‘Bakan Şimşek laftan açlıktan anlamıyor’

Emek Servisi

Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ) Genel Başkanı Ergün Atalay, konfederasyona bağlı Şeker-İş sendikasının 23’üncü Olağan Genel Kurulu’na katıldı. Şeker fabrikalarının özelleştirilmesine değinen Atalay, "1999 senesinde o dönemdeki koalisyon şeker sanayiyi özelleştirme kapsamına almışlar. Aradan 26-27 sene geçmiş. Biz de son 22 senedir her gün ‘Bunları özelleştirmeyin. Bu fabrikalar bu ülkeye katkı sağlıyor, bölgelere katkı sağlıyor, şeker silah gibidir’ dedik" diye konuştu.

Yaklaşık 17 şeker fabrikasının satılarak özelleştirildiğini belirten Atalay, kalan 10-15 şeker fabrikasının olmaması halinde ise şeker fiyatlarının 3-4 kat daha fazla olacağını savundu.

‘GREVSE GREV’ MESAJI

Atalay, görüşmeleri devam eden Kamu Çerçeve Protokolü’ne ilişkin de konuştu. Atalay, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e yönelik şunları söyledi: "Mehmet Şimşek’e anlatacak durumum yok. Çünkü anlamaz. Her yerde ifade ediyorum, anlamaz. Açlığın sessiz kalınarak değil, gerekli dille anlatılarak duyurulması gerek. Onun anlayacağı dilden belli edin. Onun için sendikacılar da onların anlayacağı dilden, söylemesini gerekeni noksansız söylerler.”

Atalay, grev sinyalini de şu sözlerle verdi: "Geçen sene tam bugün 2 sene oldu, kamu sözleşmesini imzaladık. Partilerin televizyonu var mı? Var. Partilerin köşe yazarları var mı? Var. Yorumcuları var mı? Var. Patronların televizyonları var mı? Var. Bizim neyimiz var? Senin hırsızın, benim hırsızım olmaz. Hırsız, hırsızdır. Onun için biz burada, kamu sözleşmesini, 2 sene evvel yaptık. Aradan 3 ay geçti, ne para kaldı ne pul kaldı, darmadağın olduk. Şimdi sözleşme görüşmeleri devam ediyor. 2 ay oldu arkadaşlarımız teklifleri verdiler. Ben önünüzden giderim, ne gerekiyorsa, grevdir, eylemdir, öncü olurum. Ama imzayı siz atıyorsunuz. İşçiye gidip soracaksınız, işçiyle beraber hareket edeceksiniz. Müşteri her zaman haklıdır, doğru bir laf değil. Grev kimin faydası var kime? Hakkını ver işçinin, olsun bitsin."