Vefasızlık mıdır yoksa “kamunun öğrenme hakkına” saygının bir gereği midir tartışılır ama bu “kirli çamaşırlar” yol arkadaşları olmadan ortaya saçılmıyor

Başkanların foyasını ortaya çıkaranlar... Önce seçiyor sonra kitabını yazıyorlar

Dünya birkaç gündür ABD Başkanı Donald Trump hakkında yazılan kitabı konuşuyor. ABD’li gazeteci Michael Wolff’un ‘Ateş ve Öfke: Trump’ın Beyaz Sarayı’nın İçinden’ adlı kitabında, zaten davranışlarının tuhaflığı konusunda kuşku olmayan Trump’ın duymadığımız daha birçok garip tutumundan da söz ediliyor.

Sadece bunlar değil tabii, devletlerarası ilişkilerin nasıl bıçak sırtı bir çizgide ilerlediğini, “dost devletlerin” birbirlerinin işlerine nasıl burnunu soktuklarını da bu kitaptan anlamış oluyoruz. Örneğin, eski İngiltere Başbakanı Tony Blair, Trump’a, “İngiliz istihbaratı sizi izliyor olabilir” demiş ki, İngilizler bile Trump’ı izlenmeye değer bir tehlike olarak görmüşler kitaba göre.
Şaşırdığımız bilgiler değil bunlar. Geçmişte de benzerlerini okuduk. Bu kitaplar yazılırken konu edilen politik figürün en yakınlarının tanıklıklarından yararlanıldığı için güvenilir olduğuna inanılır. Trump’la ilgili kitap da Trump’ın eski baş stratejisti Steve Bannon’dan alınan bilgilerden de yararlanılarak yazılmış. Gürültü koparmasının nedenlerinden biri de Bannon’ın Trump’la çok çok yakın çalışmış olması.

ABD’de başkanların ipliğini pazara çıkaranlar aslında bir dönem beraber çalıştığı “yol arkadaşları”. Bunlar, zaman gelip de ters düştüklerinde kaleme sarılıp, tanık oldukları, bildikleri ne varsa döküyorlar ortalığa. Bu vefasızlık mıdır yoksa “kamunun öğrenme hakkına” saygının bir gereği midir tartışılır ama bu “kirli çamaşırlar” yol arkadaşları olmadan ortaya saçılmıyor.
Onlarca örneği var. Ama en yakın örnekleri arasında benim aklıma haliyle şu sevimsiz George W. Bush’la, oğul Bush ile ilgili olanı geliyor. 2004’te bu pek de zeki olmadığını bildiğimiz Başkan’la ilgili bir kitap yayımlanmıştı. Yayımlanmadan önce Bush da Trump gibi yayımlanmaması için elinden geleni yapmış ama başarılı olamamıştı. Çıkmadan ABD’de iç politikayı karıştırmış bir kitaptı bu. “Sadakatin Bedeli” üst başlıklı kitabın alt başlığı “George W. Bush, Beyaz Saray ve Paul O’Neill’in Eğitimi” adını taşıyordu. Yazarı da eski Wall Street Journal muhabiri Ron Suskind’di.

Suskind de bu kitabı yazarken tıpkı Wolff’un yaptığı gibi, Bush’un en yakını olan Eski ABD Hazine Bakanı Paul O’Neill’ın tanıklığına da başvurmuştu. O’Neill, Bush’un başta vergi kesintileri olmak üzere birçok kararına karşı çıktığı için görevden aldığı bir isimdi. İlginç iddiaları vardı O’Neill’ın. İddialarını 19 bin belgeyle kanıtlamıştı da üstelik. Örneğin Bush’un Irak savaşına daha iktidarının ilk günlerinden beri hazırlandığını söylüyordu. Kitaba katkısını anlatırken “İnsanlar hakkımda bir sürü şey söyleyecekler ama bunların anlatılması gerekliydi” diyerek savunmuştu O’Neill.

Okumadıysanız bulup okumanızı öneririm. Irak’a saldırının aslında sağlam temellerinin olmadığını, adı geçen ülkenin petrollerine göz dikildiğini, 9/11 saldırılarının buna gerekçe yapıldığını kanıtlarıyla okuyabileceğiniz gibi Bush’un kişisel özelliklerini de öğrenmiş olacaksınız.

Bush’un kendisi de yazdı
Bush, hakkında yazılan bu kitaba çok kızmıştı ama kendisi de yazdığı anılarıyla başkalarını çok kızdırdı. Bush nasıl hakkında yazılan kitabın yalanlarla dolu olduğunu iddia ettiyse, kendi anıları için de aynısı söylendi. Oğul Bush “Decision Points” (Karar Noktaları) adlı bir kitap yazdı. Alıp okumuştum ben de. Çok da kayda değer bir kitap değildi doğrusunu isterseniz. Ama bu kitaptaki kimi iddialara Eski Almanya Başbakanı Gerhard Schröder çok kızmıştı. Bush, kitabında Schröder’in “Afganistan için doğru olan, Irak için de doğrudur. Terörizmi destekleyen uluslar, bunun sonuçlarına katlanmalıdır, bu konuda kararlıysanız ben sizinle birlikteyim” diyerek Irak operasyonunda ABD’ye destek verdiğini yazıyordu. Schröder bunu okuyunca delirmiş olmalı ki kesin bir dille bunun yalan olduğunu açıklamıştı. Schröder Bush’a, El Kaide militanlarının Afganistan’da olduğu gibi Irak’ta da bulunduğunun kanıtlanması durumunda ABD’ye operasyonda destek vereceğini söylediğini kaydetmişti. Bunun farklı bir şey olduğunu belirten Schröder, “Amerikan eski başkanı gerçeği söylemiyor“ demeyi de ihmal etmemişti.

