maruz kaldığı yerde iktidar destekçilerinin ne kadar kötü olursa olsun bizim partimiz diye oy vermesinden rahatsızım. Kimisi din yönünden bakıyor olaya kimisi kişisel menfaati için yani ne zaman ki bu durum değişir ve ülkemiz geleceğini önemsediği vakitte o zaman geri döneceğim.”