Ankara Barosu’nda yeni bir dönem
Ankara Barosu, Genel Kurulu’nu gerçekleştirecek. 3 adayın yarışacağı seçimlerde bugün dönem değerlendirmesi, yarın ise seçim yapılacak. Adaylar, mesleği ve toplumu baskıdan kurtaracaklarını söyledi.
Hüseyin ŞİMŞEK
Ankara Barosu 8-9 Ekim’de Nazım Hikmet Kongre ve Sanat Merkezi’nde 67’nci Olağan Genel Kurulu’nu gerçekleştirecek. Baronun yeni dönem yönetiminin de belirleneceği Genel Kurul’da başkanlık için yarışacak tek kadın aday Özgürlükçü Çağdaş Avukatlar Grubu’ndan Sevinç Hocaoğulları, Demokratik Sol Avukatlar Grubu Adayı Mustafa Köroğlu ve Avukat Hakları Grubu Adayı Hakan Gönenç BirGün’e konuştu. Üç aday da baronun bağımsız ve güçlü kimliğine dönmesi için mücadele edeceğini bildirdi.
Kritik seçimin Ankara’da mesleğin akıbeti açısından da büyük öneme sahip olduğunu kaydeden Ankara Barosu Başkanı Adayı Mustafa Köroğlu, “20 senedir Ankara Barosu’nun her biriminde çalıştım. Son 12 yıldır da genç meslektaşlarımla bir arada oldum. Mesleğin kaderi ile ülkenin kaderi şu anda ortak. Genç meslektaşlarım ciddi bir işsizlik sorunu yaşıyor. Bu sorun çözümsüz değil. Artık baroların ayağa kalkıp eski gücüne kavuşması gerekiyor” dedi.
ÖRGÜTLÜ MÜCADELE İLE DEĞİŞİM
TBMM gündemindeki basına sansür düzenlemesini de anımsatan avukat Köroğlu, örgütlü birlikteliklerle baskı ortamını yıkacaklarını söyledi. Toplumdaki umutsuzluk halini ilk olarak baroda ortadan kaldırmak istediklerini de söyleyen avukat Köroğlu, şunları dile getirdi:
“Ülkede ciddi bir sansür süreci işliyor. Toplum, özgürlüklerini kullanamıyor. Ankara Barosu’nun kanundan ve 100 yıllık tarihinden kaynaklanan misyonu var. Evrensel hukuku, insan haklarını, demokrasiyi savunmalı ve özgürlükleri topluma geri kazandırmalı. Bu noktada elimizden gelen her şeyi yapacağız. Başkent Barosu, umutsuzluğu ortadan kaldıracak. Örgütlü mücadele ile değişimi gösterecek. Ön seçim sürecinde gözlemlediğim ‘umutsuzluk’ ve ‘değişime olan inançsızlık’ halini artık kendi adımıza göremiyoruz. Bunu tüm baroya ve ülkeye yayabiliriz.”
Avukat Mustafa Köroğlu
Ankara Barosu Başkanlığı’na aday bir diğer isim olan Hakan Gönenç ise, seçilmesi durumunda somut adımlar atacağını söyledi. Çok sayıda planının olduğunu söyleyen Gönenç, “Yarın tarihi bir seçim olacak. 1976 yılından beri baroyu aynı grup yönetiyor. Efsane başkanlar olarak andığımız üstatlardan ise eser yok. Bu geleneği geride bırakmak istiyoruz. Baronun çok fazla borcu var. Gelirleri, giderlerini karşılayamıyor. İdari olarak da iyi yönetilmiyor. Mali durumlarla ilgili bağımsız denetim şirketlerinin baromuzu denetlemesi geleneğini başlatmak istiyoruz. İhale mevzuatına tabii olmamamıza rağmen canlı yayınlı ihaleler yapacağız. Şu an yaklaşık 10 adet adliye binamız var. Bunu tek binaya düşürmek istiyoruz. Bir ay içinde doyurucu sonuca ulaşamazsak eylem çağrısı yapacağız. CMK ücretlerinin artırılması için çabamız olacak. Bu gibi somut adımlar atacağız” diye konuştu.
Avukat Hakan Gönenç
***
TAVİZSİZ MÜCADELE EDECEĞİZ
Yarın yapılması planlanan seçimlerin tek kadın adayı Sevinç Hocaoğulları da BirGün’ün sorularını yanıtladı. Neden aday olduğunu, “Avukat haklarına yönelik saldırıların arttığı, sorunların derinleştiği, yargının köklü bir kriz içinde olduğu dönemde tavizsiz mücadele verecek, mücadeleyi demokratik bir işleyişle sürdürecek baroyu oluşturmak için adayım” sözleriyle anlatan Hocaoğulları, seçilmesi durumunda yapacakları hakkında ise şunları anlattı:
“Mevcut yönetim anlayışı, sorunların nedenini gerçek anlamda tespit edemediğinden bu sorunlara çözüm bulması mümkün olmadığı gibi baronun bürokratik yapısı sorunları çözme konusunda seferber olmak isteyen meslektaşlarımızın dinamizmini bastırıyor. Bu bürokratik işleyiş değişmeli. Gezi’nin, ikinci baroya ‘hayır’ diyerek savunmayı savunan binlerce meslektaşımızın, hak ihlallerine bulundukları her yerde karşı çıkan meslektaşlarımızın, kadın hareketinin gücü ve coşkusuyla söylüyoruz ki eşitlikçi demokratik bir baro mümkündür. Bunu sağlayacağız.”
Avukat Sevinç Hocaoğulları
SAVUNMA ÜCRETLERİNİ ARTIRMA TALEBİ
“CMK ücretlerinin artırılması mücadelesi, kendi emeğimizin savunulması yanında halkın adalete erişim hakkının savunulması, mesleğin itibarının savunulmasıdır. İktidar, CMK ücretlerini düşük tutarken verilen savunma hizmetini itibarsızlaştırıyor.”
İŞÇİLEŞEN AVUKATLARIN SORUNLARI BÜYÜK
“Avukatlığın serbest meslek olduğuna ilişkin tarihsel kabul, meslekte dönüşümün görmezden gelinmesi, yoksullaşan ve işçileşen avukatların sorunlarının yok sayılması sonucunu doğurdu. Ancak bu sorun artık gizlenebilir boyutlarda değil. Kamu avukatlarının daha fazla görünür olmaya başlayan ‘eşit işe eşit ücret’ statülerinin düzenlenmesi talebi, işsiz avukatların atanma talebi gibi talepleri de en geniş anlamda emek eksenli bir dinamiğin parçası olarak görüyoruz.
Çalışma koşullarının iyileştirilmesi için mücadele ederken mesleki dayanışmayı da büyüteceğiz. Yoksullaşma karşısında baronun olanaklarının genç meslektaşlarımızdan başlayarak ihtiyacı olan tüm meslektaşlarımız için seferber edilmesini sağlayacağız.”