İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye seslenerek AKP iktidarının İmralı ile görüştüğüne dair duyumlar aldığını söyledi. Akşener, "Sayın Bahçeli’ye tavsiyem, bizlerle uğraşmak yerine, bizim aldığımız bazı duyumlar var iktidar partisinin İmralı’yla görüşme trafiği başlattığına dair. Yarın küt diye eline mektup gelir. Ben açılım falan bilmiyorum. Duyum olarak söylüyorum. İmralı’yla iktidarın görüştüğüne dair duyumum var" dedi.

Akşener: İmralı ile görüşüldüğüne dair duyumlarımız var

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, FOX TV'de yayınlanan 'Çalar Saat' programında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

'Altılı masada çatlak yok' mesajı veren Akşener, "Orası bir ortak akıl platformu" diyerek cumhurbaşkanlığı seçimlerinde adayın altılı masadan çıkacağını ifade etti. Akşener, "Kazanacak bir aday. Parlamenter sisteme geçilmesi gerektiğini vurgulayacak bir adam. Devlet tecrübesi olan bir adayımız olacak. Millet İttifakı'nın adayı olacak. Olması gereken bu" dedi.

Kendisinin aday olmayacağını yineleyen Akşener, "Başbakan adayı olacağımı söyledim. 31 Mart'ta CHP ile birlikte seçime gitmek ve teklifin onlardan gelmesi seçmeni tekrar ayaklandırmak içindi... Derdim parlamenter sisteme dikkat çekmekti. Hâlâ tek adaylığa gidilmesi gerektiğini düşünüyorum" ifadelerini kullandı.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye seslenen Akşener, "Sayın Bahçeli’nin eline küt diye mektup düşer. İstanbul seçimlerinin ikinci turunda olduğu gibi. Bunu nasıl paketleyeceğini düşünmekten zora düşülür. Ortağına da dikkat çekmesinde fayda var" diyerek iktidarın İmralı ile görüştüğüne dair duyum aldığını söyledi. Akşener, "Bu dış güçleri ben hiç göremedim. Hiç merhabamız olmadı ne hikmetse. Eskilere de dönmek istemiyorum iktidar partisi açısından. Sayın Bahçeli’ye tavsiyem, bizlerle uğraşmak yerine, bizim aldığımız bazı duyumlar var iktidar partisinin İmralı’yla görüşme trafiği başlattığına dair. Yarın küt diye eline mektup gelir. Ben açılım falan bilmiyorum. Duyum olarak söylüyorum. İmralı’yla iktidarın görüştüğüne dair duyumum var" dedi.

'TUNÇ SOYER' YORUMU

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in İzmir’in kurtuluşunun 100'üncü Yıl töreninde söylediği "100 yıl önceydi. Bu toprakları yönetenler, gaflet, dalalet ve hatta hıyanet içindeydi. Gençleri, kadınları, çocukları, geleceği hiç düşünmediler. Saraylarındaki saltanatı korumak için bütün bir milleti ateşe attılar" sözlerine ilişkin de yorum yapan Akşener, "Atatürk'ün sözlerini 'olabilirler' sözünü hüküm cümlesi olarak kurmuş. Orada bir sorun var hüküm cümlesi olarak kurduğu için. Bu dönemde bu iktidarın cumhur ittifakının bizimle ilgili yaratmaya çalıştığı atmosfere ve ekonomideki ağırlığın kapatılması için ortaya koyabilecekleri her bir hatamızı onlar üstünde tepiniyor. Bunlardan kaçınmamız lazım. Ben İnkılap tarihi hocasıyım. Bu tür hüküm cümleleri genelde toplumu rahatsız eder. Dolayısıyla gerek yoktu. Hüküm cümlesi olarak kurduğunuzda zaten toplum yeterince parçalandı. Bizim cenahın, altılı masanın yöneticilerinin hepsinin daha sağduyulu daha dikkatli olmasında fayda var" ifadelerini kullandı.

AKP'Lİ ÖZHASEKİ'YE YANIT

AKP'li Mehmet Özhaseki'nin "Ekmek 1 lirayken alamıyordunuz, ekmek 5 lirayken alabiliyorsunuz" açıklamalarını değerlendiren Akşener, “İnandığını zannetmiyorum. Propaganda yapmak başka bir şey. Buna inanıyorsa durum vahim. Ya gerçeklik duygusundan koptu, vatandaşla, milletle alakası kalmadı.

Bu ucube sistem bir saray hayatı yarattı. Saray bir paralel evrendir, ayrı bir hayat tarzıdır. Milletin adamlığından gittiler bu paralel evrende bu ucube sistemin, kararnamelerle yönetilen bir Türkiye'nin temsilcisi de bugün bu sözleri söyleyebiliyor" şeklinde konuştu.

BAKAN ÖZER'E TEPKİ

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in öğretmenlere yönelik tepki çeken, “Mühendis olarak atanamayanlar böyle ağlamıyor” sözlerine tepki gösteren Akşener, "Dünyanın hiçbir yerinde öğretmen ağlatılmaz, öğretmenin itibarsızlaştırılması söz konusu olamaz. Öğretmeni yeter sayıda, birinci sınıf yetiştireceksiniz. İstihdam fazlası yetiştirmeyeceksiniz. Tayin edeceksiniz. Siz ona bugününüzü emanet ediyorsunuz. Sayın Özer'in sizin de çocuğunuz ona emanet. Dünyanın hiçbir yerinde öğretmenler fazla maaş almaz ama itibarsızlaştırılmaz da. Süründürülmez de" ifadelerini kullandı.

