ARD’nin sahibi olduğu Alman Birinci Kanalı Das Erste, Türkiye kökenli eski vekil Özcan Mutlu’yu Twitter’dan engelledi. Engelin sebebi ise Mutlu’nun, ırkçılığın konuşulacağı programa ‘ırkçılık mağdurlarının davet edilmemesi’ yönündeki eleştirisi

Alman televizyonu, Türkiye kökenli eski vekili Twitter'dan engelledi

Egehan ÜNLÜ/Berlin

Alman Birinci Kanalı Das Erste’nin çarşamba günü yayınlanacak “Maischberger’le haftanın değerlendirmesi” (Maischberger.die Woche) programının konuk kompozisyonu yine tepki çekti.

Programda, koronavirüs paketinin dışında ABD’deki ırkçı şiddet ve protestolar da Çarşamba günü masaya yatırılacak konular arasında bulunuyor. Ancak ırkçılık konusu tartışılırken bile programa çağrılan tüm konukların beyaz olması büyük tepki topladı.

Katılımcıların arasında Spiegel’dan geçen yıl ayrılan muhafazakar köşe yazarı Jan Fleischhauer’in yanı sıra, SPD’li Dışişleri Bakanı Heiko Maas, bir borsa muhabiri ve de bir virolog bulunuyor.

TEPKİLER YÜKSELDİ

Duruma Twitter’da tepki gösterenler arasında, Yeşillerin eski Federal Meclis Milletvekili Özcan Mutlu da yer aldı. Ancak Das Erste’nin Twitter kanalı Mutlu’yu yorumdan sonra engelledi.

Mutlu’nun Twitter hesabından yaptığı açıklamaya göre engellenmesine sebep olan yorum ise şöyle:

‘’Hayır, böyle değil! Bahaneye hayır. Irkçılıktan bahsedilirken, ırkçılıklardan mağdurlar da stüdyoda yer almalıdır. Mağdurlarla konuşmayı öğrenin. [Kamu televizyonlarının] Finansmanınızı POC’lerin vergileri de sağlıyor.’’

Das Erste bir süre sonra Mutlu’nun engelini kaldırdı. Mutlu’nun neden engellendiğiyle ile ilgili bir açıklama ise yapılmadı.

TARTIŞMA PROGRAMLARINDA TEMSİL YETERSİZ

Almanya’da televizyon tartışmalarında, azınlıkların temsil yetersizliği yıllardır eleştiriliyor.

Gazeteci Fabian Goldmann’ın 2019 yılındaki tartışma programlarının konuklarını inceleyerek vardığı sonuçlar da Alman televizyonlarının hala beyaz konuklarca domine edildiğini gösteriyor.

Araştırmada, incelenen programlara katılan 728 konuğun sadece %6,5’inin beyaz olmadığı, bunların da yarısının köken ülkeleriyle, göçmenlik ya da dinleriyle ilgili konularda davet edildiği ortaya çıkmıştı.