Aşırı sağa tepki çığ gibi büyüyor
AP’deki aşırı sağcı PfE grubunun liderleri, Madrid’deki zirvede Brüksel’e meydan okuyarak 'Avrupa'yı fethetme' sözü verdi. Aşırı sağa karşı tepkinin çığ gibi büyüdüğü Almanya’nın Münih kentinde ise 320 bin kişi sokağa indi.
Dış Haberler
Avrupa başta olmak üzere aşırı sağ giderek güç kazanırken ırkçı ideolojilere karşı direniş de büyüyor. ABD Başkanı Donald Trump’ın Avrupa ile gerilen ilişkilerini fırsata çevirmek isteyen Avrupa Parlamentosu’ndaki (AP) aşırı sağcı siyasiler, Madrid’de gövde gösterisi yaptı. 23 Şubat’ta erken seçime gidecek Almanya’da ise yüz binler, bir kez daha faşist Almanya için Alternatif (AfD) partisine karşı meydanları doldurdu.
Macaristan Başbakanı Viktor Orban’ın girişimiyle haziran ayında AP’deki aşırı sağcı partilerin oluşturduğu “Avrupa’nın Vatanseverleri (PfE)” grubunun liderleri, İspanya’daki aşırı sağcı parti Vox’un lideri Santiago Abascal’ın ev sahipliğinde Madrid’de toplandı.
AP’de 89 milletvekiline sahip olan PfE, Avrupa Halk Partisi (EPP) ve Sosyalistler ve Demokratlar’dan (S&D) sonra üçüncü büyük grup haline geldi.
Madrid zirvesi, Abascal’ın aralık ayında PfE’nin lideri olarak atanmasından bu yana yapılan ilk zirve oldu. Toplantıya aralarında Macaristan Başbakanı Viktor Orban, Fransız aşırı sağcı siyasetçi Marine Le Pen, İtalya Başbakan Yardımcısı Matteo Salvini ve Hollandalı göç karşıtı Geert Wilders’in de bulunduğu 14 ülkeden çok sayıda siyasetçi katıldı.
BRÜKSEL’E MEYDAN OKUDU
Donald Trump’ın “Amerika’yı yeniden büyük yap (MAGA)” sloganından esinlenerek “Avrupa’yı yeniden büyük yap (MEGA)” sloganıyla bir araya gelen aşırı sağcı siyasetçiler, AB’nin geleneksel sağ ve sol gruplarını “geçmişe saplanmakla” suçladı.
Toplantı bildirisinde, “Brüksel’in hatalarından hiçbir ders almadığı” ve “Avrupa’yı sosyal mühendisliğe odaklanmış çok büyük bir devlete dönüştürme arzusundan hiçbir şekilde vazgeçmediği” vurgulandı. Belgede, mevcut yaklaşımın düzensiz göçe, güvenlik sorununa, rekabet gücü kaybına ve iklim fanatizmine neden olduğu belirtilerek bunun Avrupalılar için “felaket” olduğunun altı çizildi.
Toplantıda, aşırı sağcı liderler, AB’nin göçmen politikalarını ve iklim değişikliğiyle ilgili uygulamalarını eleştirerek, ulusal egemenlik vurgusu yaptı. Vox lideri Abascal, Trump ve Arjantin Devlet Başkanı Javier Milei gibi aşırı sağcı liderlerin stratejilerini AB’de örnek alacaklarını belirtti. Abascal, “Sınırlardaki yüksek duvarlar iyi komşular yaratır ifadesiyle göç politikalarına dair tavırlarını netleştirdi. Orban ise yasadışı göçü eleştirerek AB’nin bu alandaki tutumuna tepki gösterdi.
∗∗∗
YÜZ BİNLER MEYDANLARDA
Almanya’da ise aşırı sağa ve 23 Şubat’taki erken seçimde birinci olması beklenen Hristiyan Demokratların (CDU/CSU) ile başbakan adayı Friedrich Merz’in katı göçmen politikasına karşı düzenlenen kitlesel gösteriler devam ediyor.
Ülkenin güneyindeki Münih’te “Demokrasi sana ihtiyaç duyuyor” sloganıyla düzenlenen gösteriye 320 binden fazla kişi katılırken Bremen’de ise 50 bin kişi bir araya geldi. Mitinge Münih Film Festivali, Münih ve Freising Katolik Başpiskoposluğu, FC Bayern Münih ve TSV 1860 Münih gibi önemli kuruluşlar da destek verdi.
Avusturyalı bir konuşmacı, komşu ülke Avusturya’daki siyasi gelişmeleri hatırlatarak, Almanya’daki aşırı sağ tehdidine dikkat çekti. Avusturya’da 29 Eylül’de yapılan seçimde birinci olan aşırı sağcı Özgürlük Partisi’nin (FPÖ) lideri Herbert Kickl’a, diğer partilerin koalisyon görüşmelerinin sonuçsuz kalması nedeniyle geçen hafta hükümet kurma yetkisi verilmişti. Başarılı olması halinde Avusturya, İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana ilk kez aşırı sağcı bir hükümet görecek.
Göstericiler, “Faşizm sınır dışı edilerek engellenemez”, “Irkçılık ve nefret bir alternatif değildir”, “Kahverengiye karşı renkli” ve “AfD yasağı şimdi” yazılı pankartlar taşıdı.
PROTESTOLAR SÜRÜYOR
Bremen’de 50 bin, Konstanz kentinde 15 bin, Nürnberg’de 25 bin, Hannover’da 24 bin, Giessen’de 13 bin, Darmstadt’ta 8 bin, Wuppertal’da 13 bin, Bielefeld’de ise 30 bin kişi gösteri düzenledi.
Geçen hafta sonu da aşırı sağ karşıtı Berlin’de düzenlenen mitinge 250 bin kişi katılmış, Hamburg, Köln ve Stuttgart’ın da aralarında olduğu yüzlerce irili ufaklı kentte de 700 binden fazla insan, “Bir daha asla, şimdi”, “Faşizme geçit yok” ve “Biz yangın duvarıyız” diyerek aşırı sağa ve CDU/CSU lideri Merz’e tepkilerini dile getirmişti.
CDU/CSU’nun göç yasalarını sertleştirmeyi öngören iki önergesi ilk kez AfD’nin desteğiyle Federal Meclis’te kabul edilmiş, ancak göç politikasını sertleştirmeye yönelik bir yasa tasarısı başarısız olmuştu. AfD’nin Meclis’teki desteğini kabul eden Merz’in İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana aşırı sağ ile işbirliğine işbirliğini gitmemesini öngören “Güvenlik duvarı” geleneğini yıkmakla yoğun eleştirilerin odağı haline gelmişti.
