Aydın Tabip Odası Başkanı Dr. Adalet Çıbık, “Alındığı söylenen önlemler, ölümleri durdurmayacak, sağlık çalışanlarının karşılaştığı zorlu koşulları değiştirmeyecektir” dedi.

Alındığı söylenen önlemler bilimdışı bir anlayışının ürünü!

BİRGÜN EGE

Aydın’da bulunan sağlık kuruluşları temsilcileri, Cumhurbaşkanı tarafından açıklanan iki haftalık “kısmi kapanma”nın 1 Mart’tan bu yana uygulanan “kontrolsüz normalleşememe” halinin ne denli başarısız olduğunun ifadesi olduğunu belirtiler. Aydın Tabip Odası’nda, konu ile ilgili olarak Aydın Tabip Odası, Aydın Diş Hekimleri Odası, Aydın Aile Hekimleri Derneği, Ses Sendikası Aydın Şubesi, Genel Sağlık İş ve Aydın Emek ve Demokrasi Platformu’nca düzenlenen ortak basın toplantısı düzenlendi. Aydın Tabip Odası Başkanı Dr. Adalet Çıbık, yeni kısıtlamalar adı altında alınan önlemlerin iktidarın pandemi sürecine dönük bilimdışı bir anlayışının ürünü olduğunu söyledi.

Dr. Çıbık, “Alındığı söylenen önlemler, ölümleri durdurmayacak, sağlık çalışanlarının karşılaştığı zorlu koşulları değiştirmeyecektir” dedi.

ÇIĞLIĞIMIZLA BURADAYIZ

Dr. Çıbık, şunları söyledi:

“Bilim insanlarına çağrımızdır: Verilerin kamuoyu ile paylaşılmadığı, bağımsız bilimsel çalışmaların engellendiği şartlarda sınırlı sayıda da olsa eldeki mevcut verileri ile ülkenin, bölgelerin, risk gruplarının özgün durumlarının gösterilmesi gerekir. Bilim insanları yayın üretme konusunda Bakanlığın çizdiği çerçevenin dışına çıkmalıdır; TTB bilimsel sorumluluğu almaya hazırdır. Topluma çağrımızdır: Sosyal haklarımızın korunması; temel gıda, su, ısınma, barınma, temizlik ihtiyaçlarınızın karşılanması salgınla mücadelede iktidarın görevidir. Temiz hava, güneş ve fiziksel hareketliliğinizi sağlayacak alanlar ve düzenlemeler organize etmek yine iktidarın sorumluluğundadır. Ekonomik çıkarlar için sağlığımızı hiçe atarak çalıştırıldığımız işyeri ortamlarına gitmemeyi talep etmek en doğal sağlık hakkı talebimizdir. Hareketliliği azaltıp bulaşı önlememiz için ekonomik destek, zamanında aşılanma, şeffaf bilgi edinme yurttaşlık haklarımızdır. Uyarılarımıza rağmen yanlış sağlık politikalarında ısrar edilmesi, sosyal cinayettir. Toplumun ve sağlık çalışanlarının canını ve sağlığını riske atan vurdumduymazlığına daha fazla tahammülümüz kalmamıştır. Siyasi ve ekonomik çıkarları değil insanı önceleyin! Artık tükendik, söylenecek sözümüzü tükettik. Çığlığımızla buradayız!”