Anday-Topuz: 19 yıllık mektuplaşma

Hasan AKARSU

Hıfzı Topuz Cumhuriyet ile yaşıt bir yazarımız. Roman, inceleme-araştırma, anı türlerinde onlarca yapıtı ve aldığı ödüller var. Yeni yapıtında yazar, ozan Melih Cevdet Anday’ı tanıtırken onun kendisine yazdığı onlarca mektuba da yer veriyor. Anday’la 1953-1980 arasında 27 yıl süren dostluğunu ve küskünlüğünü vurgulayan Hıfzı Topuz, onun mektuplarını yazınımıza kazandırarak önemli bir sorumluluğu yerine getiriyor.

Hıfzı Topuz’un Anday’la ilk karşılaşması 1953’te olur. Onu Rahatı Kaçan Ağaç ile Telgrafhane adlı kitaplarından bilir. Akşam gazetesinde çalışırken Anday’a da iş verilmesini sağlar. Gazetede edebiyat ve sanat sayfası hazırlayıp ilgi görürler. Anday İstanbul’da, ilk eşi Sabahat Hanım Ankara’dadır. Ailece görüşmeler, iyi ilişkiler başlar. Gazete patronu Necdet, solcu yazarları istemez ve Anday gazeteden ayrılmak zorunda kalır. Hıfzı Topuz’la arkadaşlıkları sürer ve Hıfzı Topuz onunla 1974-1975’te TRT’de ‘Her Hafta Bir konuk’ programında bir söyleşi yapar. Anday, o söyleşide çeşitli konulardaki görüşlerini yansıtır. Anadolu uygarlıklarına olan özel ilgisini anlatırken Yunanistan’a uygarlığın Anadolu’dan gittiğini savunur: “Hıfzı, bu bence bir inanış değil, artık bir gerçek. Çünkü Yunan uygarlığı bir mucize, birdenbire ortaya çıkmış bir olay sanılıyordu. Oysa Anadolu’daki kazılardan sonra, özellikle Hitit’in ortaya çıkmasından sonra artık Yunan mucizesi diye bir şey kalmadı. Tam tersine Yunanistan’a uygarlığın Anadolu’dan gitmiş olduğu artık bir gerçek olarak ortaya çıktı” (s.19). Anday’ın bu ilgisinin şiirlerine de yansıdığı bir gerçek.

MEKTUPLARIN İÇERİĞİ

Hıfzı Topuz, Anday ile eşinin de katıldığı Mavi Yolculukları da anlatır. Anday, ilk eşi Sabahat Hanım’ı yitirince Yaşar Hanım’la evlenir. Aile ilişkileri iyi düzeyde yürürken dostlukları 1980 Nisan’ında beklenmedik biçimde sona erer. Hıfzı Topuz, Anday’ın kendisine yazdığı mektuplardan elinde kalanların sayısının 110’u geçtiğini ve onların her birinin ayrı bir değeri olduğunu bilerek yayınladığını vurgular. İlk mektup 21 Aralık 1960 tarihli, son mektup 08 Ocak 1979 tarihlidir. Mektuplarda Anday genel olarak kendi şiirlerinden, yazdığı romanlarından, onların başka dillere çevrilmesi uğraşılarından söz eder. Hıfzı Topuz, Paris’te görevlidir.

Afrika’ya UNESCO tarafından gönderilir. Oralardan bile Cumhuriyet gazetesine yazılar gönderir. Anday da çıkan gazetelerin ona ulaştırılması için yardımcı olur. İstanbul’daki yazar arkadaşlarının buluşmalarından söz eder mektuplarında. Rasih Nuri İleri, İhsan Ada, Ziya Şav, Sabahattin Eyuboğlu, Semih Tuğrul, Ferruh Doğan, Nadir Nadi, Naim Tirali, Nermin Menemencioğlu, Vedat Günyol, Yaşar Nabi, Hüsamettin Bozok vb adlar en çok geçenlerdir. Anday’ın şiirimiz üzerine görüşleri de yer alır mektuplarda: “… Şiirimiz bir kolaylık peşine düşmüş, bir kolay sanat, bir kolay tat, bir kolay anlayış olup çıkmıştı. Sade şimdi mi? Hayır, bir-iki ozan bir yana, Tanzimat’tan beri böyle bu. Ben bu tavrı değiştirmek istedim önce…” (s.58). Anday, mektuplarında İlhan Berk’in şiirini de eleştirir: “… Hele son zamanlarda, şu bizim deli taklitçisi İlhan Berk Fransa’da şiirlerinin yüzüne bakılmadığını görünce yeniden yerli, ulusal kaynaklara dönülmesi kanısına varmış… İyi bir şair olmadığını, Fransa’da beğenilmediğini düşünmüyor da suçu Batılılaşma çabalarımızda, Batı’ya öykünmekte buluyor. Bizi de katıyor araya… (s.79)… Gerçi İlhan’ın şiiri ciddiye alınacak bir şiir değildir…” (s.80).

Anday’ın mektuplarında çeviri sorunları, basılacak kitaplarla ilgili bilgiler, karşılıklı yardımlaşmalar, yapılan gezi haberleri, yemekli buluşmalar, hastalıklar vb ağırlıklı olarak yer alır. Kısaca mektuplarda, önemli bir yazarın, ozanın sanat dünyasından izler var. Hıfzı Topuz, bu mektupları yazınımıza kazandırdığı gibi Melih Cevdet Anday’ın yaşamöyküsüne de ışık tutuyor.