ABD ve Avrupa ülkelerinde giderek artan aşı karşıtlığı kızamık gibi toplumu tehdit eden hastalıkların yeniden gündeme gelmesine neden oldu. Geçen Mart ayında ABD’nin New York Eyaleti’nde baş gösteren kızamık salgınında 153 çocuk kızamık hastalığına yakalanmıştı. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre aşılamayla önlenebilen kızamık vakaları 2018 yılında bir önceki yıla göre üç kat artmış, Avrupa […]

Aşı karşıtlığının bilimsel bir dayanağı yok

ABD ve Avrupa ülkelerinde giderek artan aşı karşıtlığı kızamık gibi toplumu tehdit eden hastalıkların yeniden gündeme gelmesine neden oldu.

Geçen Mart ayında ABD’nin New York Eyaleti’nde baş gösteren kızamık salgınında 153 çocuk kızamık hastalığına yakalanmıştı. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre aşılamayla önlenebilen kızamık vakaları 2018 yılında bir önceki yıla göre üç kat artmış, Avrupa çapında kızamığa yakalananların sayısı 82 bin 500’ü bulmuştu.

Türkiye’de ise;

• 2014 yılında 572,

• 2015 yılında 342,

• 2016 yılında da 9 kızamık hastası görüldüğü bildirildi.

Buna karşın, 2017’de kızamık vakalarında yeniden artış görüldü. 2017’de kızamık hasta sayısı 69 ve 2018’in ilk 9 ayında da 510 olduğu DSÖ tarafından rapor edildi.

3 milyon insan kurtarılıyor

Aşı olmanın önemine değinen Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Özer Akgül, aşı karşıtlığının toplum sağlını tehdit ettiğini dile getirerek, “Aşı ile bağışıklama, tıbbi başarıların en önemlilerinden biri” ifadelerini kullandı. Dr. Akgül, aşı karşıtlığının toplum sağlını tehdit ettiğini dile getirdi. Aşı karşıtlığının bilimsel bir tarafının olmadığını aktaran Dr. Akgül, aşılanma ile her yıl dünyada yaklaşık 3 milyon hayatın kurtarıldığını vurguladı.

Aşı karşıtlığına dayanak olduğu söylenen hiçbir iddianın bilimsel bir dayanağı olmadığının altını çizen Dr. Akgül, aşılamanın önemini şu sözlerle ifade etti: “Aşılama hastalıklardan kaynaklanan salgın ve hastaneye yatışların önlenmesine yardımcı oluyor. Aşı ile önlenebilen hastalıklar arasında, kızamık, kızamıkçık, kabakulak, çocuk felci, hepatit A ve B, suçiçeği ve grip gibi viral hastalıklar ile tüberküloz, difteri, boğmaca, tetanos, menenjit gibi bakteriyel hastalıklar bulunuyor.

Aşı yaptırmayanlarda aşıyla önlenebilen ölümcül hastalıkların görülebilme olasılığı yeniden ortaya çıkıyor ve toplumsal bir tehdit oluşuyor.”