Yeni yılla birlikte siyasetin tozu dumanı içinde hiçbir sözün kıymetinin olmayacağını bilen iktidar aralık ayına özel bir hazırlık yürütüyor. Yurttaşı iktidarın müjde ve vaat bombardımanı karşısında korumanın tek yolu, bugünden onun talepleri etrafında mücadele yürütmekten geçiyor.

Aralık ayında ne olacak?
Erdoğan’ın hamle üstünlüğü ancak halkın taleplerine kulak vererek engellenebilir. (Fotoğraf: BirGün)

Erdoğan dahil iktidarın tüm sözcüleri her konuşmada yılsonunu, daha doğrusu aralık ayını işaret ediyor. Her sorun başlığına verilen yanıt “Çalışmalarımız sürüyor, aralık ayında tamam” olmaya başladı.

Gerçekten de aralık ayında ne olacak? Erdoğan bir aylık bir performanstan tüm seçimi domine edecek sonuç çıkarabilir mi? Olayın geçtiği yer Türkiye olunca çok kolay yanıt vermek mümkün olmuyor. O yüzden hızla Erdoğan’ın yapacaklarını ve bu adımları nasıl bir propaganda halinde dönüştürebileceğini sıralamakta fayda var.

İKTİDARIN BİTMEYEN ‘BİZ YAPARIZ’ MESELESİ

Erdoğan’ın son günlerde ağız değiştirdiğine tanık oluyoruz. Daha önce sorun olarak telaffuz etmediği, hatta inkâr edip başarı öyküleri dizdiği meseleleri bugünlerde kabul etmiş durumda. Yoksulluk, yolsuzluk, rüşvet gibi konular onun da konuşma metinlerine girmiş halde. Ama bu sorunları kabul etmekle birlikte başka bir şey daha söylüyor: “Bunları biz çözeriz.”

Enflasyon: Kasım 2021’de enflasyon 3,51, Aralık ayında ise 13,85. Bu rakamlardan da anlaşılacağı gibi, uzun süredir yükselen enflasyonun ilk kez kasım ayında düşme ya da aynı kalma ihtimali çok yüksek. Erdoğan’ın ajandasında en başa yazdığı başlığın bu olduğuna hiç kuşku yok. Hayat pahalılığının artmaya devam etmesinin, enflasyonda düşüşün nedeninin baz etkisi kaynaklı olmasının bir önemi olmayacak.

Asgari ücret: Erdoğan şimdiden müjde olarak sunmaya başladı. Temmuz ayı benzeri bir artış hazırlığında oldukları belli. Çalışanların neredeyse tamamının asgari ücrete sıkışacağı ve açlık sınırının hemen üstünde yer alacak ücret düzeni ‘müjde’ olarak pazarlanacak.

EYT: Bir türlü hazırlığı bitmeyen teklifin, belli sayıda insanın sorununu çözecek şekilde bitirilmesi planlanıyor. Gürültüsü çok olacak. Ekonomik torba: Daha şimdiden başladıkları düşük faizli kredi meselesi, yılsonuna kadar devam edecek. Vergi ve sigortanın da dâhil olduğu birçok kamu borcuna ilişkin af çıkarılmasına da kesin gözü ile bakılıyor.

Genel af: Diğer bir af tartışması cezaevleri ile ilgili başladı. Aldığımız bilgiye göre kapsamlı bir af teklifi hazırlık aşamasında. MHP desteği ile geçecek af paketinde bazı sürprizlerin bile olabileceği konuşuluyor.

Toplu konut: TOKİ marifeti ile dağıtılacak konutların yaygın temel atma törenleri de aralık ayına denk getiriliyor. Temeli atıldıktan sonra ne zaman bitirileceğinin çok önemi yok.

PASTANIN KREMASI İSE YENİ ANAYASA

Erdoğan’ın en çok sevdiği konu ise Anayasa tartışması. Adalet Bakanlığı’nın da içinde olduğu bir ekip tarafından hazırlık aşamasında olduğu ifade edilen anayasa çalışmasının temel maddelerinin aralık ayında kamuoyu ile paylaşılması düşünülüyor. O vakte kadar başörtüsü tartışması ile idare edilecek. Erdoğan’ın bu süreç içerisinde yeni bir anayasa hedefinin olmadığını söylemeye bile gerek yok sanırım. İstediği şey, bu meselenin konuşulması, sürekli gündemde kalması ve muhalefet partileri dâhil toplumun çok önemli bölümünü oyalaması. Muhalefet cenahından gelen bazı açıklamalar bu tartışmanın hala alıcısının da olduğunu gösteriyor.

Erdoğan’ın en zayıf olduğu konu sanılanın aksine dış politika. Burada Yunanistan, Suriye ve ABD gibi konularda sadece görüntü verecek durumda. Üstelik iç kamuoyu bu meselelere eskisi gibi ilgi de göstermiyor. O yüzden mecbur kalmadıkça o konulara çok girmesi beklenmiyor.

ARALIK AYI TERCİHİNİN NEDENİ

Seçimin Bahçeli’nin ifade ettiği gibi 18 Haziran’da yapılma ihtimali var. Ama AKP’lilerden bir iki ay öne çekilebileceğine dair açıklamalar kulağımıza geliyor. Her koşulda YSK seçim takvimi ocak-şubat ayı itibarıyla başlayacak. Ama ondan önce hem milletvekili hem de cumhurbaşkanı adayı meselesi ana gündem olacak. Kelimenin tam anlamıyla ‘ocakla birlikte ortalık toz duman’. Seçmenin o saatten sonra anlatılanları süzgeçten geçirme ve tercihini değiştirme şansı çok azalacak. Aralık ayı bu anlamıyla tüm silahların cepheye sürüleceği tarih diyebiliriz. İktidar esas yığınağını buraya yapıyor.

İktidar bu taktiği çok açık yürütüyor. Gizlisi saklısı yok. Muhalefetin bu propagandanın üzerine çıkabileceğini düşünmüyor.

Muhalefet cephesinde son iki aydır süren başkanlık tartışması, başörtüsü ve Mezitli saldırıları ile yaratılan gündeme bakınca Erdoğan’ın umutlanması için bir zemin oluştuğu söylenebilir. Zayıflamış, yıpranmış ve silahları ortada olan iktidar, tek şansının muhalefetin yapacağı hataya bağlı olduğunu biliyor.

Bugünden halkın sorunlarına eğilen, çözüm arayan, seçim güvenliği gibi birlikte hareket etme alanlarını artıran bir yol izleyen muhalefet çizgisi, iktidarın tüm çıkış kanallarını da kapatacaktır. Aralık ayına hazırlanan iktidara şansının olmadığını bugünden göstermek lazım.