Akşener'in açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:

"Ekonomi manasında çok iyi hazırlıklı bir siyasi partiyiz. Altılı masadaki bütün siyasi partilerin de çok iyi ekonomi programları var. 3 ay evvel 1 yıl içinde yüzde 10 civarına enflasyon düşer diyorduk. Ama bu gidişatla şu anda ancak yüzde 20'ye düşer diyoruz. Biz seçmenimize yalan söylememe, aldatmama kararlılığındayız. Ama güven geldiği andan itibaren, demokrasi geldiği andan itibaren, hukukun üstünlüğü ve adaletin sağlandığı andan itibaren Türkiye'nin güven puanı yükselecektir ve risk puanı düşecektir. Sadece sıcak paradan bahsetmiyorum, Türkiye'ye yatırım yapma anlamında da hem yerli hem yabancı kaynak gelecektir.

3 ay evvel, iktidara gelirsek 1 yıl içinde enflasyon yüzde 10 civarına düşer diyorduk, ama şu ortamda yüzde 20'ye düşer seçmenimize yalan söylemeyeceğiz. Enflasyonu bir yıl içinde yüzde 20Eye düşüreceğiz. Hasar büyüyor.

Kaynağı belirsiz paraların geldiği bir ekonomi sistemi var. Bu şeffaf olmamayla birlikte istediğiniz kararları alıyorsunuz. İsrafı, yoksuzluğu, kayırmayı kaldırın anında Türkiye'nin sorunlarının çoğu çözülür. Önce enflasyonu düşüreceksiniz. Daha sonra dolar ve euro da düşer.

YUNANİSTAN YORUMU

İşgal dediğiniz için gereğini yapmanız gerekiyor. Yunanistan’la Türkiye’nin gücü insan inancı askeri güvenlik personeli ordusu mukayese bile dilemez orada bir sorunumuz yok. Böyle bir güçlü bir ülkenin cumhurbaşkanı 12 adanın işgal edildiğini söyleyemez. Sorarlar adama, sen ne yaptın, bostan korkuluğu muydun bunlar olurken! Dış politika bipolar bir durumda!

'ÖLDÜRSELER KÜRTLERİ İNCİTMEYECEĞİM'

Şöyle bir durumumuz var şimdi 6 siyasi partinin yer aldığı bir masa bu iktidar sürekli olarak yedinci bir ayağı olduğunu söylüyor ve bunun üzerinden özellikle İyi partiyi, iktidarın elindeki imkanlarla biz HDP üzerinden terbiye dilmeye çalışılıyoruz. Diğer taraftan da muhalif görünen, tırnak içinde ‘kanaat önderi’ de HDP ile aynı yere yan yana getirebilmek için bizi terbiye ediyor. Bir taraf ipin ucunu o kadar kaçırıyor ki Kürtlere hakaret etmeye başlıyorlar. HDP’yi bizim başımızda bir sopa olarak kullananların dili seçmene öyle yansımız ki 'Kürt eşittir PKK’lı' gibi bir algı alev gibi yayılıyor. AKP’nin yöneticilerini uyarıyorum eğer güneydoğuda PKK’ya karşı tavır koymasalardı biz neyi konuşuyor olurduk. Öldürseler ben Kürtleri incitmeyeceğim. Bunu bir oy kaygısıyla da yapmıyorum.

HDP de bizim olduğumuz yerde olamayacağını ilan ediyor. Ayrıca bir başka ittifak kurma aşamasındalar. Bir grup parmağını bize sallayarak şunu yapıyorlar: Muhalefetin içinde HDP ile bizim yan yana gelmemizi iddia eden bir yapı var. Kavramsal olarak son derece aşağılayan, bize çok çirkin tavırlar koyan, ciddi tavırlar koyan gerçekten kötü bir dille bir yapı var. Muhalefeti de tanzim ettiğini düşünen tırnak içi 'kanaat önderleri' diyelim adına. Biz tutumu belli siyasi bir partiyim. Biz başka siyasi partilerin başka partilerle olan tutumuna karışmamız, hakaret etmemiz yok. Onların ilişkilerine saygı duyuyoruz bizim de tutumumuza saygı duyulmasını bekliyoruz.

Bu konuyla ilgili Kılıçdaroğlu ile herhangi bir konuşmamız olmadı. CHP'nin sistemi ile alakası yok bunun. CHP kurumsal olarak bir açıklama yaptı biz de kabul ettik. Ama kendini solcu kabul eden kendisini CHP’nin asli unsuru olduğunu kabul eden bir grup var. Tırnak için kanaat önderi bunun getirdiği bir durum daha var. Biz HDP ile ilgili tutumumuzdan dolayı sanki bütün Kürtleri, 6 milyon seçmenin her birine saygımız sonsuz kardeşim. Bize düşen saygı duymaktır. Mümkünse o seçmenin oylarından da kendimize alabilmektir"