Sosyal demokrasi derin bir çıkmazda. Köklü bir geçmişe sahip, yüz yıllık sosyal demokrat partiler adeta yerlerde sürünüyor. Yunan PASOK silindi gitti. Fransa’da Sosyalist Parti krizde. İskandinavya’da da benzer durum söz konusu. Alman sosyal demokratlar da aynı yolun yolcusu.

Sosyal Demokrat Parti (SPD) ülkenin en büyük eyaleti olan Bavyera seçimlerinde tarihi bir hezimet yaşadı. Yüzde 9’lara kadar düştü. ‘Tarihi hezimet’ sadece Bavyera ile sınırlı değil. Son anketlere göre ülke genelinde de yüzde 14’lere kadar düşmüş durumdalar.

Hıristiyan Birlik partileri CDU/CSU ile “büyük koalisyon”a girişmelerinin faturası oldukça ağır. Aşırı sağcı AfD’nin ve Yeşiller’in gerisindeler. Ve hızla PASOK’laşıyorlar! Hafta sonundaki Hessen eyalet seçimlerinde de önemli oranda oy kaybetmeleri bekleniyor.

SPD’nin baş aşağı yuvarlanması sürpriz değil. Bugünkü durumuna adıma adım atılan yanlış adımların neticesinde geldiler. Sağa açılmanın, neo liberal politikaları benimsemelerinin bir yansıması. Blair-Schröder ikilisinin “orta yol”cu restorasyonu bütün bir Avrupa’da sosyal demokratlara ağır darbe indirdi.

Neden kaybediyorlar?
► Yüzünü sola değil sağa döndüler!
Sokakla bağını koparan, halkla temas etmeyen sosyal demokratlar, Alman burjuvazisinin, sermayenin yönelimleri doğrultusunda iş tuttular. Sola yüzlerini değil, sırtlarını döndüler. Sağ ile flörtleşme partiyi erime noktasına getirdi. (Her seferinde sağ adayları vitrine çıkaran, Yenikapı ruhuna teslim olan bizim aslan sosyal demokratları çağrıştırıyor.)

► Neo liberal politikaları hayata geçirdiler
Çalışma yaşamını sermayenin, patronların ihtiyaçları doğrultusunda dizayn ettiler. Sosyal devlette kesintiler yaptılar. Hakları budadılar. Partinin tabanını oluşturan sendikalarla bağlar koptu. Sendikalar, emekçiler, çalışanlar partiden uzaklaştı. İş dünyası, patronlar, finans çevrelerine teslim oldular. SPD, Almanya’da sosyal devleti budayan politikaları hayata geçiren partidir. Bugünlerde Rus Gazprom’un yönetiminde cebini dolduran, enerji şirketlerine danışmanlık yapan Gerhard Schröder’in şansölyeliği döneminde Hartz IV olarak adlandırılan emek düşmanı yasayı çıkardılar. Ki bu yasaya karşı Almanlar hala sokaklara çıkıyor, pazartesi eylemleri adı verilen protestolar yapıyorlar.

► Hem destekliyorlar, hem eleştiriyorlar
Aslan sosyal demokratlar, birincisi 2005, ikincisi 2013, üçüncüsü ise 2007 olmak üzere üç dönemdir muhafazakâr sağ Hıristiyan Demokrat partilerle (CDU/CSU) partileriyle “büyük koalisyon”a gittiler. Patronların bastırmasıyla büyük koalisyonun küçük ortağı olarak Merkel iktidarına teslim oldular. Hem iktidar, hem de muhalefet rolünü oynuyorlar.
(İçeride dışarıda yapısal sorunlarda iktidara destek veren bizim aslan sosyal demokratları çağrıştırıyorlar.)

► Askeri operasyonlara destek veriyorlar
Ulusal çıkar gerekçesiyle tüm yurtdışı askeri operasyonlara katıksız şekilde destek verdiler. Parti içindeki eleştirilere rağmen her seferinde muhafazakar-sağ iktidara koltuk çıktılar. Afganistan’dan Kosova ve Ortadoğu’ya her tarafa asker göndermeye “evet” dediler. Silah satışlarını, militarizmi onayladılar. (Suriye, Irak, Lübnan, Somali, Afganistan tezkerelerini hatırlatıyor.)

Sağa açılma oy kaybettiriyor
Alman sosyal demokratlar Mekel ile yapılan “büyük koalisyon”un kendilerine kaybettirdiğinin pekala farkında. Partide bu yüzden koalisyona karşı bir direnç de var. Ancak nasıl oluyorsa parti merkezi bir şekilde tabanı değil, kulağına üflenenleri dinleyip dördüncü kez seçimden zaferle çıkan Avrupa’nın yeni “demir lady”si Merkel’in peşine takılmaktan kendini alıkoyamıyorlar!

Bizim sosyal demokratların kulağına küpe olsun!
Alman sosyal demokratlarının sağa açılma, sağ ile iş tutma açılımlarının yarattığı handikaplar, benzer bir sevda peşindeki dünyanın dört bir tarafındaki sosyal demokratlar için önemli dersler içeriyor. Memlekettekiler de dâhil buna.

Şayet görülmek istenirse tabii.

Çıkarılacak en önemli ders de sağa yamanmanın bir fayda getirmeyeceği, “istikrar”, “düzen”, “memleket bekası” söylemleriyle sağın arkasına dizilmenin yarardan çok zarar getireceğidir. Bir diğer ders de sosyal demokratların sol kulvarlarını güçlendirdikçe İngiltere’de Corbyn vakasında olduğu üzere önemli bir dalga yarattıklarıdır. Özetle sağa açılımın çökerttiği sosyal demokratlardan çıkarılacak, alınacak çok dersler var.