Başkanların cinsel yaşamları
ABD Başkanları hakkında yazılan her haber, yorum, analiz, kitap ilgi çeker. 2009’da yazılan bir kitap da çok ilginç bulunmuştu. Başkanların emrinde çalışan gizli servis ajanlarından alınan bilgilerle yazılmış “In the Presidents’ Secret Service” adlı kitaptı bu. Ronald Kessler tarafından yazılmıştı. (İyi hatırladım, alayım bu kitabı da) John F. Kennedy, Lyndon Johnson, Richard Nixon, Jimmy Carter, Ronald Reagan, George W.H. Bush, Bill Clinton’ın cinsel hayatından kesitler var bu kitapta.

‘Nixon eşcinseldi, karısını döverdi
2011 yine bir gazeteci olan Don Fulsom tarafından yazılan “Nixon’s Darkest Secrets” (Nixon’un en karanlık sırları) adlı bir kitap yazılmıştı. Kitapta Başkan Nixon ile yakın çalışma arkadaşlarından Bebe Rebozo arasında eşcinsel bir ilişki olduğu, ikilinin masa altında el ele görüldükleri iddia ediliyordu. Kitaba göre Başkan’ın evliliği de göstermelik bir evlilikti.

Kitap bazen başkanlarla eşlerinin de aralarını açabiliyor. Eski başkanlardan Bill Clinton ile eşi Hillary Clinton’ın arası, Hillary Clinton’ın yazdığı “Neler Oldu” adlı kitap yüzünden bozulduğu gibi. Bu iddia da gazeteci Ed Klein’ın “All Out War: The Plot to Destroy Trump” adlı kitabında yer aldı. Bill Clinton’un eşi Hillary’nin kitabının tanıtımına çıkmasını istemediği, kitapta değiştirilmesini istediği yerlerin olduğu, Hillary’nin bu değişiklikleri kabul etmemesi üzerine Bill’in taslağı çöpe attığı iddiası da var söz konusu kitapta.

Çalışanlar da anlattı
Gazeteci Kate Andersen Brower da, “The Residence: Inside the Private World of the White House” adlı bir kitap yazdı. Beyaz Saray’ın son 60 yılını okuyabildiğimiz bir kitaptır bu da. Ronald Reagan’ın Beyaz Saray’da çıplak dolaştığını bu kitaptan öğrenebilirsiniz örneğin. Hillary Clinton’ın Bill Clinton’ın kafasını kitap fırlatarak kanattığını da. Hayrettir, Beyaz Saray’ın en sevdiği aile de Baba Bush ile eşiymiş.

Beyaz Saray’ın kahyalarından James Ramsey, Başkan George W. Bush’a ne zaman şakalaşmaya gereksinim duyduğunu bilecek kadar yakındı. Kocası suikast sonucu öldürüldüğünde Jackie Kennedy ‘nin sarılıp saatlerce ağladığı kişinin kapı görevlisi Preston Bruce olduğunu da bu kitaptan okuyabildik.

Çalışanlara en mesafeli olanların Clintonlar olduğunu öğrenmek de şaşırtıcı geliyor. Ama Obamalara Saray’ın siyah çalışanları daha bir anlayışlı davranmışlar. Ne de olsa ABD tarihinde ilk siyah başkana hizmet ediyorlar.

Bu kitapta tabii ki, okuduklarında “buna ne gerek vardı” diyecekleri bilgiler de var başkanların. Ama saklanamıyor işte. Bir gün mutlaka bir yerlerden tarihin tanığı olarak çıkıyor birileri, gördükleri, duydukları ne varsa tarihe bırakıyorlar. Trump’ın başına gelen de bu işte. Ama sadece ABD’de olmuyor bu. Başka ülkelerde de var.

Örneğin komşumuz Yunanistan’da da oldu bu. Yunanistan’ın eski başbakanlarından Kostas Simitis 2005 yılında 1996-2004 yılları arasındaki Başbakanlık dönemini anlattığı bir kitap yazdı. Yayınlandığı dönemin Yunan hükümetini bir hayli rahatsız eden bir kitap oldu bu. Türk basınında kitapla ilgili bir haber şöyleydi örneğin: “Kitapta Türk komandolarının Yunan donanmasını “atlatarak” çıktığı ikinci Kardak’ı ‘bombalamak’ isteyen Yunan Genelkurmay Başkanı Hristos Liberis’i nasıl istifaya etmeye zorladığını yazan Simitis, Liberis’i Yunan gizli haber alma örgütü EYP’nin uyarılarını ciddiye almamakla suçladı. Başbakan Kostas Karamanlis’e yakın çevreler, kitabın Kardak konusunu ayrıntısıyla yeniden gündeme getirmekten çok, ülkenin itibarını sarstığını belirtiyor”.

Trump’ın akıl sağlığının da söz konusu edildiği ‘Ateş ve Öfke: Trump’ın Beyaz Sarayı’nın İçinden’ adlı kitap kendisinden önce yazılan nice benzeri gibi sansasyonel özellikler taşıyan, gerçekleri de içeren, ABD siyasetinin entrikalarını gün yüzüne çıkaran bir kitap.

Bu tür kitaplar adeta ABD seçmenine “bakın aslında kimi seçtiniz” demek için yazılmış gibi.