‘Baron’a veda!

IŞIL ÇALIŞKAN

Türkiye’de metal müziğin gelişimine büyük katkı sunan müzik yazarı ve radyo programcısı Çağlan Tekil, 15 Şubat’ta geçirdiği beyin kanamasının ardından yoğun bakımda tutuluyordu. Geçtiğimiz akşam hayata veda eden Tekil, koronavirüs tedbirleri sebebiyle kısıtlı sayıda insanın katıldığı cenaze töreninin ardından dün Karacaahmet’teki aile mezarlığında toprağa verildi. Tekil’in vefatını Radyo Eksen, Twitter hesabından şöyle duyurdu: “Dostumuz Çağlan Tekil'i kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşıyoruz. O, her birimizin hayatını güzelleştiren, gülümsemesiyle içimizi ısıtan, varlığıyla güç veren biriydi. Acımız çok büyük, kelimelere sığdırmamızın imkânı yok. Tüm sevenlerine sabır diliyoruz.”
Laneth, Headbang, Blue Jean, Radyo Eksen gibi platformlardan rock ve metal müziğin Türkiye’de gelişmesine uzun yıllar katkı sağlayan Çağlan Tekil, son olarak Radyo Eksen’de Laneth adlı programı hazırlayıp sunuyordu.

Metal müziğin baronu lakabıyla tanınan Tekil'in ardından dostları onu BirGün’e anlattı.

SEVDİĞİ MÜZİĞİN PEŞİNDEN GİTTİ

Yazar Metin Solmaz: Çağlan’cım Türkiye yeraltı hayatından sorumlu barondu. 25 yıl boyunca onun metal sevgisine laf çarptım. 25 yıl boyunca uzun uzun cevaplar verdi, zarifçe savuşturdu. Baronu kızdırmak çok zordu. Kızınca “eyvaah” deyişi kızgınlıktan çok bezginlik anlatırdı: “Şimdi bir de seninle mi uğraşacağım?”. Türkiye’nin kültür hayatından Çağlan hiç geçmemiş olsaydı başka şekillenirdi.

Hele rock ve dergicilik alemleri, Akmar civarı örgütlenmiş gençlik alt kültürleri bambaşka olurdu. Çağlan ona sunulan hayatın değil sevdiği müziğin peşinden gitti. İyilik, adalet peşinden gitti. Yumuşacık Çağlan’ım ilkeleri konusunda sertti.

Arkasından yazanları okuyun. Kimsenin dili varmıyor kötü bir şey demeye.

KONSERLERDE ONU ARAYACAĞIZ

Müzik yazarı Murat Meriç: Çağlan hastaneye yattı, dünya değişti. Uyandığında çok şaşıracağını, bununla çok eğleneceğimizi düşündüm hep. Bir an bile olsun kötü bir şey gelmedi aklıma. Açıkçası, çok hazırlıksız yakalandım. Kolum kırılmış, dilim tutulmuş, bacaklarıma felç inmiş gibi; ne yapacağımı bilemez hâldeyim. Yazılarını heyecanla takip ettiğim, en az yirmi yıldır bilfiil hayatımda olan bir insandan, sevdiğim rakı arkadaşımdan söz ediyorum. Çok görüşmezdik ama attığımız her adımı bilirdik; yan yana geldiğimizde konuşacak bir sürü şeyimiz olurdu. Ekseriyetle Kadıköy’de koştururken karşılaşırdık, ikimiz de bir yere yetişme telaşında olduğumuz için iki satır konuşup ayrılırdık. Konserler ve festivaller olmasa belki de hiç görüşemezdik ama iyi ki onlar var, bu sayede çok görüştük. Uzun cümleler kurmaya takatim yok, şunu söyleyeyim: Tanıdığı herkesin çok sevdiği bir insandı Çağlan. Bu devirde bunu başarmak çok güç.

Bunun için özel bir çaba sarf etmedi üstelik: İçinde sahiden iyilik vardı. “İyi bir insan nasıl olur?” sorusuna cevaptı. Yokluğuna, boşluğuna alışamayacağız ve bundan sonra bütün konserlerde onu arayacağız. Her şey bir yana, özlemek çok zor olacak.

BİRÇOK GRUBUN ADINI DUYURDU

Müzik yazarı Deniz Durukan: Müzik dergiciliği ve müzik kültürünün oluşmasında önemli bir rol oynadı Çağlan Tekil. Birçok grubun adını duyurmasına imkân sağladı, yazdıkları ve yaptıklarıyla müzik tarihine önemli katkıları oldu. Aramızdan erken ayrıldı. Çok üzgünüm…

SEVENİ ÇOK SEVMEYENİ YOKTU

Müzisyen Ogün Sanlısoy: Çok üzgünüm, önemli bir müzik yazarı, iyi bir Dj, iyi bir organizatör, düzgün bir müzik adamının yanısıra, çok iyi bir “insan” kaybettik... seveni çok, sevmeyeni yoktu. Türk Rock-Metal tarihine büyük katkısı olmuştur. Pentagram’a girdiğimde ilk röportajımı 90’larda çıkarttığı Laneth dergisinde yapmıştık. Son yaptığı konserlerde, eski tayfayı bir araya getirmesi ve heyecanını bizlere de yaşatması, daha çok şey yapacağı beklentisi yaratmıştı hepimizde. Büyük yara aldık, boşluğu dolmaz herkese sabırlar diliyorum.