Almanya, nüfusunun yüzde onuna ilk doz aşılamayı yaptı. Ülkede hızlı ilerlemeyen aşılama, tam kapanma ve AstraZenca ile ilgili tartışmalar, Başbakan Merkel ve Federal Hükümeti zor durumda bırakıyor.

Almanya, birinci doz aşıda yüzde 10 barajını aştı

GENCAY SÖZÜDOĞRU / BİRGÜN ALMANYA

Almanya aşılama kampanyasının 90. gününde nüfusunun yüzde onuna en az bir aşı yaptı. Ülkede aşılamada önceliği yaşlılar, sağlık çalışanları ve yüksek risk grubunda olanlar oluşturuyor. 24 Mart 2021 günü Almanya’da ‪285.947 doz aşı yapıldı. Şu ana kadar toplam nüfusun % 4’ünü oluşturan ‪3.603.619 kişiye aşının iki dozu da olmak üzere toplam ‪8 milyon 143 bin 296 kişiye en az bir doz aşı vuruldu. Bu sayı Almanya nüfusunun yaklaşık yüzde 10’na denk geliyor.

Aşılama, 400’ün üzerindeki aşı merkezlerinde gerçekleştiriliyor. Nisan ayı itibariyle ülke çapında aile hekimlerinin aşı kampanyasına dâhil olmaları hedefleniyor. Başbakan Angela Merkel, ilk aşamada her doktor muayenehanesi için 20 doz aşı gönderebileceklerini açıkladı.

75 BİN CAN KAYBI

Almanya’da vaka sayısı ‪2 milyon 71 bine ulaşırken koronavirüsten hayatını kaybedenlerin sayısı 75 bin 440 kişi oldu. Robert Koch Enstitüsü’nün verdiği bilgiye göre 25 Mart tarihi itibariyle günlük vaka sayısı 20 binin üzerine çıktı. Günlük can kaybı da 200’e ulaştı. Buna karşılık risk grubunda yer alanların önemli bir kısmının aşılanmış olmasının yoğun bakım ünitelerini gözle görülür şekilde etkilediği belirtiliyor.

FEDERAL HÜKÜMET ELEŞTİRİLERİN ODAĞINDA

Almanya’da vaka sayılarının yeniden artış göstermesi, hükümetin kriz yönetiminde başarısız olduğu yönündeki eleştirileri de beraberinde getirdi. Başbakan Merkel, pandemi ile etkin mücadele için yürütülen aşı kampanyasının daha hızlı ve esnek olmasını hedeflediklerini ifade etti. Bugüne değin aşılama oranlarının istenilen düzeye ulaşamamış olması, Almanya’nın aşılama takvimini tartışmaların odağında tutuyor.

ALMANYA DAHA HIZLI AŞILAMA YAPABİLECEK Mİ?

Almanya aşılama oranında % 10’a ulaşmış olsa da, aşı sıralamasında ilk 20 ülke arasında yer almıyor. Avrupa Birliği aşı müfredatı gecikmenin nedenleri arasında gösteriliyordu. Fakat sorunun kaynağı olarak tek başına Brüksel’i işaret etmek gerçekçi değil. Aşılama merkezleri mevcut kapasitelerinin yüzde 67’sini ancak kullanabiliyor. Şansölye’nin aşılama konusunda daha fazla esneklik sözleriyle dile getirdiği, öncelik ve uygulama konusundaki bürokratik işlemler de işlerin yavaş ilerlemesinin nedenlerinden biri olduğu vurgulanıyor. Astra Zeneca aşısının kullanımının durdurulması da gecikmenin başka bir nedeniydi. Yeniden kullanılmaya başlansa da, bu aşıyla ilgili kamuoyunda oluşan şüpheleri henüz giderilemediği ifade ediliyor. Aile hekimlerinin devreye girmesi süreci hızlandırabileceği kaydediliyor.

AVRUPA BİRLİĞİ’NDE AŞI TARTIŞMALARI

Aşı çerçevesinde yürüyen tartışmalar Avrupa Birliği içinde de kimi çatlakları açığa çıkarmaya devam ediyor. Pandeminin Avrupa’da yayılmaya başlaması ile üye ülkelerin kendi sınırlarına dönmesi, seyahat kısıtlamaları, salgından ağır etkilenen ülkelere yeterli desteğin sağlanmamış olması birlik fikrine ağır darbeler indirmişti. Birliğin kimi üyelerine aşı tedariki konusunda eşit olanakların sunulamaması halinde yeni bir krizin açığa çıkabileceği de belirtiliyor.

Ocak ayı itibariyle dünya çapında 278 farklı aşı çalışması yürütülüyor. Şu ana kadar yalnızca, BioNTech, Moderna, Johnson&Johnson ve Astra Zeneca aşıları Avrupa Birligi’nde onay alabilmiş durumda. Rusya da üretilen Sputnik V aşısı ise hala tartışma konusu. Sputnik V, henüz Avrupa İlaç Ajansı (EMA) tarafından onaylanmış değil. EMA, Mart ayında Sputnik V için test prosedürünü başlattı. Almanya Sputnik için kapıları kapatmamış olsa da, Avrupa çapında ortak bir aşı politikasından yana. Buna karşılık Slovakya ve Macaristan kendi inisiyatifleri ile Sputnik aşısını çoktan satın aldılar.