Erdoğan tarafından ‘müjde’ olarak açıklanan ‘Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’ büyük tepkiyle karşılandı. Alevi kurumları “Alevilerin sorunları, doğrudan negatif ayrımcılığa yapılandırılmış sorunlardır” dedi

Alevi kurumları: Adaletsizliğin üstünü örtemeyeceksiniz
Fotoğraf: ANKA

POLİTİKA SERVİSİ

7 Alevi Çatı örgütü tarafından, 'Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı'na yönelik yapılan açıklamada, "Cumhurbaşkanı’nın açıkladığı paketin, Alevilere yönelik ‘demokratik bir reform’ paketi değil, tam tersine Alevilere şeksiz gümansız anti demokratik bir saldırı olduğunu beyan ederiz” denildi.
Alevi kurumları, önceki gün AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ‘müjde’ olarak duyurduğu ve cemevlerini Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlayacak olan 'Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı' açıklamasına ilişkin İstanbul Garip Dede Dergâhı’nda bir araya geldi.

Alevi kurumları adına Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı Cuma Erçe gerçekleştirdi. "Demokratik Alevi açılımı değil, darbe!" denilen açıklamada, "Cumhurbaşkanı’nın açıkladığı paketin, Alevilere yönelik ‘demokratik bir reform’ paketi değil, tam tersine Alevilere şeksiz gümansız anti demokratik bir saldırı olduğunu beyan ederiz. Demokratikleşme peşinde olanlar, öncelikle Alevi toplumuna, onların meşru kurumlarına kulak vermekle, onları muhatap kabul etmekle işe başlamalıdır. Biz, aşağıda imzası olan Alevi kurumları yıllardır her zaman diyaloğa açık ve hazır olduğumuzu belirtiyoruz. Ancak yıllardır olduğu gibi, görülüyor ki rejimin gözleri kör, kulakları sağır. Bu körlük ve sağırlık içinde ‘ben yaptım oldu’ diyerek açıklanan her paket geleneksel, anti-demokratik, sağcı devlet refleksinden başka bir şey olmayacaktır" ifadeleri kullanıldı.

ESAS SORUN NEGATİF AYRIMCILIK

Alevilerin karşılaştığı esas sorunun negatif ayrımcılık olduğu belirtilen bildiride şunlar söylendi: “Alevilerin sorunları, 17/18 Eylül 2022 ‘deki Hacı Bektaş deklarasyonunda ifade ettiğimiz üzere, ne cemevlerinin elektrik, su sorunu, ne imar sorunu, ne de dedelerimize ulufe diye dağıtılacak maaş sorunudur. Alevilerin sorunları, doğrudan negatif ayrımcı esaslara ve siyasal rejimin ihtiyaçlarına göre yapılandırılmış ve kronik hale gelen sorunlardır. Dün olduğu gibi, bugün de Cumhurbaşkanının reform diye müjdelediği paket Alevilerin inançsal varlığını, kimliğini inkâr etmekte, Aleviliği devletli Sünniliğin bir eklentisine, zenginliğine indirgemekte, dolayısıyla Alevilik kendisinden her an vazgeçilebilir, gerektiğinde malı, canı yağmalanabilir artı bir kaynak olarak konumlandırılmaktadır.”

CEMEVLERİ İBADETHANEMİZDİR

AKP iktidarı tarafından Alevilerin karşılaşmaya devam edeceği sorunlara bildiride şu sözlerle yer verildi:

“Alevilerin en temel taleplerinden biri olan ve eşit tanınma, eşit yurttaşlık haklarının sembolik bir ifadesine dönüşen ‘cemevleri ibadethanemizdir’ talebine bağlı olarak, cemevlerimizin ibadethane statüsüne kavuşturulmasına dair hiçbir adım atılmamıştır. Bu demektir ki Alevilik dinsel ve kimliksel özellikleriyle inkâr edilmeye devam edilecektir. Alevi toplulukların en önemli sorunu olan sosyo-politik, sosyo-kültürel düzeyde kamu gücüyle örgütlenen ve yeniden üretilen negatif ayrımcılık ısrarla reddedilmektedir. Lütfeder gibi Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı bir kurum oluşturulacağı ve burada kendi ölçülerine uygun, yandaş Alevi kökenlilerin istihdam edileceği müjdelenmektedir. Bilinmelidir ki, istihdam edeceğiniz birkaç Alevi kökenli kişi Alevilere on yıllar boyunca yapılan haksızlıkların ve hala Alevileri kamu kurumlarında kendilerince en düşük kadroya bile almayan adaletsizliğin ve zulmün üstünü örtmeye yetmeyecektir.”