AYM’de başkanlık seçimini Erdoğan’ın işaret ettiği Fidan’a rağmen Aslan kazandı. Bu, ‘Erdoğan’a mesaj’ olarak yorumlandı.

AYM’de kaybeden Saray oldu
İrfan Fidan’ın yemin törenine Erdoğan da katılmıştı. (Fotoğraf: Depo Photos)

Politika Servisi

Anayasa Mahkemesi (AYM) başkanlığına Zühtü Arslan üçüncü kez seçildi. 4 yıllık görev süresinin 13 Şubat'ta dolması nedeniyle AYM Genel Kurulu'nda yapılan seçimde 15 üyeden 8'inin oyunu alarak salt çoğunluğu sağlayan Arslan, üçüncü kez AYM başkanı oldu. Diğer adaylardan İrfan Fidan 5 ve Kadir Özkaya ise 2 oy aldı.

Fidan'ın, AYM'nin en kıdemsiz üyeleri arasında olmasına rağmen Başkanlık için aday olması Yüksek Mahkeme üyeleri arasında rahatsızlık yaratmıştı. Fidan'ın adaylığının Erdoğan tarafından işaret edildiği öne sürülmüştü.

DAHA ÖNCE İKİ KEZ SEÇİLMİŞTİ

Yükseköğretim Genel Kurulunca gösterilen 3 aday arasından Cumhurbaşkanı tarafından 17 Nisan 2012'de Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçildi.

Yüksek Mahkemenin başkanlığına ise ilk kez 10 Şubat 2015'te seçilen Arslan, 4 yıllık görev süresinin dolmasının ardından başkanlık için yeniden aday oldu, 25 Ocak 2019'daki seçimde de oyların salt çoğunluğunu aldı.

Zühtü Arslan, ikinci kez seçildiği Anayasa Mahkemesi Başkanlığı görevine 13 Şubat 2019'da başlamıştı.

KRİTİK DAVALARIN SAVCISIYDI

AYM Başkanlığı’na seçilemeyen İrfan Fidan ise adını ilk olarak kritik davalarda yaptığı savcılık görevleriyle duyurdu. Fidan’ın savcılığını yaptığı ilk önemli dosya 17 Aralık operasyonlarına açtığı soruşturma oldu. Fidan eski İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Ali Fuat Yılmazer ile eski TEM Şube müdürleri Ömer Köse ve Yurt Atayün’ün de bulunduğu 115 polisin gözaltına alındığı soruşturmayı yürüten savcılardandı. Fidan Ocak 2015’te ise İstanbul Başsavcıvekili olarak atandı. Barış Akademisyenleri’ne davalar açtı, tutuklama kararları verilmesini sağladı. 15 Temmuz 2016 Darbe girişiminden 10 gün sonra İrfan Fidan, İstanbul Başsavcısı olarak atandı.

İstanbul Başsavcısı İrfan Fidan’ın öğretmen kardeşinin darbe girişiminden sonra FETÖ soruşturması nedeniyle ihraç edildiği ortaya çıktı.

2016 yılında İrfan Fidan tarafından Cumhuriyet Gazetesi soruşturması için görevlendirilen savcı Murat İnam’ın FETÖ’den 2 kez ağırlaşmış müebbet istemiyle yargılandığı ortaya çıktı.

Fidan döneminde Sözcü Gazetesi’ne FETÖ suçlamasıyla dava açıldı. Emin Çölaşan, Necati Doğru’nun arasında olduğu 7 gazeteciye FETÖ’ye yardım suçundan ceza verildi.

Fidan, FETÖ’cü polis, savcı ve hakimlerin Gezi soruşturmasını raftan indirdi. Beraat ile sonuçlanan davayı FETÖ’cülerin ‘delilleriyle’ yeniden açtı.

İkinci Gezi Davası’nda da mahkeme hiçbir delil olmadığına hükmederek tüm sanıkların beraatına karar verdi. Ama İrfan Fidan, Osman Kavala’yı cezaevinden çıkamadan ‘Casusluk’ suçlamasıyla tutuklattı.

Fidan, 3 yıl 8 ay İstanbul Başsavcılığı yaptıktan sonra Anayasa Mahkemesi’nin yolu onun için döşendi. 27 Kasım 2020’de HSK tarafından Yargıtay üyeliğine seçildi. İddiaya göre; seçim onun için ertelendi, seçilme şansı yüksek Yargıtay üyeleri adaylıktan çekildi. İrfan Fidan, Yargıtay’da 20 gün görev yapıp bir dosyanın kapağını bile kaldırmadan seçimde en yüksek oyu aldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından 23 Ocak 2021’de AYM üyeliğine atandı. O dönem Fidan’ın AYM’ye başkan yapılmak istendiği söyleniyordu.

Selam Tevhid, MİT tırlarının durdurulması, Can Dündar-Erdem Gül davası, Balyoz’da kumpas iddialarına ilişkin soruşturmaları da yürüten Fidan’ın baktığı davalar arasında Tahşiye, davası da bulunuyor.

***

ERDOĞAN’A VERİLEN BİR MESAJ

Eski Yarsav Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu AYM seçimlerini BirGün TV’ye yorumladı. Eminağaoğlu şunları söyledi: “Anayasa Mahkemesi'nin Erdoğan döneminde seçilen on üyesi var. Dönemindeki on üyesinin Erdoğan'ın etkisi altında kalmadan bir işlemine tanık olduk. Bu Erdoğan'a da bir mesaj. Aynı zamanda Anayasa Mahkemesi'nin iktidarın etkisi altında da kalmadan bir karar verdiği yolunda da net bir işlem. Arslan Anayasa Mahkemesi'ne seçildiğinde eleştiri konusu olmuştu. Çünkü o dönemde üç yıllık üye iken başkan seçilmişti. Ama Anayasa Mahkemesi öyle bir tabloya taşındı ki bugün Zühtü Arslan'ın seçilmesi olumlu. Çünkü Anayasa Mahkemesi AKP tarafından öyle bir çembere alınmış durumda ki, bu tabloda bir önceki dönemdeki üyelerin verdiği kararlar olumlu karşılanıyor. Bu da elbette iktidarın şu an hoşuna gitmiyor doğal olarak. ‘AKP'nin etkisi, ablukası biraz azalıyor mu?’ diye çok da olumlu bakmamak lazım buna. Çünkü diğer yargı organlarında aynı şeyler devam ediyor. HDP kararındaki durumdan hareket edersek o karar ne olursa olsun iktidarın işine gelen bir karardı. O karara imza atanların dahi bugün Zühtü Arslan'ın yanında olması AKP ağırlığının da her zaman her istediği şekilde olmadığının bir ifadesi.”