“Arslan”ın ininden “Kartal”ın yuvasına, Ada futbolunun belalı deplasmanları! - 1

3. Ligden 2. Lige (Championship) terfi ettiği 2016-2017 sezonunda evinde oynadığı 23 maçta 214.814 futbolseveri ağırlamış Millwall, maç başına taraftar ortalaması 9.340. Uzaklarda, maç günleri boş stat manzaralarına alıştığımız ülkemiz futboluyla kıyaslanınca ortaya çıkan fotoğraf hazin. Bilmeyenler için, geçmiş zamanda tersaneleri ile nam salmış, Thames nehrinin kıyısına kurulmuş şimdilerde eski ile yeninin birbirine karıştığı 111 bin nüfuslu tarihi Bermondsey mahallesinin mavi beyazlı takımı, nam-ı diğer ‘Arslanlar’... Nüfusu neredeyse Ankara’nın Polatlı ilçesi kadar, 20.146 kapasiteli mabetleri ‘The Den’ 1992-1993 sezonunda ilk kez futbolsevere kapılarını açtı. Ada futbolunun en belalı deplasmanlarından… West Ham United FC ile amansız rekabetlerini anlatan Green Street Hooligans (2005) filmi görülmeye değer. Hayatın siyah beyaz olduğu zamanlarda bile hikâyesi hep benzer olmuş. 60’lı senelere kadar Ada’da tüm maçlar cumartesi günleri saat 15.00’te başlarmış, Millwall maçları hariç. Tersane işçileri cumartesi günleri yarım gün çalıştıkları için takımın maçlarına yetişebilsinler, takımlarından ayrı kalmasınlar diye biraz geç başlarmış onların maçları. O yıllarda 3. Ligde mücadele etmelerine rağmen ortalama 40 bin taraftar doldururmuş tribünlerini ve hiçbir maçta, hangi koşulda olursa olsun rakip takımı asla alkışlamazlarmış. Centilmenlikten nasiplerini almamışlar anlayacağınız. Tezahüratları o günlerden miras: “No One Likes Us, We Don’t Care” (Kimseler sevmez bizi, çok da umurumuzda!) 1988 senesine kadar ülkenin en üst liginde yer alamamış yegâne Londra takımı olarak kalmışlar. 2000’li senelerde boy gösterdikleri Premier Lig’de kalıcı olamazken şimdilerde Championship’te play-off’a kalma mücadelesi veriyorlar. Bu sezon evlerinde oynadıkları maçlarda 12.661 taraftar ortalaması yakaladılar.

Mart ayının son günlerinde, Millwall’un konuğu Nottingham Forest, ülkenin kuzeyinde, East Midlands bölgesinde, Leicester ve Derby şehirlerinin hemen yanı başında yer alan 300 bin nüfuslu Nottingham şehrinin takımı. 70’li senelerde yalnız Ada futbolunda değil Avrupa mabetlerinde de esmiş kükremişler ama zaman içinde düşüşe geçtiler. 2017-2018 sezonunda şampiyonluk yarışında olmamalarına rağmen mabetleri City Ground’da 24.926 taraftar ortalamasıyla oynuyorlar. Ligde şampiyonluğa oynayan iki takım Aston Villa (31.649) ve Wolverhampton Wanderers’ın (28.068) maç başına taraftar ortalamaları futbolun marka değerini anlatıyor görmesini bilenlere.

24 takımlı Championship’in kadro değeri olarak en mütevazı takımlarından biri Millwall… 29 kişilik kadrosunun toplam değeri 12,3 milyon sterlin, en değerli oyuncusu orta sahada görev yapan 24 yaşındaki George Saville. Kariyerine Chelsea’de başladı, forma şansı bulamayınca alt liglerde top koşturdu. Bu sezon 37 maçta 9 golü var. Evinde son 13 maçında yenilgisi olmayan ev sahibi 4-4-2 dizilişinde. Hücum hattında 23 yaşındaki 14 numaralı formasıyla Jed Wallace, 6 gol 10 asistle oynuyor. Maçın ilk dakikasında golü buluyor Millwall, Marshall’ın ortasına kafayı vuran Williams. Gol sonrasında tribünlerden yükselen gol sevincinin uğultusu tüm mahalleden duyulmuştur sanırım. Golden sonra baskı kuran kırmızılı Forest ama kaptığı toplarda çabuk çıkıyor Millwall, duran toplarda 9 numaralı Gregory en tehlikeli silahları. 2013-2014 sezonunda 3. Ligde 29 golle gol krallığı yaşayan 1.88’lik forvet oyuncusu 38’de golünü atıyor, asist emektar kaptanları Morison’dan. Forest’in topa daha çok sahip olduğu (yüzde 74) ama pozisyon üretemediği devre ev sahibinin iki farklı üstünlüğüyle kapanıyor.

16.004 taraftarın önünde farkı azaltmak için başlıyor devreye Forest ama 3. bölgede etkisizler. Göze batan oyuncuları forvet arkasında oynayan 15 numaralı Tomlin, 29 yaşında Leicester City’nin altyapısından yetişmiş. Sezonun en az gol yiyen takımlarından Millwall orta sahasını savunmaya yakın oynatarak rakibe boş alan bırakmıyor. Maçı ilk yarıda bulduğu gollerle kazanarak play-off potasına biraz daha yaklaşıyor hırçın taraftarıyla futbol filmlerine konu olmuş mahallenin takımı. Maç sonunda eski toprak bir Millwall taraftarıyla sohbet ediyorum. Gençlik yılları mahallede geçmiş, şimdilerde uzaklarda yaşıyormuş ama takımının her maçında tribünlerde yerini alıyormuş. The Den Stadı’ndan bahsederken ‘Holly land’ (kutsal topraklar) diyor. Yüzü gülüyor Millwall sevdalısının…

Bu vesileyle Millwall Teknik Direktörü Neil Harris’e de selam çakmadan geçmeyelim. 1977 doğumlu futbol adamı kariyerine 1996 senesinde Cambridge City’de başladı. 1998-2004 ve sonrasında 2007-2011 arasında Millwall’da forma giydi. 138 golle kulüp tarihinin en büyük golcüsü, haliyle taraftarın da sevgilisi. 2013-2015 arasında U21 takımını çalıştırdı. 2015’ten beri A takımın başında, Ada futbolunun yıldızı yükselen teknik direktörlerinden. Gelecekte adını daha sık duyacaksınız sanırım.