Başarı da yenilgi de başkana yazılır: Mazeret kalmadı

Yaşar Aydın

Kemal Kılıçdaroğlu’nun tek aday olduğu ve geçerli oyların tamamını aldığı kurultayda kıyasıya yarış Parti Meclisi’nde (PM) yaşandı. Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun 52 kişilik PM için 80 kişilik anahtar liste göstermesi merkezin yanında saf tutanları da birbirleriyle yarışır hale getirdi.

İSTANBUL İTTİFAKI

Oğuz Kaan Salıcı il ve ilçe kongrelerinin en başından bu yana süreci idare eden en önemli isim durumunda. PM listesinin oluşumunda ve de sonucun belirlenmesinde Salıcı etkisini görmek mümkün. Listede ikinci göze çarpan isim ise Erdoğan Toprak. Kendisine yakın bir iki isimle birlikte ilk onun listesi içinde yer buldu. Bu oy dizilimi Canan Kaftancıoğlu’nun kazandığı ilk İstanbul il başkanlığı döneminde oluşan birlikteliğin devam ettiğini gösteriyor. Cemal Canpolat’ın karşısında aday olan Kaftancıoğlu, Erdoğan Toprak ve Oğuz Kaan Salıcı’nın da desteğiyle seçimi küçük bir oy farkıyla kazanmıştı. Kazanan o tarihten itibaren giderek etkisini artıran bu işbirliği oldu.


İstanbul’dan bir diğer müdahale de İBB Başkanı İmamoğlu'ndan geldi. Üç isimle başlayan öneri paketi 10'a kadar çıktı. Ama dört isim ipi göğüsleyebildi. Bu isimler aynı zamanda İstanbul delegasyonunun desteğini de aldı.

MYK FİRELERİ

Tuncay Özkan, Aykut Erdoğdu, Yıldırım Kaya ve Ünal Çeviköz, Kılıçardoğlu’nun listesinde olmasına rağmen PM'ye seçilemedi. Kuşkusuz bu isimler arasından öne çıkan en büyük sürpriz Özkan oldu. Medya ilişkilerini düzenleyen, İzmir’de gücünü artıran Özkan’ın kaybetmesi beklenen bir gelişme değildi. Yine MYK'de aktif görüntü veren ve bir önceki kurultayda aldığı yüksek oyla dikkati çeken Yıldırım Kaya da PM dışında kaldı. Dört ismin devre dışı kalmasıyla uzun süredir beklenen MYK değişikliği, tam anlamıyla revizyona dönüşebilir.

YARISI DEĞİŞECEK

Parti Meclisi’nin içinden seçilecek MYK'de yüzde 50'nin üzerinde bir değişim bekleniyor. Örgütlerden sorumlu genel başkan yardımcılığının yanında, yerel yönetimlerden sorumlu genel başkan yardımcılığı ile parti sözcülüğünün de değişmesi beklenmiyor. Bunun dışında olan tüm yardımcılarda değişim yaşanması sürpriz olmayacak. Bu durum tüm isimlerin MYK dışında kalacağı anlamına gelmiyor. Kurul içinde yer değişmeleri yaşanmasına da kesin gözüyle bakılıyor.

SEÇİM PM'Sİ

CHP'de çok önemli bir değişiklik yaşanmasa da genel secimler sürecini yönetecek Parti Meclisi seçilmiş oldu. Aynı zamanda seçim siyasetine, ittifaklara, milletvekillerinin belirlenmesine kadar tüm kilit kararlar bu dönemin PM'si tarafından alınacak. Belki de AKP iktidarına karşı son kez seçime girecek partiyi organize edecekler. Bu anlamıyla çok kritik bir süreç. Sadece 5 ismin genel başkan listesini deldiği düşünülürse aslında "uyumlu" olması beklenen bir Parti Meclisi yapısı oluştu; tabii dört beş grubun varlığını saymazsak. Bu gruplar şimdilik Kemal Kılıçdaroğlu'nun etrafında kenetlenmiş durumdalar. Bu durumun kısa süre içerisinde değişmesi beklenmiyor.

BAŞKANIN PM'Sİ

Kılıçdaroğlu'nun neredeyse tamamını belirlediği bir kurultay oldu. Partinin tüm kurullarına ekibiyle birlikte müdahale etti, belirledi. Bundan sonra yaşanacak tüm başarı da mağlubiyet de Kılıçdaroğlu’na yazar. Mazeret kalmadı. Çok açık ki 2016 referandumundan bu yana işlediği siyaseti hayata geçirecek. PM’de bu siyasete itiraz edecek çok isim kalmadı. Genel başkan için Gül bahçesi haline gelen bir PM ve tüm isimleri kendisinin seçeceği MYK var. Partide Kılıçdaroğlu'nun karşısında ekip kalmadı. Bununla birlikte güçlenen belediyeleri ve İstanbul İttifakı’nı dikkatle izlemekte fayda var.