Google Play Store
App Store
"Allah aşkına ben söylüyorum, kriz gelmez!"

ESBAŞ Genişleme ve Süre Uzatım Protokolü ile Aliağa Serbest Bölgesi Protokolü'nü imza törenine katılan Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Sarıyer'de 11 milyon dolara aldığı yalıyı açıkladı ve ekonomik krizin gelmeyeceğini "Allah aşkına ben söylüyorum, kriz gelmez" ifadeleriyle iddia etti.

“KRİZ YOK İŞİNİZE BAKIN"
Sol'da yer alan habere göre; Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Türkiye ekonomisine kriz gelmeyeceğini öne sürerek, şu ifadeleri kullandı: “Türkiye büyük güçlü bir ülke. Vay şu olmazsa kriz gelir. Gelmez arkadaşlar. Allah aşkına ben söylüyorum. Türkiye'nin toplam borcu 400 milyar dolar özel ve kamu. Özel sektörün kısa vadeli borcu 120 milyar dolar. Toplam kısa vadeli borç. Kamu özel. Çoğunluğu özel. Bankalarımızın sermaye yeterlilik oranı var. Dış ticaret açığı tarihi bir zirveye doğru gidiyor iyileşmede. Yıl sonunda 80'ler seviyesine gelecek. İhracattaki gerileme bütün hızıyla devam ederken ilk defa burada söylüyorum Ağustos ayında Türkiye olarak ihracatta o söylediğimiz iyileşme yani artı değeri bu ay bekliyoruz. Ben bunları söylüyorum."

11 MİLYONLUK YALIYA NÂZIM HİKMET'Lİ YANIT!
Zeybekci, 7 Ağustos'ta gazetelrde “Bu memleketin yırtık donlu Nihat'ı, Sarıyer'de 11 milyon liraya yalı aldı" manşetiyle verdiği habere tepki göstererek, işadamlarına Nazım Hikmet'in şiiriyle seslendi ve siyasete girmelerini istedi. Zeybekci, şöyle konuştu: “Çok canımızı yakıyorlar. Burada salonun çok büyük kısmı bilir. Türkiye'de 932. sırada yer alan bir kardeşinizim. Şu an itibariyle 960, 970 tane çalışanımızın olduğu şirketlerin hissedarıyım, ortağıyım. Hayatım boyunca hesabını vermeyeceğim tek bir nefesim yoktur. İzmir'e İzmirliler'e siyasete girin diyorum. Oda birlik başkanlarına söylüyorum siyasete girin. Nazım Hikmet'in dediği gibi 'sen yanmazsan ben yanmazsan nasıl çıkacak karanlıklar aydınlığa?' Siz de biz de yanacağız. Hep beraber yanacağız. Kime inat? Bu ahlaksızlıklara inat. Çünkü genetikleri öyle. Hayatları hep haram üzerine kurulduğu için zannediyorlar ki herkes öyledir veya birilerinin özel siparişleriyle biz işimize bakacağız. Biz lafa bakacağız laf mı diye sonra adama bakacağız adam mı diye sonra işimize bakacağız."