Tarihin inkârı, 'gerçek ucubelerin imarı', kültürün yıkımı...

16 Nisan 2017 Pazar günü, 'sadece bir rejim değişikliği' değil aynı zamanda her türden asimilasyon, yozlaşmanın kabulü, tahammülsüzlük, yok sayılana, öteki bırakılmak istenene çekilecek sınırlar da oylanıyor.

Dicle'nin üzerinde... Güneşin doğuşunun en güzel seyredildiği noktalardan birinde... Diyarbakır'ın 3 kilometre uzağında... 11. yüzyılda, aynı yerde, hükümdar Nizamüddevle Nasr zamanında eskisinin yerine bir kez daha inşa edildi. Mimarı Yusufoğlu Ubeyd'dir. Kitabesinde böyle yazar... Suyun, tarihe değdiği yerde... Bir köprü...

Bir umut, birkaç yıl önce... Çözüm sürecidir... Üzerinden bir tarafında 'Aşti', diğer tarafında 'Barış' ya da bir tarafında 'Barış' diğer tarafında 'Aşti' yazılı taşlar bırakılır. Şehirler yıkılmadan, yakılmadan öncedir.
Aslında 10 gözlüdür... Yeniden inşası 1065 yılıdır. Fakat inşasından 952 yıl sonra iki gözü çıkarılır! 8 gözlü olur. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından, 'peyzaj' çalışmaları kapsamında, iki gözü toprakla doldurulup çay bahçesine uygun hale getirilir. Tepki çekince hatadan dönülür.

Kitabesinde; Mervaniler tarafından inşa edildiği yazılıdır...

Şeref Han, Şerefname ismini verdiği eserinde, Mervaniler’den, Diyarbakır ve Cizre'de bağımsız olarak ilk hükümdarlık kuran Kürtler olarak söz eder.

Mervaniler, Baz bin Dostık namına sahip Ebu Abdullah Şa tarafından Mayyafarkin yani bugünkü Silvan'da kurulan bir Kürt Hanedanlığı olarak anlatılır. Kürtçede Baz; 'şahin' demektir. Altı sultanları daha olur. Mervaniler 2 kere yıkılır; ilki 1085'te ikincisi 2017'de!

16 Nisan 2017... Aslında bir rejimle beraber yaşam tarzı, duruş, ışık ya da karanlık... İşte bunlar oylanıyor. 1 Nisan tarihinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım Diyarbakır'a gidiyor. Öncesinde Diyarbakır Belediyesi... 'Kayyum Beyefendi' diyeceksiniz... Büyük bir jest yapıp... Mervaniler’in ikinci yıkılışıdır bu! 2012'de hizmete açılan Yenişehir ilçesi parkı duvarlarındaki Mervani tarihini anlatan kabartmaları yıkıyor.

Tek adam rejimiyle birlikte...

Bitmek bilmez bir öfke, yozlaşmanın kurumsallaşması, kültürel erozyonun da reddi ya da kabulünü onaylayacağız.

Bin yıllık köprüler rant alanına mı dönecek... Tarihi yıkıp yerine, yeşil badana ile sıva mı çekilecek?

Kalıp bir cümledir:

"1071'de Selçuklu Hükümdarı Alparslan, Malazgirt Savaşı'nı kazanınca Anadolu kapıları Türklere açılır."

Tarih demişken...

Kürtler, 10 bin askerle Malazgirt Savaşı’nda Alparslan'ın yanında Bizans'a karşı savaşır.

Namı diğer, 'Kayyum Beyefendi' diyeceksiniz; İlçe Kaymakamı Mehmet Özel'e biri anlatsın!