Almanya başbakanı Angela Merkel'in partisinde yer alan milletvekili Nikolas Löbel, yüz maskesi alımlarından yararlandığı iddiaları üzerine istifa edeceğini duyurdu.

Almanya'da yolsuzluk iddiası istifa getirdi

DIŞ HABERLER SERVİSİ

Salgında kendi şirketiyle Almanya arasında imzalanan ‘yüz maskesi’ sözleşmesine aracılık ederek hesabına 250 bin avro aktardığı iddialarının ardından yolsuzluk yaptığı belirtilen milletekili Nikolas Löbel, istifa edeceğini duyurdu. İddialar üzerine açıklama yapan Löbel, ‘daha duyarlı’ olması gerektiğini itiraf etti.

Hıristiyan Demokratlar Birliği (CDU) milletvekili olan Nikolas Löbel, Cuma günü medyada ortaya atılan yolsuzluk iddiaları üzerine kendi partisinin üyeleri tarafından eleştirilmişti. İddialara göre Löbel tarafından yönetilen bir şirket, üreticiler ve Alman yetkililer arasındaki yürütülen ‘yüz maskesi’ sözleşmelerine aracılık ederek 'haksız kazançla' 250 bin avro kazandı.

Milletvekili pazar günü bir hata yaptığını ve "daha duyarlı" olması gerektiğini itiraf etti. Löbel, Meclis Dışişleri Komisyonu'ndan derhal ayrılacağını ve ağustos sonunda meclisteki sandalyesinden vazgeçeceğini açıkladı.

Başka bir iddiada da, merkez sağ milletvekili Georg Nüßlein'in, maske tedarik anlaşmalarıyla ilgili olarak Münih'te bir yolsuzluk soruşturmasıyla karşı karşıya kaldığı aktarıldı. Cuma günü, Nüßlein'in avukatı, milletvekilinin eylül ayında yeniden seçime aday olmayacağını ve Hıristiyan Sosyal Birliğin parlamento grubunun başkan yardımcısı görevinden vazgeçtiğini söyledi.

CDU'yu Ocak ayına kadar yöneten Almanya Savunma Bakanı Annegret Kramp-Karrenbauer, Twitter’dan yaptığı açıklamada, her iki milletvekilinin de "Federal Meclis'teki görevlerinden derhal istifa etmeleri" gerektiğini belirtti.

'BU OLAY BİRLİĞİN AHLAKİ STANDARTLARINI YANSITMIYOR'

Yolsuzluk iddialarının ardından Partinin Genel Sekreteri Paul Ziemiak, "Milletvekilleri, İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana en ciddi halk sağlığı sorununda maske temin ederek kendilerini zengin etmelerini son derece uygunsuz buluyorum. Bu ülkenin vatandaşları, CDU üyeleri ve ben bu olaya dair en ufak bir tavizde bile bulunmayacağız. Bu, Birliğin ahlaki standartlarını yansıtmıyor. CDU Genel Sekreteri olarak, bu suistimalin derhal açıklığa kavuşturulmasını ve tamamen ortadan kaldırılmasını bekliyorum” açıklamasını yaptı.