Altı ay sonra başa döndük

Ekonomi Servisi
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın pazartesi günü kabine toplantısı ardından yaptığı konuşmada “faiz yükseltmeyeceğiz” açıklaması dövizin ateşini artırdı. Dün itibarıyla dolar 16,72 TL oldu. Böylece Aralık ayında yaşanan kur şoku seviyelerine tekrar ulaşıldı. Tabi arada Merkez Bankası’nın milyonlarca dolarlık arka kapı müdahalesi ve Kur Korumalı Mevduat (KKM) gibi ülkenin kaynaklarını emen zihni sinir projelere rağmen yaşanması daha da dramatik.
Bakan Nebati 17 Aralık 2021 tarihinde zirveye çıkan ve ondan sonra çeşitli müdahalelerle 11 liraya kadar gerileyen dolarla ilgili “bizimle bir ilgisi yok” demişti.
REZEVRVLER ERİDİ
Bakanın açıklamasına rağmen MB’nin sadece 20-21 Aralık tarihlerinde net rezervlerinde 7 milyar dolarlık azalma yaşandı. Yine aralık ayı içinde toplam 19,6 milyar dolarlık rezerv azalması yaşandığı görüldü.
Kamu bankaları eliyle arka kapı müdahalesi tek başına yetmeyeceği için büyük bir icart olarak sunulan KKM devreye sokuldu. Tüm bu müdahaleden sonra dolar 24 Aralık 2021 tarihinde 11 Liraya kadar geriledi. Nebati bu süreci, "Döviz düşüşünü gördüğümde kıpır kıpır oldum, arkadaşlara sordum biz bir şey yaptık mı? Yok efendim. Lan nasıl? Harika" diyerek anlatmıştı. Nebati’nin uzun sürmedi. Yeni yılın ilk günleri ile birlikte dolar 13 lirayı gördü ve yukarı doğru seyir izledi.
Bankaların KKM hesapları mayıs sonuna doğru yaklaşık 850 milyar TL’ye ulaştı. Bu tasarruf modelinin devlete maliyeti her geçen dakika döviz yükseldikçe artıyor. Bilindiği gibi ilk üç aylık dilimin bittiği mart ve nisan aylarında ortaya çıkan kur farkı sebebiyle KKM sahiplerine Hazine’den yaklaşık 16 milyar TL civarında bir ödeme yapılmıştı. Mayıs ayı sonunda dolar 15 lira olarak hesaplandığında kamuya 35 milyar liraya çıktı. Dolar bugün 16,72 liraya dayandı. Bu seviyenin kamuya maliyeti ise yaklaşık 90 milyar lira. Özetle sadece 1 liralık kur artışı bile KKM sayesinde kamuya ekstradan 50 milyar liralık maliyet yükledi.
Uzmanlara göre Erdoğan’ın faiz konusunda inadı ve rezervlerle birlikte diğer tüm enstrümanların tükenmiş olması dövizin yukarıya doğru çıkışının engellenmesi imkansız hale geldi. Bugünlerde bir gündeme getirilip bir geri çekilen Süper Bono dün itibariyle tekrar ısıtılmaya başlandı. Kamuyu KKM ile kıyaslanmayacak ölçüde borç stokunun içine sokacak olan yeni modelle ilgili her taraftan iktidara uyarı geliyor. Arka kapı rezerv satışları ve KKM ile dövizi belli bir aralıkta tutmaya çalışan iktidarın barutu altı ayda tamamen tükendi. Erdoğan’ın önünde iki yol var. Ya faiz ya da Süper Bono. İkisi de Türkiye’ye yeni sorunlar açacakken ülke insanı da daha çok yoksullaşmaya devam edecek.