Kültür Sanat-Sen, camiye dönüştüren Ayasofya’nın geleceğiyle ilgili soru işaretlerini kamuoyuyla paylaştı. Sendika, şu sorulara yanıt aradı: Diyanet koruyabilecek mi? Mozaiklerin akıbeti ne olacak?

Ayasofya korunabilecek mi?

KÜLTÜR SANAT SERVİSİ

Kültür, Sanat ve Turizm Emekçileri Sendikası (Kültür Sanat-Sen), Danıştay’ın aldığı kararla 1934 yılından beri Müze olarak kullanılan Ayasofya’nın camiye dönüştürülmesi hakkında sahip oldukları bazı soruları kamuoyuyla paylaştı.

Ayasofya’nın 1985’te Dünya Kültürel ve Doğal Mirasının Korunması Sözleşmesi kapsamına alınarak insanlığın ortak mirası kabul edildiğinin hatırlatıldığı açıklamada, Ayasofya’nın korunmasıyla alakalı dikkat çekilecek hususlar sıralandı.

DİYANET KORUYABİLECEK Mİ?

Sendika 5 madde halinde aktardığı hususların ilkinde, müze statüsünün Ayasofya’nın kültürel varlık olarak korunmasına olanak verildiği vurguladı ve “Müze olarak bakanlığın temel görevi korumaktı. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın sorumluluğunda iken korunması için gerekli mevzuat çalışması ve kanuni hukuki yükümlülükler yerine getirilecek midir?” diye sordu.


MOZAİKLERİN AKIBETİ

Osmanlı döneminden beri devam eden restorasyonların devam edip etmeyeceğini soran sendika, bir diğer sorusunda ise, “Ayasofya’nın duvarlarında bulunan resim bezeme ve mozaiklerin akıbeti ne olacaktır?” ifadelerini kullandı. Son olarak 2009 yılında Sultan Abdülmecid ve o dönem restorasyonu yürüten İsviçreli mimar Gaspare Fossati’nin gördüğü altı kanatlı melek figürü açığa çıkarılmıştı.

İKLİM KOŞULLARI NE OLACAK?

Ayasofya Müzesi’nin içerisinde içerideki duvar resimleri ve organik kökenli eserler insanların nefeslerinden oluşacak nem dengesizliğinden etkilenmesin diye her seferinde sınırlı sayıda ziyaretçi alındığını hatırlatan sendika, “Camii olarak kullanılmaya başlanınca namaz vakitlerinde çok sayıda insanın hareketinden içeride dengede ve belli bir oranda sabit tutulmaya çalışılan nem ve sıcaklık olumsuz olarak etkilenecektir” dedi. Sendika şu soruyu yöneltti: “Ayasofya içerisindeki iklim koşulları kontrol edilecek midir?”

Ziyaretçilerle ilgili benzer bir konu ise ibadet edecek kişilerin eserlerle temas etmemesi, zarar vermemesi, Fotoğraf çekerken flash ışığı kullanmaması, dışarıdan toz getirmemesi, sarsıntı oluşturacak eylemlerde bulunmaması, sessiz olmalarının sağlanıp sağlanamayacağı.

***

Doğru olan müze olarak kalmasıydı

Dünyaca ünlü piyano virtüözü Fazıl Say, Ayasofya’nın ibadete açılmasına ilişkin olarak, “Bakın, Yunanistan’da, İspanya’da camilerin yakılıp yıkılmasından veya kiliseye çevrilmesinden bunun yanlışlığından bahsetmişsiniz, haklısınız, bunlar olmuştur tarihte, ama biz onların yanlışlarına yeni bir ‘yanlış’ ile cevap vermeli miyiz? Bu nedir, ‘intikam’ mı alıyoruz? ‘Dünya mirası’, koruması, müze olarak kalması felsefi olarak doğru olandı” ifadelerini kullandı.