Belarus, Rusya ile ilişkiler, Kıbrıs ve Belgrad-Priştine Diyaloğu konularının ele alındığı Avrupa Birliği Dışişleri Bakanları toplantısı sona erdi. Toplantıda, Belarus Cumhurbaşkanı Lukaşenko ve Rusya'ya yaptırım kararı çıktı.

Avrupa Birliği'nden Rusya ve Lukaşenko'ya yaptırım kararı

Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkeler, Rus muhalif Aleksey Navalnıy'ın zehirlenmesi gerekçesiyle Rusya'ya yaptırım uygulanmasında prensipte mutabık kaldı.

AB ülkelerinin dışişleri bakanlarının Lüksemburg'da yaptığı Dış İlişkiler Konseyi toplantısından sonra gazetecilere açıklama yapan AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Almanya ve Fransa'nın yaptırım önerisinin tüm üyeler tarafından desteklendiğini söyledi.

Borrell, yasaklı kimyasal maddelerin silah olarak kullanımına AB'nin güçlü bir karşılık vermesini ele aldıklarını belirterek, yaptırımların uygulaması için teknik hazırlıkların ve belgelerin hazırlık aşamasında olduğunu kaydetti.

Yaptırımların Rusya'nın istihbarat örgütünden bazı kişilere yönelik seyahat yasağı ve varlıkların dondurulmasını içereceği belirtiliyor.

LUKAŞENKO’DA YAPTIRIM LİSTESİNDE

Öte yandan, Avrupa Birliği (AB) Dışişleri Bakanları toplantısının ardından açıklama yapan AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi ve Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Josep Borrell, "Bakanlar Lukaşenko’nun AB tarafından yaptırım listesine alınmasına karar verdi" dedi.

Borrell, "Belarus’ta Lukaşenko’nun hiçbir demokratik meşruiyeti yoktur. AB Dışişleri Bakanları gelecek Konsey toplantısında Lukaşenko’nun da içinde olacağı yeni bir yaptırım kararı alınması için karar aldı" şeklinde konuştu.

AB’nin Belarus halkını devlet kurumlarından geçmeden mali olarak desteklemeye devam edeceğini belirten Borrell, hükümete ait olan yapılar yerine sivil toplum kuruluşlarını destekleyeceklerini bildirdi.

MARAŞ'IN AÇILMASI VE YENİ NAVTEX

Borrell, toplantıda kapalı Maraş'ın bir kısmının Kuzey Kıbrıs tarafından açılması yönündeki karar ile Türkiye'nin Oruç Reis gemisinin çalışmaları için yayınladığı yeni Navtex'in de gündeme geldiğini söyledi.

Yunanistan ve Güney Kıbrıs bakanlarının konuyu açtığını kaydeden Borrell, Maraş'ın açılmasının karşılıklı güveni zedelediğini, gerginliği artırdığını ve karardan geri dönülmesi gerektiğini savundu. Borrell, Kuzey Kıbrıs’taki seçimlerin bitmesinin ardından Kıbrıs sorununun çözümü için BM gözetiminde görüşmelerin yeniden başlaması için katkı sunmaya hazır olduklarını aktardı.

Borrell, Türkiye'nin Akdeniz'deki yeni Navtex ilanını ise "üzüntü verici" olarak değerlendirdi. Bunun gerginliğin yeniden tırmanmasına sebep olacağını savunan Borrell, gerginliğin düşürülmesine yönelik çağrılarına devam edeceklerini dile getirdi.

Borrell, Türkiye ile Yunanistan arasında istikşafi görüşmelerin neden hala başlamadığına ilişkin soru üzerine, "Bunu bilmiyorum ama hazırlık yapıldığını biliyorum. Diplomatik danışmanlar düzeyinde temaslar olduğunu biliyorum. Hazırlık görüşmeleri yapıldı. Türkiye'nin yeni Navtex ilanından sonra ne olacağını merak ediyorum. Bunun faydalı olmadığını düşünüyorum ama buna rağmen istikşafi görüşmelerin yapılmasını ümit ediyorum." dedi.

AB liderlerinin 1-2 Ekim'deki son toplantılarında Türkiye ile ilişkileri değerlendirdiğini hatırlatan Borrell, Türkiye'nin yeni Navtex duyurusu sonrası gelişmelerin AB liderlerinin 15-16 Ekim'deki toplantısında da ele alınacağı bilgisini verdi.

DAĞLIK KARABAĞ

Dağlık Karabağ konusunda Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Minsk Grubu Eş Başkanlarından Fransa'nın Dışişleri Bakanı Jean Yves Le Drian'ın son durum hakkında bilgi verdiğini aktaran Borrell, çatışmaların durmasını, müzakerelere dönülmesini, 10 Ekim'de ilan edilen insani ateşkese nasıl katkıda bulunabileceklerini ele aldıklarını söyledi.

Borrell, AB üyelerinin bölgesel aktörlerin çatışmaların durması ve barışa katkı sağlanması gerektiği konusunda mutabık kaldığını bildirdi.

Rusya ve Fransa'nın AGİT Minsk Grubu Eş Başkanları olarak Dağlık Karabağ konusunda girişimlerinin devam etmesi gerektiğini vurgulayan Borrell, AB'nin Navalnıy yaptırımları nedeniyle bunun etkilenmemesi gerektiğini ifade etti.

Toplantıda Belgrad-Priştine Diyaloğu sürecini de konuştuklarını aktaran Borrell, kısa süre içinde bir sonuca varılmasını ümit ettiklerini, bunun Batı Balkanlar'ın istikrarı için önemli olduğunu vurguladı.

AA-İHA