Barış için birkaç dize
Barışı savunmanın en zor olduğu dönem, barışı koşullarının en az olduğu, savaşın şiddetli olduğu zamanlardır...
Barışı savunmanın en zor olduğu dönem, barışı koşullarının en az olduğu, savaşın şiddetli olduğu zamanlardır. Bu cümleye, barıştan konuşmanın, barış istemenin en zor olduğu dönem diye de başlayabiliriz. Ancak, barış gibi edilgen içerikli olarak algılana bir olgunun, etkin bir içerik ve eylemliliği çağrıştıran/gerektiren “savunma” kavramı ile yan yana kullanılması, günümüz ülke koşulları için dolaysız bir aynadır.
Barışı savunmanın zorluğunun farkındayım. Bu yüzden, bu hafta barışı savunmayı, bu zorluğu başarmayı en iyi bilenlerden olanlara; şairlere bırakıyorum. Dize veya dizelerini aldığım şairlerin yanında, şiirlerin adına da yer verdim ki dileyen tamamını okusun! Bir şey daha; barış için dize dedim ama, bunu savaş için de, savaşa, kana dair olarak da değiştirebilirsiniz.
“ çocuklar sakallı askerler gibi ölebilir yarın” N. Hikmet, Nerden Gelip, Nereye Gidiyoruz?
“kanın ateşin ve seslerin böyle cömertçe kullanıldığı
böyle sorumsuzca kullanıldığı
herkesin şimdilik hakkı vardır hüzünlenmeye” T. Uyar, Kışta Kalan Soğukluk.
“Dişlerimin arasından gösteriyorum ellerimi
Korkuyla kaçışıyor güvercinle karanfil” E. Cansever, Kaçışına Uğrayan Çiçek.
“Ölüm, böyle altı okka koymaz adama,
Susmak ve beklemek müthiş” A. Arif, Hani Kurşun Sıksan Geçmez Geceden.
“Barış demiştir ve güvercin tıkmışlardır boğazına
Bu yüzden edep kuralı gözetmez Anadolu ermişi” C. Süreya, Seviş Yolcu.
“Bir bakmışım baloncusu uçmuş kan mavisi balonlar
Kuşların vurulduğu mevsim Üsküdar iskele alanında” E. Ayhan, Gökyüzünde Bir Cenaze Töreni.
“birlikte yürüsün gölgeleri
birlikte yürüsün ölülerimizin.” B. Aysan, Falanga
“Her şey birden bir tüfeğin kabzasına dönüştü
şarkılar çığlığa, dağlı çiçekler çalılığa dönüştü” Fikret Demirağ, Lefkoşa’da Bir Kan Yazısı.
“Silinmez hiçbir şeyle, akan insan kanıdır
Toprak bile içemez, sindiremez onu kendine” M. Altıok, Kana Gazel.
“Sürer yüzünü bir yaprağın yüzüne bir yaprak” A kadir, İnsan Gibi.
“Güvercin
Dursa da yürüse de güvercin” A. Damar, Güvercin.
Haftanın başlığı; “Tek Yol Barış”
Barışı savunmanın zorluğunun farkındayım. Bu yüzden, bu hafta barışı savunmayı, bu zorluğu başarmayı en iyi bilenlerden olanlara; şairlere bırakıyorum. Dize veya dizelerini aldığım şairlerin yanında, şiirlerin adına da yer verdim ki dileyen tamamını okusun! Bir şey daha; barış için dize dedim ama, bunu savaş için de, savaşa, kana dair olarak da değiştirebilirsiniz.
“ çocuklar sakallı askerler gibi ölebilir yarın” N. Hikmet, Nerden Gelip, Nereye Gidiyoruz?
“kanın ateşin ve seslerin böyle cömertçe kullanıldığı
böyle sorumsuzca kullanıldığı
herkesin şimdilik hakkı vardır hüzünlenmeye” T. Uyar, Kışta Kalan Soğukluk.
“Dişlerimin arasından gösteriyorum ellerimi
Korkuyla kaçışıyor güvercinle karanfil” E. Cansever, Kaçışına Uğrayan Çiçek.
“Ölüm, böyle altı okka koymaz adama,
Susmak ve beklemek müthiş” A. Arif, Hani Kurşun Sıksan Geçmez Geceden.
“Barış demiştir ve güvercin tıkmışlardır boğazına
Bu yüzden edep kuralı gözetmez Anadolu ermişi” C. Süreya, Seviş Yolcu.
“Bir bakmışım baloncusu uçmuş kan mavisi balonlar
Kuşların vurulduğu mevsim Üsküdar iskele alanında” E. Ayhan, Gökyüzünde Bir Cenaze Töreni.
“birlikte yürüsün gölgeleri
birlikte yürüsün ölülerimizin.” B. Aysan, Falanga
“Her şey birden bir tüfeğin kabzasına dönüştü
şarkılar çığlığa, dağlı çiçekler çalılığa dönüştü” Fikret Demirağ, Lefkoşa’da Bir Kan Yazısı.
“Silinmez hiçbir şeyle, akan insan kanıdır
Toprak bile içemez, sindiremez onu kendine” M. Altıok, Kana Gazel.
“Sürer yüzünü bir yaprağın yüzüne bir yaprak” A kadir, İnsan Gibi.
“Güvercin
Dursa da yürüse de güvercin” A. Damar, Güvercin.
Haftanın başlığı; “Tek Yol Barış”