Albüm kritik: Boşlukta yeni bir başlangıç

Geride kalan birkaç yıl Redd için hiç kolay değildi. Temelleri yirmi sene öncesine dayanan ekibin kadrosunda kopmalar yaşandı, hatta grubun dağılacağı bile konuşuldu bu süre zarfında. Ancak Redd ayakta kaldı. Tüm bu olumsuzların içinden çıkarak yeni bir albüm dönemini başlatmaları onların müziğe duydukları inancın sembolüdür. “Hayır, Redd bitmeyecek” dediler ve bitmedi.


Geçen hafta Pasaj Müzik aracılığıyla yayınlanan “Mükemmel Boşluk” adlı altıncı stüdyo albümleri grup adına yeni bir başlangıçtır. Evet, bu uzunçalar önceki Redd albümlerine benzemiyor. Çıkış noktası da tam olarak burası zaten. 2009 çıkışlı “21”in güçlü tavrı, ondan bir önceki kayıt “Plastik Çiçekler ve Böcek”in temiz sound’u Redd’i ileriye taşıyan albümlerdi. “Mükemmel Boşluk” ise arkada kalan tüm o şarkıların ötesinde bir sakinliğe yöneliyor. Net gitar ataklarına ek olarak Berke Özgümüş’ün naif davul katkısı bu sakinliği getiriyor. Güneş Duru sosyal medya hesabında “Mükemmel Boşluk” üzerine şunları yazmıştı: “Şu ana kadar en güzel, en huzurlu ve en hakiki işimiz bu oldu.” En güzel ve en hakiki söylemi az evvel sözünü ettiğim albümlere haksızlık olabilir, ama Duru şurada haklı: “Mükemmel Boşluk” Redd’in en huzurlu albümü.


On iki şarkının yer aldığı albüm aşk hikâyelerini öne çıkarmasına karşın etraftaki renklere ya da renksizliğe değinmekten de geri durmuyor. “Aşk Virüs”ten “İtiraf”a, “Boşlukta Dans”tan “Kafakafka”ya kadar şarkıların içinde savaşmaktan yorulan, kibarca af dileyen, bir sonraki sayfaya geçmeye çabalarken vurulan ve uzaydan bakınca ne kadar zavallı göründüğümüzü hatırlatan biri var. Vurucu olması adına ağır yüklerin altına giren sözleri değil, samimiyeti amaçlayan sade cümleleri kuruyor Redd. “Onlar Bile Üzülürler” şarkısında geçen rengârenk bir bataklığın içindeki batış haline inanıyoruz. O an Doğan Duru’nun vokaliyle biz de oradayız. Dinleyenini anlattıklarına ikna ediyor “Mükemmel Boşluk”. Her yanımızın savaşla çevrili olduğu, ama bir yandan da gülmeye çabaladığımız sıradan bir günümüz işte o renkli bataklık olabilir.
Bu atmosferde bazen yaşamı hissetmeye, küçük dünyamızın içinde aralıksız dönüp dururken nefes boşluğu bulmaya ihtiyacımız var. Albümü o boşluklardan biri. Sıkıca tutunun.