İstanbul’da bir kanun adamı, sokaklarda bir suç bilgesi. Başkomser Nevzat, karmaşık cinayetleri çözerken insan ruhunun derinliklerinde gezinmeye devam ediyor

Başkomser Nevzat aramızda

HASAN AKARSU

Ahmet Ümit, 1960 Gaziantep doğumlu olup polisiye romanlarıyla tanınır. Yeni yapıtı 'Aşkımız Eski Bir Roman'da ise üç polisiye öyküsüyle ilgi çeker. Cinayet soruşturmasını Başkomser Nevzat, şöyle açıklar: “Cinayet soruşturması sadece bir katili bulma faaliyeti değildir. Sayıları kişilerden, işlemleri olaylardan oluşan karmaşık bir matematik problemini çözmek de değildir. Doğrudan insanı anlama uğraşı, yaşamak için doğru yöntemi bulma çabasıdır…” (s.151). Cinayeti çözmek için insanı anlamak gerektiği vurgulanır böylece.


'KOCAMI BEN ÖLDÜRDÜM'

Aşkımız Eski Bir Roman öyküsünde, İstanbul’da Pera Palas Otel’de işlenen cinayet aydınlatılır. Başkomser Nevzat, yardımcısı Komiser Ali ve nişanlısı kriminolog Zeynep cinayeti soruşturan kişilerdir. Otel odasında ölü bulunan Edip’i eski eşi Feride mi, yeni eşi Bihter mi öldürmüştür? Başka kuşkulu kişi var mıdır? Olaya karışabilecek kim varsa soruşturma yapılır. Bu arada yazar, Başkomser Nevzat’ın sevgilisi Evgenia’yı, kızları Azez’i ve diğer kişilerle olan ilişkileri de yansıtır. Öldürülen Edip’in hayalci ve edebiyatsever olduğu, cinsel sorunları nedeniyle üç yıldır Psikiyatr Zihni Bey’e gittiği ortaya çıkarılır. Edip’in ikinci eşi olan Bihter’in kardeşi Betül’ün tiyatroyla ilgilendiği anlaşılır. Polisler soruşturma boyunca elde ettikleri ipuçlarını değerlendirirler ve sonuca ulaşırlar. Katile de suçunu itiraf ettirirler. Önce Betül suçlu bulunur. Ancak; Betül’ün bilgisayarını kullananın Bihter olduğu saptanır, yazışmalardan, iletilerden Bihter’in katil olduğu açıklanır, o da suçunu kabul eder: “…Evet, Nevzat Bey, ne Feride ne Zihni ne de zavallı Betül suçlu, kocamı ben öldürdüm” (s.98).

CİNAYETİN SORUŞTURMASI

Overlokçu Kız öyküsünde, İstanbul-Merter’deki bir tekstil atölyesinde işlenen cinayetin soruşturması anlatılır. Soruşturma ekibi aynıdır. Gülseren adlı bir kız öldürülür. Atölye sahibi Hasan Okçum’dur. Önce Gülseren’in ağabeyi Gülabi’den kuşkulanılır. Kirpi Çetesi soruşturulur. Zeko, Duran, Bayram ve Gülabi bu çetenin adamlarıdır. Zeko, Gülseren’i sever, yüz bulamaz. Gülseren, patronu Hasan’a yüz verir, zengin olmak ister. Hasan’dan üç aylık hamile olduğu belirlenir. Patron Hasan, evlidir, çocukları vardır. Gülseren’i öldürüp bonzai içirttiği Gülabi’nin üstüne atar suçu. Polis olayı çözer. Hasan Okçum da suçunu kabul eder.

BEYKOZ'DA CİNAYET

Sergey Nikolayeviç Jerkovsky’ye Ne oldu öyküsünde, İstanbul-Beykoz’da işlenen bir cinayet aydınlatılır. Jerkovsky, tıp alanında çalışan, kanser ilacını bulduğu sanılan bilim adamıdır. Uluslararası Onkoloji Konferansı için İstanbul’a geleceği duyulunca yardıma gereksinimi olanlar harekete geçer. Kovalamaca başlar. İşin içinde bir de sevgili vardır. Rusya’dayken tanıştığı, seviştiği Leyla Baturgul, işadamı Mazlum’la evli olup kocasını aldatmıştır. Beykoz’daki villasından çıkarken olayı bilen kıskanç kocası tarafından öldürülür. Mazlum Bey, otomobiline not bırakıp uçurumdan yuvarlanır, intihar eder. Çevirmen Sibel de işe karışır. Polis ekibi olayları inceler, kuşkulananları soruşturur. Jerkovsky kayıp olduğu için olaya MİT de karışır. İlaç şirketi sahibi Turhan Kantaroncu, kızı lösemi olan ve doktordan çare arayan Aksak Osman vb kişiler sorgulanır. Polis ekibi, Jerkovsky’nin Beykozdaki viyadükte olacağını düşünür. Bunamış bir kadın olan Şahende Hanım, onu yaralı olarak bulup ölen kocası Ragıp diye evine götürmüştür. Başkomser Nevzat durumu anlar ve Jerkovsky’yi kadının evinde baygın olarak bulur.

Yazar Ahmet Ümit, polisiye öykülerinde, romanlarında okuyucunun ilgisini heyecanını canlı tutmayı başarır. Yalın, akıcı anlatımıyla ilgi çeker. Görevini severek yapan polisleri yüceltir.