Google Play Store
App Store
Bakım ihtiyacı karşılanırsa 300 milyon iş yaratılabilir

HABER MERKEZİ

Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tarafından yayımlanan “Çalışma yaşamında bakım: Toplumsal cinsiyet açısından daha adil bir çalışma yaşamı için bakım izni ve hizmetlerine yönelik yatırımlar” başlıklı rapora göre, bakım hizmetleri ve politikalarındaki süregelen ve önemli açıklar, aile sorumlulukları taşıyan yüz milyonlarca işçiyi yeterli koruma ve destekten yoksun bırakıyor. Ancak, bu ihtiyaçlar karşılanırsa 2035 yılına kadar yaklaşık 300 milyon kadar iş yaratılabilir.


Anne, baba, ebeveyn ve çocuklara yönelik ve uzun süreli bakım da dahil olmak üzere, dünya genelinde bakıma ilişkin ulusal kanun, politika ve uygulamaları özetleyen Çalışma Yaşamında Bakım raporu, bazı işçilerin bu yasal korumaların kapsamı dışında kaldığının altını çiziyor. Bunların arasında serbest çalışanlar, kayıt dışı ekonomide çalışanlar, göçmenler, evlat edinen ve LGBTQI+ üyesi ebeveynler yer alıyor. Rapor aynı zamanda bakım alanına yapılacak daha büyük yatırımlara ilişkin durumu ve bunların olası etkilerini inceliyor.

İncelenen ülkelerin yalnız 40’ında hamile veya emziren kadınlar, ILO standartları ile uyumlu olarak, tehlikeli veya sağlıksız işlerden korunma hakkından yararlanabiliyor. Yalnız 53 ülke doğum öncesi sağlık muayenesi için ücretli izin hakkı tanıyor. Birçok ülkede izin, gelir güvenliği, ve uygun emzirme imkanları da mevcut değil.

GSYH’İNİN YÜZDE 4,2’Sİ

İnsan ömrünün uzaması ve COVID-19 küresel salgınının etkileri nedeniyle yaşlılara ve engellilere yönelik uzun süreli bakım hizmetlere duyulan gereksinim keskin biçimde artıyor. Ancak çalışmaya göre, “uzun süreli bakım hizmetleri, kişilerin sağlıklı ve onurlu biçimde yaşlanmasını sağlamak için son derece önemli” olmakla birlikte, dünya genelinde yatılı bakım, toplum temelli günlük bakım, evde bakım gibi hizmetlere ihtiyaç duyanların büyük bölümü bu hizmetlere erişemiyor.

Rapor, daha iyi ve toplumsal cinsiyet açısından daha eşit bir çalışma yaşamını oluşturmanın çığır açıcı bir yolunu oluşturacak, evrensel erişime dayalı dönüştürücü bakım politikaları paketinin oluşturulmasına yönelik “yatırım yapılması için güçlü bir gerekçe” ortaya koyuyor. Cinsiyetlere yönelik eşit izin imkânları, herkes için genel çocuk bakımı ve uzun süreli bakım hizmetlerine yapılacak yatırımlar sayesinde 2035 yılına kadar 299 milyon yeni iş yaratılabilecek.

Söz konusu politika açıklarını gidermek içinse 2035 yılına kadar yıllık 5,4 trilyon dolar (toplam yıllık GSYH’nin yüzde 4,2’si kadar) yatırıma ihtiyaç duyuluyor ki bu tutarın bir kısmı ek kazançlardan elde edilecek vergi gelirleri ve istihdam artışı ile dengelenebilir. Haber Merkezi