Antalya Barosu Başkanı Polat Balkan TBB delegeliğine adaylığını duyurdu

Antalya Barosu Başkanı Polat Balkan, 4 yıldır sürdürdüğü baro başkanlığına yeniden aday olmayacağını, Türkiye Barolar Birliği Delegeliğine aday olacağını duyurdu. Balkan, "Cumhuriyetten ve demokrasiden yana her zaman taraf olma cesaret ve kararlılığıyla mücadele eden Antalya Barosu’nun demokrasi kültürüne katkı koymak ve kurumsal geleneğini sürdürmek amacıyla başkanlığa aday olmayacağım" dedi.

Twitter hesabından açıklama yapan Balkan şu ifadeleri kullandı:

"Değerli meslektaşlarım, sevgili dostlarım, 2016 Ekiminden bu yana sürdürdüğüm ve yaşamımın en heyecan verici, en büyük onuru olan Antalya Barosu Başkanlığı’nın son günlerindeyim. Aklında, yüreğinde ve vicdanında hep Atatürk ilke ve devrimleri olan, Cumhuriyetten ve demokrasiden yana her zaman taraf olma cesaret ve kararlılığıyla mücadele eden Antalya Barosu’nun demokrasi kültürüne katkı koymak ve kurumsal geleneğini sürdürmek amacıyla başkanlığa aday olmayacağım.

Siyasal sistemlerin aşil topuğu olan adalet, demokrasi ve hukuktan kopuşa sürüklendiğimiz, baskıcı, otoriter bir iklimin hüküm sürdüğü, yargının siyasal iktidarın kolu gibi davrandığı günlerde, korkunun sofrasında yılgınlık yemedik, hayallerimizden vazgeçmedik, boyun eğmedik.

Mesleğimizin onuru ve saygınlığı mücadelesini yapmaktan bilerek ve isteyerek vazgeçen, meşruiyetini ve temsil yeteneğini kaybetmiş, görev yaptığım süre boyunca, birlikte direnmekten ve mücadele etmekten her zaman onur duyduğum ve duyacağım yönetim kurulu, disiplin kurulu, denetleme kurulu, TBB delegeleri, kurul ve merkez üyelerimize, mesleğimizin ve meslek örgütümüzün felsefesini, kültürünü ve tarihini hançerleyen anlayışa karşı, bilgi, deneyim ve cesaretle mücadele etmek için TBB delegeliğe adayım. Takdir en büyük karar organımız olan Antalya Barosu Genel Kurulu’muzun. Saygılarımla. 25/09/2020

Öneri ve eleştirileriyle katkıda bulunan meslektaşlarımıza ve Baro emekçilerimize saygı ve şükranlarımı sunuyorum. Şimdi mücadeleyi sürdürmek ve büyütmek zamanı. Bu anlamda, son yıllarda TBB’ye egemen olan, hukuk devleti ve insan hakları."