Matmazel uzun bir aranın ardından “Artık Susmalıyız” adlı albümü ile dinleyiciyle buluştu. Albümde bestesi Ara Dinkciyan ve sözleri Sezen Aksuya ait “Vazgeçtim” şarkısının yeniden yorumu da bulunuyor. Albümde geri kalan tüm şarkıların söz ve müziğini yapan ve aynı zamanda grubun gitaristi olan Bülent Şenkul ile albümü konuştuk. • Uzun bir aradan sonra albüm ile geri […]

“Albümler bir dönemin şahididir”

Matmazel uzun bir aranın ardından “Artık Susmalıyız” adlı albümü ile dinleyiciyle buluştu. Albümde bestesi Ara Dinkciyan ve sözleri Sezen Aksuya ait “Vazgeçtim” şarkısının yeniden yorumu da bulunuyor. Albümde geri kalan tüm şarkıların söz ve müziğini yapan ve aynı zamanda grubun gitaristi olan Bülent Şenkul ile albümü konuştuk.

• Uzun bir aradan sonra albüm ile geri döndünüz. Albümün oluşma sürecinden biraz bahseder misiniz?

İkinci albümümüzün fikri, elimizdeki 20’yi aşkın şarkı arasından seçtiklerimizin stüdyo ve ev provaları ile düzenlenmesi aşaması ile başladı.2008’den bu yana var olan bu besteler, solistimiz Erhan Ünal’ın inancı ve ısrarı olmasaydı, sadece bizim dinleyeceğimiz şarkılar olarak bir yerde kalmaya devam edecekti. Özellikle kayıt sürecini yöneten kendisidir.

Gündüzleri de çalışan kişiler olduğumuz için yaklaşık son 6-7 ay hemen hemen her akşam birlikteydik. Albümün kayıt aşamasında ise, sabahın ilk ışıklarına kadar… Düzenleme esnasında Her Neyse grubundan Berk Bekar’ın büyük emeği vardır. Bir yandan da düzenli olarak her Cumartesi sahne aldığımız, artık evimiz olan Kadıköy Buddha Sahne’de çalmaya devam ettiğimiz bir dönemdi. Gündelik hayatımızda her ne olursa olsun, deyim yerindeyse ‘’kendimizi bildiğimizden beri’’ müzik her şeyden önce geldi veya biz müziğin hayatımızdaki varlığı ile kendimiz tamamlanmış hissettik.

Albüm kayıtlarımız, Stüdyo Arı’da, Arıkan Sırakaya ve Meriç Memikoğlu tarafından gerçekleştirildi. Bas gitarları Merttuğ Çayıroğlu çaldı. Mix ve mastering, Arıkan Sırakaya tarafından yapıldı. CES Yapım etiketiyle dinleyicisiyle buluştu.

• Bu albümü nasıl tanımlarsınız?

Albümü tanımlamaktan çok, söz yazarı ve besteci olarak iştirak ettiğim bir şarkılar bütününün bana ne hissettirdiğinden; hayatımda kapladığı yerden bahsedebilirim. Bir müzisyen, hayal ederek de yazabilir şarkılarını; yaşadıklarını anlatarak da… Benim için bu albüm; son bir kaç senenin bana ne getirdiği ve benden ne aldığıdır. Yolda olmasanız bile, sizi iç dünyanızda bir yolculuğa çıkartacak bir albüm belki de… Öte yandan, bir parçası olduğunuz bir müziği anlatmaya çalışırken zorlanıyormuşsunuz… Bir duyguyu sözlere dökmeye dökmenin bin bir ayrı şekli olduğu gibi; bunların tümünün farklı dimağlarda ne kadar farklı şeyler hissettirebileceği ihtimalinden de bahsetmeliyim. Eminim ki Matmazel, bu sorunun cevabını, albümü dinleyen birilerinden duymak isteyecektir…

• Yeni albümde Sezen Aksu’nun ‘’Vazgeçtim’’ şarkısının coverı da bulunuyor. Neden bu şarkıyı seçtiniz?

Müziğin beni ciddi anlamda ele geçirdiğini ilk hissettiğim zamanlar, 80’li yıllara denk geliyor. Ve kulağıma bir şekilde çalınanların dışında, Türkçe müzik dinlemediğimi hatırlıyorum. A-ha, Duran Duran, Alphaville vs. dinliyordum. Aslında garip gelebilir ama bu cover fikri Erhan Ünal’dan geldiğinde, ben de ilk kez dinlemiş oldum. ‘’Vazgeçtim’’ den önce bir kaç farklı Türkçe şarkını da yorumladık kendi dilimizde; ancak bizi en çok yakalayan bu oldu. Sezen Aksu’nun en sevilen şarkılarından biri olduğu söyleniyor; ben de dinledikçe çok sevdim.

