Avukatlar: Koruma altında değiliz
Avukatlar, kendilerine yönelen şiddet eylemlerini protesto etmişti. (Fotoğraf: BirGün)

Kayhan AYHAN

Son dönemde avukatlara yönelik saldırılar artış gösterdi. Mardin Barosu Başkanı İsmail Elik, saldırıların idare ve bazı basın kuruluşlarının hedef göstermesi sonucu gerçekleştiğini belirterek, avukatların birlikte hareket etmesi gerektiğini söyledi.

Avukatlara yönelik şiddet olaylarına son olarak Kayseri’de avukat Savaş Ünlü’ye (42) yapılan saldırı eklendi. Ünlü, arabuluculuk yaptığı sırada saldırıya uğradı. Sol kolundan yaralanan avukatı bıçaklayan şüpheli gözaltına alındı. Daha önce ise avukat İbrahim Ak, Ordu’da haciz sırasında saldırıya uğrayarak darp edilmişti. Antalya Alanya’da ise avukatlar Ali Can Atalay ve Pelin Şenli, 29 Temmuz’da yaklaşık 8 kişinin saldırısına maruz bırakılmıştı. Sakarya Sapanca İcra Müdürlüğü’nde yapılan ihale sırasında ise bir avukat, 6 kişilik grup tarafından darp edildi.

İstanbul’da ise tabanca ile yaraladığı kişinin ailesi tarafından açılan tazminat davasının geri çekilmemesi üzerine Abdullah Türkoğlu, Bakırköy’de davanın avukatı Servet Bakırtaş’ı bürosunda katletti. Saldırgan daha sonra kendisine dava açan Öznur Tufan’ı silahla vurarak öldürdü. Van’da da avukat Seyhan Mat, haciz işlemleri sırasında borçlu tarafından darp edilmişti.

KORUMA ALTINDA DEĞİLİZ

Artan saldırılarla ilgili BirGün’e konuşan Mardin Barosu Başkanı İsmail Elik, "İktidar, kendilerine itiraz edebileceği bir meslek grubu olduğu için avukatları hedef haline getirir. Yargı da bunu görmezden ve duymazdan gelir. Hakim ve savcılara yapılan herhangi bir saldırıda nasıl davranılıyorsa söz konusu avukat olduğunda aynı hassasiyeti göstermiyorlar. Cezasızlık politikasından kaynaklanan bir durum var bu saldırılarda. Çoklu baro sürecinde de iktidarın hukuka aykırı fiillerine karşı seslerini yükselttikleri için hep hedef haline geliyorlar. Bu politikalardan dolayı avukatlık mesleğini küçük düşürücü ve onurunu kırmaya çalışan her türlü fiil ve davranış vatandaşa da yansır. Halbuki avukatlık kanunu ve ceza kanunu çok açıktır. Avukata mesleğini icra ederken yapılan saldırı hakim ve savcıya yönelik saldırının aynısıdır. Aynı şekilde cezalandırılmak zorundadır. Maalesef koruma altında değiliz. Dolayısıyla saldırıya uğramaktayız" ifadelerini kullandı.

TARAF GİBİ GÖSTERİLİYORUZ

Avukatların mesleğini icra ederken taraf olmadıkları hususunun unutulduğunu hatırlatan Elik, "Fakat bilinçli olarak hem idare tarafından hem de basın tarafından temsil ettiğimiz kişilerle özdeşleştirebiliriz. Ve davanın tarafı olarak gösteriliriz. Bu durum da saldırıların önünü açıyor. Temsil ettiğimiz kişilere sadece hukuki yardımda bulunuruz. Davanın tarafı değiliz. Temsil ettiğimiz kişilerin eğer siyasi bir düşüncesi varsa biz onların düşüncelerini savunmuyoruz. Sadece hukuk yardımında bulunuyoruz. Fakat basın, örneğin idarenin iktidarı sevmediği bir kesimin avukatlığını yaptığımız zaman o düşüncelere de sahipmişiz gibi bizi hedef haline getirir. Bu da avukatı saldırıya açık hale getiriyor" diye konuştu.

Elik şunları söyledi: "Ekonomik çıkmaz içindeyken buna fiziki şiddet de eklenince avukatların mesleğini icra etmeleri gün geçtikçe daha da zorlaşıyor. Avukatlar bundan dolayı intihar ediyorlar. İcra sahalarında, mahkeme salonlarında saldırıya uğruyorlar. Ve maalesef yetkili olan makamlar tarafından da korunmuyorlar. Barolar öncülüğünde hepimizin mesleğimize sahip çıkması ve bize yapılan saldırılara karşı tek bir sesten ona itiraz etmemiz gerekiyor."