ABD’de Hollywood çalışanlarından sağlık emekçilerine dek birçok sektörde işçiler tepkili. Sendikalar adil şartlar için greve hazırlanıyor.

Amerikan işçi sınıfı huzursuz

MICHAEL SAINATO

ABD genelinde on binlerce işçi önümüzdeki haftalarda greve gidebilir. Amerikan işçi hareketine önemli bir ivme kazandıran 2018-2019 öğretmen grevlerinden bu yana ülkede en büyük işçi huzursuzluğu yaşanıyor. Bu huzursuzluk, sağlık hizmetlerinden Hollywood'a ve akademiye dek çeşitli sektörleri kapsıyor.

Covid-19'la birlikte daha iyi çalışma ve güvenlik koşulları isteyen işçiler, daha yüksek ücret talebine ve maaşlarından yapılan kesintilerle mücadeleye odaklanıyor. Pandemi sırasında yaygın ekonomik kapanmaların şiddetli deneyimini yaşayanlar halen derin eşitsizliği barındıran bir ekonomik zeminde bulunduğunun farkında.

SAĞLIK ÇALIŞANLARI GREV HAZIRLIĞINDA

Kaliforniya Hemşireler Birliği (UNAC) sendikasına bağlı hasta bakım şirketi Kaiser Permanente çalışanı yaklaşık 24 bin hemşire, 1-10 Ekim tarihleri arasında grev oylamasına katılacak. Oylamadan "evet" çıkması halinde çalışanlar, şirketin işçilere yüzde 1 ücret artışı önermesi ve ücretlerinde kesinti yapılmasına karşı greve çıkacak. UNAC Başkanı Denise Duncan, "Bir sendika olarak hemşirelerin ve diğer sağlık çalışanlarının geleceği konusunda endişeliyiz" açıklaması yaptı. Şirketin insan kaynakları müdürü yardımcısı Arlene Peasnall ise sendika liderlerine yaptığı çağrıda "Bu salgın döneminde hemşireleri ve diğer çalışanları, onlara ihtiyacı olan hastalardan uzaklaştırmak yerine bir anlaşma için yapıcı olunmalı" dedi. San Francisco'daki Kaiser Permanente'de yaklaşık 700 inşaat mühendisi de şu an grevde.

HOLLYWOOD SEKTÖRÜ AĞIR SÖMÜRÜ ALTINDA

Pandemi dönemi kötüleşen, güvencesizleşen çalışma koşulları ve uzun iş günleriyle boğuşan Hollywood çalışanları da greve hazırlanıyor. Hollywood işçilerinin önemli bir kısmının ücret oranları, Los Angeles bölgesindeki asgari ücretin biraz üzerinde. Uluslararası Tiyatro Sahne Çalışanları İttifakı (IATSE) Sinema ve Televizyon Yapımcıları İttifakı (AMPTP) ile yürüttüğü dört aylık müzakerelerin ardından ABD'deki film ve televizyon endüstrisindeki yaklaşık 60 bin işçinin greve çıkmaya hazırlandığını duyurdu. IATSE grev yönündeki kararlılığını uygularsa bu, İkinci Dünya Savaşı'ndan beri Hollywood prodüksiyonunda çalışan işçilerin ilk büyük grevi olacak. AMPTP ise IATSE'nin grev yetkisi oylaması öncesi "pazarlık masasına cömert ve kapsamlı bir paket bıraktığını" savundu. IATSE üyesi ve özel efekt teknisyeni Joe Martinez, “Burada onlar için her şeyi inşa etmeseydik çekecek çok şeyleri olmazdı” dedi.

Harvard ve Columbia Üniversitesi işçileri de bugünlerde grev yetkisi oylamaları yapıyor. Illinois Eyalet Üniversitesi işçileri de sendikanın grev oylaması yapması için çağrıda bulundu. Alabama'da yaklaşık bin 100 kömür madencisi son altı aydır grevde ve Washington'da 2 bin marangoz 16 Eylül'den bu yana grevde.

