Bakırçay’da, yeniden toplu balık ölümleri yaşandı. Çandarlı Mahallesi’ndeki sulama göletinde meydana gelen ölümlerde, göletin su seviyesinin gerekenin altına indiği ve balıkların oksijensiz kaldığı iddia edildi

Bakırçay’da toplu balık ölümleri

BirGün EGE

Bakırçay Nehri her geçen gün kirlenemeye devam ediyor. Nehrin kirlenmesinden ötürü toplu balık ölümleri artmaya başladı.

İzmir Dikili’de daha çok yazlık sitelerin olduğu bölgeden geçen ve suyunun kirli olmasıyla gündeme gelen Bakırçay Nehri’nde geçen hafta toplu balık ölümleri gerçekleşti. Nehre kimyasal atık bırakıldığı iddia edilse de balık ölümlerinin sebebi henüz belirlenemedi. Olay belirsizliğini korurken, toplu balık ölümlerinin bir yenisi de Dikili’nin Çandarlı Mahallesi’nde bulunan sulama göletinde yaşandı. Kefal, sazan, levrek gibi birçok balık cinsinin öldüğü öğrenildi.

Çandarlı Halk Meclisi tarafından yapılan ilk incelemelere göre, su seviyesinin olması gerekenin altına indiği, suyun buseviyeye gelmeden önce önlem alınmadığı belirtildi. Göletteki balıkların yaşayabilmesi için bırakılması gereken sudaki yetersizliğin ise balıkların oksijensiz kalarak ölmesine neden olduğu iddia edildi. Dikili Deliktaş Köyü Tarımsal Sulama Kooperatifi’nin ise göletteki suyu satarak buradan rant elde ettiği ileri sürüldü.

Çandarlı Halk Meclisi gönüllülerinden Eyüp Sabri Gamsız, “Burada su seviyesi olması gerekenin altına inmiş ve balıklar bu sebepten dolayı ölmüş. Yaşanan olayın kuraklıkla ilgili olduğu söyleniyor ancak bu durumun kuraklıkla hiçbir ilgisi yok. Biz gerekli yerlere yaşanan bu durumu bildireceğiz ve olayın çözümlenmesi için üzerine gideceğiz” dedi.

TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi konuyla ilgili açıklama yaptı. Açıklamada, “Nehir Havza YönetimPlanları ve Su Kalitesi İzleme Raporlarındaki verilere göre nehrin su kalitesi IV. Sınıf olarak sınıflandırılıyor. Zaten çevresel açıdan kötü durumda olan nehir üzerindeki kirlilik baskısı artarak devam ediyor. Son günlerde yeniden yaşanan balık ölümleri de nehrin canlı yaşamını engelleyecek ölçüde kirlendiğinin bir göstergesi. Kirlilik ani bir atık ya da kimyasal deşarjı sonucunda daha da artarak yarattığı toksik etki nedeni ile balık ölümlerine neden olabileceği gibi, zamana yayılan deşarjlar ile artan kirlilik ile oksijen seviyesindeki düşüş, yaz dönemi su seviyesindeki azalma vb faktörler de toksik etki yaratmış olabilir. Son yaşanan olayın nedeninin tespit edilmesi için ilgili kurum ve kuruluşlar tarafından nehirden ve balıklardan numunelerin alınarak gerekli analizlerin yapılması gerekiyor. Diğer taraftan ölü balıklar da; bünyesinde barındırabileceği toksik maddelerle birlikte çürümeden kaynaklı organik kirliliğin yayılmaması için toplanarak bertaraf edilmelidir” denildi.

DENETİM VE KONTROLLER SIKLAŞTIRILMALI

Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi olarak süreci takip ediyor, ilgili kurumlar tarafından gerekli bilgi ve belgelerin kamuoyu ile paylaşılmasını bekliyoruz. Benzer olayların yaşanmaması için gerekli denetimler yapılmalı, alıcı ortama bağlı işletmelerin arıtılmış su deşarjları titizlikle kontrol edilmeli, atık ve atıksu deşarjları engellenmelidir. Termik santral, madencilik, enerji, sanayi ve tarım faaliyetlerinden kaynaklanan kirleticilerin yüzeysel akışla ve yeraltı sularına karışarak nehre ulaşmaması için gerekli tedbirler alınmalıdır.”