• Bir süre tekliler yayınladıktan sonra albüm çıkardınız. Tekli çıkarmaya son dönemde artan ilgiyi nasıl değerlendiriyorsunuz? Albümlerin yeri nerede son dönemde?

Aslında albüm kayıtlarına başlar başlamaz, şarkılarımızı bir an önce paylaşmak istedik. Yani single değil; bir albüm peşindeydik biz. Sürekli çalan, üreten bir grubun yeni şeyler paylaşması, nefes aldığını gösterir; doğal bir süreç. Bu açıdan dinlemeyi, sevdiğimiz müzisyenlerden yeni sesler, soluklar duymayı biz de seviyoruz. Sahnede olmak da yeni bir şeyler paylaşmak da bir müzisyen için güzel bir motivasyon. Albümler ise benim için bir dönemin şahididir. Hem grubun müziğinin evirilişini gözlemlersiniz; hem de ilk dinlediğiniz zamanki ‘’siz’’ in hissettiklerinizi… Nostaljik bir şey bu sanki bazen eşsiz bir gülümseme ile yakalarsınız kendinizi; bazen de hüzünlü bir bakışla… ‘’Single mı , albüm mü?’’ diye sorarsanız , ben hissedilenlerin tamamını isterim; Albümü !!

• 15 yıllık bir grupsunuz. Çeşitli mekanlarda sahne aldığınız düşünürsek, Beyoğlu eğlence kültürü üzerindeki değişimler üzerine bu süreçte gözlemleriniz neler oldu?

Bu 15 yılın son 5 yılında varım. Ancak yıllardır tanışıyoruz. İstanbul, Kadıköy küçük bir yer. Hemen hemen her müzisyen birbirini tanır; selamlaşır. Erhan Ünal ile tanışmam, yine bu

‘’Güzel Beyoğlu’’ yıllarına dayanır; 2000 yılına. Gitar Kafe’de farklı gruplarda çalıp, söylediğimiz zamanlar… Öyle çok mekan vardı ki çalabileceğimiz , farklı müzikleri dinleyebileceğimiz. 90’lı ve 2000’li yılların o büyülü ve samimi ortamlarında bulunmak özlediğimiz bir şey… Bu mekânların hepsinde çalmış olmalıyız. Örneğin Gitar Kafe’de hafta sonları grunge grubumla çalarken, hafta içi Jazz Cafe’de acid-jazz, R&B çalan bir grubum vardı. Aynı şekilde davulcumuz Orçun Oktaygil’in de bir kaç farklı grupta çaldığını hatırlıyorum. Zamanla bu mekânların birer birer eksildiğini görmek tabi ki çok üzücü oldu. Bunun nedenlerinden bahsedersek, konumuz çok uzayacaktır eminim… Gözlemlediğimiz şeylerin en başında seçici, takipçi seyircilerin de azalması var bence. Özlediğimiz şeylerin en başında bu geliyor… Süreçten bağımsız bir gelişme olabilir ama sevindiren ise, çok yaratıcı kendine has edebi dili ve özgün müzikleri ile bizi tanıştıran müzik grupları ve müzisyenler oldu bu süreçte. Değişen tek şey, gece hayatı değil; başka bir hayat var artık Beyoğlu’nda… Gençliğimizin en heyecanlı zamanlarının geçtiği; her sokağını, her köşesini çok iyi bildiğimiz, bizde izler bırakan bu güzel yer bambaşka bir dönem yaşatıyor artık. Biz Kadıköy’lü bir grubuz, kısacası artık her anlamda evimiz burası.

• Grubun bir araya geliş hikâyesini anlatır mısınız?

Matmazel, 2004 yılında Orçun Oktaygil ve Erhan Ünal tarafından kuruldu. 2001 yılında İzmit’te farklı gruplarla aynı yerlerde çalarken tanışmışlar ve uzun soluklu her rock grubunun olmazsa olmazı olan kadro değişiklikleri sonucu, bugün 15 yaşında. İlk başlarda farklı isimlerle sahne alan grubun adı, Matmazel olarak kaldı. Daha önceki kadrosu ile 1 albüm, 4 single yayınlayan Matmazel’in, yeni albümümüz ‘’Artık Susmalıyız’’ ın kayıtlarının başlama sürecinden tam 4 sene önce , 2014’te bir parçası oldum. Bundan 7 sene kadar önce Facebook’taki bir paylaşımımın altına ‘’Bir gün yolumuz seninle bir projede kesişecek, eminim’ yazan Erhan’ın ileri görüşlülüğü de benim için etkileyicidir.