Barış gününde ağlayan ülkem
Barış yanlıları bu yıl da 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla miting alanlarında bir araya gelerek barış taleplerini dile getirdi. İstanbul, Diyarbakır ve Adana’da yapılan mitinglerde onbinlerce…
1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla Türkiye Barış Meclisi, İstanbul, Diyarbakır ve Adana’da “Türkiye Barış için Buluşuyor! Kürt Sorununda Demokratik Çözüm” sloganı altında binlerce kişinin katıldığı mitingler düzenledi. İstanbul’da yapılan miting Tepe Nautilus önünde bir araya gelen binlerce kişinin Kadıköy İskele Meydanı’na doğru yürüyüşe geçmesiyle başladı. Yürüyüş sırasında sık sık Türkçe ve Kürtçe olarak "yaşasın barış, biji aşiti"sloganları atıldı. Yürüyüşçüler ellerinde "Barış- kardeşlik’, ‘kürt sorununa emekçi çözüm’, ‘asimilasyonu inkara’, ‘çözüm demokraside’, ‘biz anneyiz savaşsız bir dünyadan yanayız’, ‘savaşa karşı barış- baskıya karşı özgürlük- düşmanlığa karşı kardeşlik" yazılı pankart ve dövizler taşıdı.
Türkiye Barış Meclisi’nin çağrısıyla bir araya gelen ve aralarında KESK, DİSK, DTP, ESP, EMEP ve Halkevlerinin de bulunduğu sendika, meslek örgütü, siyasi parti ve platformlar tarafından örgütlenen mitingin en önünde Barış Anneleri tarafından Türkçe ve Kürtçe olarak hazırlanan "Türkiye Barışı İçin Buluşuyor, Kürt Sorununda Demokratik Çözüm" pankartı taşındı. Yürüyüş kortejinin İskele Meydanı’na ulaşmasıyla birlikte miting başladı.
YOKSULLARIN PARASI SAVAŞA GİDİYOR
Mitingde konuşan Barış Meclisi’nden Aydın Çubukçu, İnsan Hakları Derneği İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri ve ÖDP Genel Başkanı ve İstanbul Bağımsız Milletvekili Ufuk Uras Türkiye’deki Kürt sorununun çözülmesi gerekliliğine ve bu çözümün de ancak ve ancak demokrasi yolundan geçeceğine dikkat çektiler. İHD Adına söz alan Gülseren Yoleri, "Savaşa emperyalizme ve zulme hayır diyoruz. Emekçilerin, halkların gelirleri silahlara yatırılıyor, insanlık açlığa sefalete terk ediliyor. Yaşadığımız coğrafyada militarizmin öncüsü olanlar Kürt sorununu inkar ederek baskı ve şiddetle çözüm arıyor. Bölgede devam eden operasyonlar kürt sorununu çözümsüz kılıyor. Yakılan ormanlarla, olağanüstü hallerle bölgede normal yaşama dönmek güçleştiriliyor. Kürt sorununu çözmek mümkün, demokrasiyle, barışla mümkün" diyerek devlet politikalarının çözümden uzak olduğuna işaret etti.
Aydın Çubukçu da yaptığı konuşmada "Türkiye’de Kürt sorununun çözümünü isteyen sendikalar, Barış meclisi ve insan hakları temsilcileri hain ve düşman olarak ilan ediliyor. Kürt sorununun güvenlik ve terör olarak adlandırılmasından vazgeçilmeli. Siyasi partiler yasası değiştirilmeli ve Kürt partilerinin önüne çıkarılan engeller sona erdirilmeli" dedi.
Mitingde operasyonlar durdurulsun çağrısında bulunan insan seli ‘yaşasın halkların kardeşliği’, ‘savaşa hayır barış hemen şimdi’, sloganları ve Kürtçe şarkılar eşliğinde halaylar çekti. Konuşmacıların ardından miting alanında sahneye çıkan Grup Vardiya ve Koma Çiya şarkılarıyla katımcıları insanı coşturdu.
ELÇİN YILDIRAL - SEVGİM DENİZALTI - ZEYNEP KURAY
***
DTP: Sorumluluk almaya hazırız
DTP, 1 Eylül Dünya Barış Günü vesilesiyle yaptığı açıklamada, Türkiye’de barışı tesis etmek için her türlü sorumluluğu üstlenmeye hazır olduklarını bildirdi. Konuyla ilgili DTP’den yapılan yazılı açıklamada dünyada, bölgede ve Türkiye’de yaşanan savaşlardan dolayı “Barış Hemen Şimdi” sloganın hiç bu kadar acil ve anlamlı bir slogan olmadığını belirtildi. Açıklamada, “Ülkemizde ve bölgemizde barışı tesis etmek için her türlü bedeli ödemeye her zamanki gibi hazır ve her türlü sorumluluğu üstlenmeye talibiz. Bu vesileyle bütün duyarlı barış mücadelecilerini ortak bir çatıda buluşmaya, mücadeleye davet ediyor, bu mücadelede yaşamını yitirmiş barış, demokrasi ve özgürlük şehitlerini anıyor, mücadelelerini sürdürme sözümüzü yineliyoruz” denildi.
BARIŞ, SAVAŞIN GÖLGESİNDE
TMMOB Makine Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, dünyanın 1 Eylül’e savaşlar, bombalar ve ölümler eşliğinde girdiğini hatırlatarak şunları kaydetti: “ ABD’nin ‘turuncu devrim’ ile denetimi altına aldığı Gürcistan Hükümeti, Osetlerin yaşadığı bölgeleri ABD’den icazet alarak talan etmekte, bu saldırgan Amerikancılığın faturasını ise Gürcistan halkı Rusya’nın karşı saldırılarına maruz kalarak ödemektedir. Boğazlardan ABD ve NATO gemilerinin mühimmat geçişine izin vermekle Türkiye, dünya ve bölge barışına destek değil, köstek olmaktadır. Hükümet, komşu ülkelerdeki savaşlarda, ne kadar insanın canının yandığını değil, petrol boru hatlarının zararını ve enerji fiyatlarını hesap ediyor. 1 Mart tezkeresi ve ABD’nin Irak’ı işgal politikasından ders almayan iktidarın bu bağımlı tavrı yaşanan her olumsuzlukta olduğu gibi asıl olarak ekonomik ve sosyal sorunları ağırlaştırmakta, halkımızın sırtındaki yükü büyütmekte.”
BAŞBAKAN’A ÇAĞRI
Çevre Mühendisleri Odası’ndan yapılan açıklamada da şunlar kaydedildi: “Sadece mazlum Irak ve Afgan halklarının katili değil, dünyanın en büyük kirleticisi ABD ve Pentagon’un kulağınıza fısıldadığı politikalar ülkemize, bölgemize ve dünyamıza yıkım ve ölüm dışında hiçbir şey getirmeyecek. Bölgenin ciddi savaşlarla çalkalandığı ve İran üzerine yapılacak saldırıların pazarlık konusu yapıldığı bu süreçte, ülkede, bölgede ve dünyada barışı savunmak dışında bir çıkar yol yok. Başbakan’a çağrımızdır: Dünyanın en büyük çevre katili olan Pentagon’un üslerini Türkiye’den derhal kaldırın!” Zehra Şahindokuyucu - Başak Turan Ankara