OTOMOBİL İŞÇİLERİNİN ADİL SÖZLEŞME TALEBİ

John Deere şirketi işçileri ise bağlı bulundukları sendika Birleşik Otomobil İşçileri'nin yürüttüğü müzakereler sonrası hazırlanan altı yıllık sözleşme teklifine itiraz etti ve şirketin Moline'deki genel merkezinin önünde eylem düzenledi. Söz konusu sözleşme teklifinde, yalnızca haftalık çalışma saati 40 saati aşan işçilerin sağlık bakım maliyetleri gerekçesiyle maaşından yapılan kesintilerin azaltılması öngörüldü.

John Deere'de 19 yıldır çalışan sendikalı Chris Larsen, "Yapılan ilk teklif gerçekten suratımıza bir tokat gibi indi. Bu sözleşme teklifinden memnun olmayan çok fazla sayıda işçi var" diye konuştu. Şirket ise bu yıl rekor bir kâr oranı bildirdi. 2013'te elde ettiği 3,5 milyar dolarlık yıllık net gelire kıyasla bu yıl 4,7 milyar dolar net geliri olduğunu açıkladı. Şirketin sözcüsü ise işçilerin tepkisini çeken sözleşme teklifiyle ilgili herhangi bir yorumda bulunmayı reddetti.

'TEK İSTEDİKLERİ MAAŞIMIZI KESMEK'

Başka yerlerde de grev hareketliliği mevcut. Amerika İletişim İşçileri (CWA) üyesi 2 bin 500 hemşire ve diğer hastane çalışanları ise Catholic Health (Katolik Sağlık) ile yeni bir sözleşme için mücadele ediyor. New York'un Buffalo bölgesindeki Catholic Health'e bağlı Mercy hastanesinde çalışan 2 bin işçi, mevcut sözleşmelerin 1 Ekim'de sona ermesi üzerine greve çıkılması için yüzde 97 oranında "evet" oyu kulandı. Catholic Health Başkanı Eddie Bratko ise "Bizim yüksek önceliğimiz hastalarımızın güvenliği ve refah seviyesini artırmak" dedi.

Mercy hastanesinde hemşire olan Tina Knop, pandemiyle birlikte çalışma koşullarının personel eksikliği nedeniyle kötüleştiğini, hastalara bakmanın yeterince zorlaştığını söyledi. Knop, "Uğruna savaştığımız şey daha iyi çalışma şartları elde etmek. Bize duygusal veya fiziksel herhangi bir destek sağlanmıyor. Tek yapmak istedikleri maaşımızı kesmek, emeklilik kazanımlarımızı ortadan kaldırmak ve sağlık sigortamız için daha fazla ücret almak" diye konuştu.

Mercy hastanesinde acil serviste çalışan Cheryl Darling ise aşı olmasına rağmen yakın zamanda Covid-19 testinin pozitif çıktığını ifade etti. Darling, Covid-19'a yakalandığını yerel bir huzurevinde kalan annesini ziyaret etmeden hemen önce yaptığı hızlı bir testle öğrendiğini belirtti.

Temizlik işçilerinden hemşirelere dek hastanede yaşanan personel sıkıntısı nedeniyle kaotik bir çalışma koşulları olduğunu belirten Darling, işçilerin sürekli artan iş yüklerine ayak uydurmak zorunda bırakıldığını dile getirdi. Darling, şöyle konuştu: "İşe gitmeye korkuyorum çünkü günümün nasıl geçeceğini bilmiyorum. Gece yatağa girdiğimde bir sinir yumağı olduğumu fark ediyorum çünkü sabah işe gittiğimde beni nereye koyacaklarını ve hangi şartlarda çalışacağımı bilmiyorum."

The Guardian'dan çeviren BirGün Çeviri Kolektifi