Çok sayıda avukat, bugün Sezen Aksu ile Sedef Kabaş’ın hedef alınması ve Av. Mürsel Ünder’in de darp edilmesine yönelik İstanbul’daki Çağlayan Adliyesi’nin önünde 101’inci adalet nöbetini tuttu. Av. Nakıpoğlu, hukuksuzluklara karşı mücadele ettiklerini söylerken, Av. Kemal Aytaç yaşananların hesabının sorulacağına dikkat çekti.

Avukatlardan 101’inci adalet nöbeti: Hesap soracağız

Dilan ESEN

Avukatlar, Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nin önünde tuttukları adalet nöbetinin 101’incisini bugün gerçekleştirdi. Hukukçular, adalet nöbetinde ülkede yaşanan hukuksuzluklara dikkat çekti, sanatçı Sezen Aksu, Gazeteci Sedef Kabaş ve Avukat Mürsel Ünder’in hedef alınmasına tepki gösterdi.

Nöbete HDP İstanbul Milletvekili Oya Ersoy, CHP İstanbul Milletvekili Turan Aydoğan ve çok sayıda avukat katıldı.

Basın açıklamasını okuyan Avukat Selin Nakıpoğlu, hukuksuzluklara karşı adliyede mücadele ettiklerini söyledi. Sezen Aksu, Sedef Kabaş ve Mürsel Ünder’in hedef alınmasının herkese yönelik olduğuna değinen Nakıpoğlu, “Çünkü hepimizin sesine, sözüne, özgürlüğüne, hukuk güvenliğine ve yasalar önünde eşitliğe, demokrasiye, halkın bilgilenme hakkına, toplumsal barışa yöneliktir” dedi.

"HUKUK GÜVENLİĞİ KALMADI"

Baskı, tehdit ve şiddet yoluyla demokratik toplumsal muhalefetin korkutulmaya ve sindirilmeye çalışıldığını ifade eden Nakıpoğlu, şunları dile getirdi:

“Şarkılarıyla yarım asırdır hepimize yol arkadaşlığı yapmış bir sanatçının ülkenin Cumhurbaşkanı tarafından ‘dilini koparmakla’ tehdit edebildiği, Adalet Bakanı’nın talimatıyla bir gazetecinin gece yarısı evi basılarak gözaltına alınabildiği ve bir avukatın artık halk için bir güvenlik tehdidi haline gelen bekçiler tarafından hukuk dışı ve keyfi bir şekilde özgürlüğünden mahrum bırakarak, darp edildiği bir ülkede hiç birimizin hukuk güvenliğinden ve özgürlüğünden söz edilemez.”

Sedef Kabaş’ın avukatı Doğuşcan Aydın Aygün, “Sözün bittiği yerdeyiz. Kanun düzenlemeleri, AYM kararları dikkate alındığında suç olmadığını görüyoruz. Suç bile oluşturmayan bir ifade yüzünden bir gazeteci cezaevinde. Herkesin Sedef Kabaş’a özgürlük, demesi gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu.

"KEYFİ UYGULAMAYA ‘HAYIR’ DEYİN!"

Eski Kültür Bakanı Ercan Karakaş ise adaletsizliklerin devam ettiğini vurguladı. Sanatçıların korkmadan üretmesi gerektiğini ifade eden Karakaş, “Bu hükümet kendisi gibi düşünmeyenleri yurttaş da sanatçı da saymıyor. Bu durum devam ettirilemez. Türkiye’de insan hakları ve demokrasi isteyen herkes adalet nöbetini sürdürmek zorunda” ifadelerini kullandı.

15 Ocak’ta kendisine kimlik soran bekçiler tarafından darp edilen Av. Mürsel Ünder de şöyle konuştu:

“Bir avukata dahi bunun yapılıyor olması, Türkiye’deki özgürlük ve güvenlik sorununun ne kadar büyük boyutlara geldiği ve ne kadar dehşet verici olduğunu gözler önüne seren somut bir uygulama oldu. Size keyfi olarak, makul bir sebep bildirmeden, sizi durduran herkese ‘Hayır’ deyin. Size makul bir şüphe bildirmeden keyfi olarak GBT yapmak isteyen herkese ‘Hayır’ deyin, bu sizin en temel hukuki güvencenizdir.”

"HESABINI SORACAĞIZ"

Avukat Kemal Aytaç, İstanbul Adliyesi’ni işaret ederek “Biliyoruz savcılar bizi izliyorlar. Konuştuklarımızı dinliyorlar. Sevgili başsavcımız, değerli savcılar; burada gelip alçakça asmakla, kesmekle tehdit eden iktidara yakın unsurlarla ilgili ne yaptınız? Hangi soruşturmayı açtınız? Siz sanıyor musunuz ki bu yapılanlar unutulacak, hesabı sorulmayacak? Günü geldiğinde mutlaka hesabını soracağız” dedi.