İstanbul Sözleşmesi’nden ve direnişle kazandıklarımızdan vazgeçmeyeceğimizi söyleyerek isyanımızı haykırdık. Polisin şiddetine, önümüzdeki barikatlara rağmen isyanla ve neşeyle kurulacak bir gelecek için yürüyoruz.

Barikatlarınızı bir bir yıkacağız

BirGün/KADIN

İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesine karşı Edirne’den Diyarbakır’a, Artvin’den Antalya’ya kadar ülkenin dört bir yanında binlercemiz, önceki gün sokakları doldurdu. Dilimizde bir isyan türküsüyle tarihe yaşama umudumuzu yazmaya ant içtiğimiz 1 Temmuz’da, en güzel öykümüz yine dayanışmamız oldu.

Kadına yönelik her türlü şiddetin önlenmesi ve bu konuda bağlayıcılığa sahip ilk uluslararası sözleşme olan İstanbul Sözleşmesi, 1 Temmuz itibarıyla AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imzasıyla yürürlükten kaldırıldı. Kadın mücadelesinin önemli kazanımlarından biri olan sözleşmeden çekilme kararının alındığı 20 Mart’tan bu yana alanlardayız.

İSYAN ENGELLENEMEZ

Ne polis barikatı ne şiddeti ne de baskısı direnişi ve isyanı engelleyemedi. Binlercemiz önceki gün yaşamak için kaybettiğimiz kız kardeşlerimizin hayallerini aklımızdayken karanlığı aydınlattı. Polis müdahale etti, gözaltına almaya çalıştı ancak anında bir kız kardeşimizin eli eline uzandı. Polis barikatları elden ele yıkıldı, en geriye. Barikatların gölgesinde, ölümle burun buruna bir hayata razı değiliz. Gericilikle kuşatılmış bir yaşamı reddediyoruz. Şiddetle, ölümle akan hayatlar değil, özgür ve korkusuz yaşadığımız bir hayat istiyoruz.

barikatlarinizi-bir-bir-yikacagiz-894676-1.
İstanbul’da polisin kalkanı elden ele dolaştı

barikatlarinizi-bir-bir-yikacagiz-894677-1.
Artvin’de kadınlar isyan etti

Siyasal İslamcı iktidarın önümüze kurduğu barikatların ardında yaşamlarımız ve özgürlüğümüz var. Barikatları yıkmak için adım adım yürürken geleceği kazanma mücadelesi veriyoruz. Özgürlük, laiklik, eşitlik ve İstanbul Sözleşmesi için gelecek için direniyoruz. İsyanla, neşeyle sokakları doldurarak isyanla, neşeyle kurulacak bir gelecek için yürüyoruz. Yaşamak istiyoruz özgür ve korkusuz. Gün de bizim güneş de isyan da bizim. Biz verdiğimiz sözden dönmüyoruz, siz yükselen direniş ve isyan sesini duyuyor musunuz?

Taksim Tünel’de bir araya gelen kadınlar, neden İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmeyeceklerini anlattı.

Nilay Ulaş: Bugün Taksim’e sokaklarda uğradığımız tacize, cinsel saldırılara karşı, her gün bir kişi daha kaybettiğimiz için yaşadığımız acılara karşı, bunların karşısında hiçbir yasal düzenleme yapılmadığı gibi İstanbul Sözleşmesi’ni de mücadeleyle kazandığımız haklarımızın da elimizden alınmasına karşı geldik. Burada işsiz işçi öğrenci kadınlar olarak bir aradayız. Haklarımıza ve hayatlarımıza sahip çıkıyoruz.

barikatlarinizi-bir-bir-yikacagiz-894678-1.

Ayşe Kır: İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde son sınıf öğrencisiyim. Bu yıl stajıma başlayacağım ve kadın haklarıyla ilgili birçok STK’de gönüllü olarak çalıştım. Kadınların mevcut sistem içerisindeki problemlerini elimden geldiğince kendim de bizzat deneyimleyerek yakından takip etmeye çalışıyorum. Bugün burada diğer arkadaşlarımızla beraber İstanbul Sözleşmesi’nin feshedildiği iddiası üzerine toplandık. Kesinlikle hukuksal bir şekilde fesih gerçekleşmemiştir. Bize verilen hukuk eğitimi tamamen pratiktekinin aksi şekilde. Bu nedenle buradayım. Bana öğretilen hukukla pratikteki hukuk birbirinden farklı. Kadınlar sürekli şiddete maruz bırakılıyor. Toplutaşımaya bindiğimizde tacize maruz bırakılıyoruz. Ve sesimizi çıkartmaya devam edeceğiz.

barikatlarinizi-bir-bir-yikacagiz-894679-1.

Şebnem Çığın: Geldiğimiz noktada kadınların hayatları, özgürlükleri büyük tehdit altındadır. Bu noktada bütün kadınlar birlik olup dayanışma göstererek bu tahakküme karşı direnmekle yükümlüdür. Hepimiz birimiz, birimiz hepimiz için diyoruz ve direniyoruz. Boyun eğmiyoruz.

barikatlarinizi-bir-bir-yikacagiz-894680-1.

Nazlı Yalçındağ: Neredeyse her gün bir kadın öldürülen bir ülkede İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılması demek, devletin ‘Biz kadınları korumayacağız ve bununla ilgili hiçbir sorumluluk hissetmiyoruz’ demesi anlamına geliyor. Bizim burada olup İstanbul Sözleşmesi’ne ne kadar ihtiyaç duyduğumuzu gelip göstermemiz gerekiyor. Bu yüzden buradayım.
Özgül Baz: Bu yürüyüşe katıldım çünkü her gün tehdit altında, her an başıma bir şey gelebilecek korkusuyla yaşıyorum. Sosyal statümün, nerede yaşadığımın, hangi sokakta yürüdüğümün hiçbir önemi yok. Kadınlar öldürülmesin, kadınlar işkence, psikolojik ve sosyal şiddete maruz kalmasın diye İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz. Sokaklardayız, meydanlardayız ve İstanbul Sözleşmesi’ni sonuna kadar savunacağız.

barikatlarinizi-bir-bir-yikacagiz-894681-1.