Ben değil biz olma zamanı

Berkay SAĞOL

Adaylık tartışmaları sürerken, 37 aydın ‘Sorumluluğa çağrı’ başlıklı bir bildiri yayımladı. “100 yılın en kritik eşiklerinden birisiyle karşı karşıyayız” ifadeleriyle başlayan bildiride, “Ülkemizin yarınlarının tek adam diktasının cenderesinde bugünden daha büyük felaketlere sürüklenmesine izin veremeyiz. Bunu başaracak toplumsal gücümüz var” denildi.

İmza veren aydınlar arasında olan sanatçı Sabahat Akkiraz, “Bugün yolun sonundayız artık. 20 yıldır yaşam tarzımızdan, ekmeğimize, emeğimize, özgürlüğümüze, doğamıza savaş açılmış durumda. Halkın 100 yıllık kültürel ve sanatsal bilinci, ortak yaşama bilinci, yaşam ve doğa bilinci ‘bilinçli olarak’ yok ediliyor. Sürekli bir eşeği kaybettirme ve sonra da buldurma sevinci ile günlük yaşam geçiştiriliyor. Fakirlik bir şükür ve kader olarak insanlarımıza dayatılıyor. Ne çocuklarımızı, ne doğayı ne de geçimimizi koruyabiliyoruz” dedi.

Sabahat Akkiraz

Akkiraz, “Bu gibi sorunlar karşısında da hâlâ kendini tek kazanacak, tek yapacak, ben olmalıyımcı bir muhalefet ile karşı karşıyayız. Bu dağınıklık, şımarıklık ve ben merkezli durumdan hızla iş, ekmek ve özgürlük eksenli, halk gibi, halktan yana, emeği değerli gören bir merkezde buluşmalıyız. Bugün artık ben zamanı değil, biz zamanı ve saçma ayrışmaların, yarışların, kuyu kazmaların ötesine geçmeliyiz. sola şans vermeli, emekten yana, halktan yana bir tavır koyacak ortak aday etrafında toplanmalıyı. Bu ülkede sadece sağ kazanır demekle ve ona benzemekle de sonuç alınabileceğini hiç düşünmedim ve buna da inanmıyorum. Çağrımızı bu yüzden yaptık. Çağrımıza halktan yüksek bir ses geleceğini düşünüyorum.”

CESARETLENDİRMESİNİ UMUYORUM

İmzacılar arasında yer alan Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Yönetim Kurulu Başkanı Mahir Ulutaş ise “20 yıllık karanlık iktidardan hem ekonomik kriz hem de AKP rejiminin tıkanmasından dolayı ilk defa karanlık iktidardan kurtulmak için çıkış yolu göründü. Ancak muhalefetin bir bütün olarak dağınıklığı umut verici bir tablo içerisinde olmamaları, milletvekili pazarlıkları ve koltuk kavgalarının sürüyor olması toplumun geniş bir kesimlerinde özellikle emekçilerde sermaye iktidarından kurtulmak yönünde umutsuzluk yaratıyor. Bu çağrının asıl amacı bütün muhalefet kesimlerini sorumluluğa çağırmak. Toplumun çok geniş bir kesimi bu çağrıyı olumlu buluyor. Diğer taraftan muhalefeti derleyip, toparlayıcı en azından bu çağrının gereklerini yerine getireceğini umut ediyorum” dedi.

Mahir Ulutaş

Sanatçı Erdal Güney ise şu ifadeleri kullandı: “İçinden geçtiğimiz dönem bir rejim sorununu öteleyen, kendi siyasal oluş gerekçelerini toplumsal sorun ve kitlelere dayatanların irade koyduğu bir dönem. Rejimden etkilenen geniş kitlelerin inisiyatif ve görüşleri göz ardı ediliyor. Bu çağrının aslında buraya ait bir vurgu yapılması gerekliliği üzerine olduğunu düşünüyorum. Türkiye’nin gerçekliği sadece siyasal güçle ifade edilemez. Sorunları yaşayan toplumsal kesimler, sorunlar hakkında konuşmalıdır. Seçmen kitlesine ait bir gücün sadece geleceğimiz ile ilgili sorunlara yanıt üretemeyeceği açık. Herkesin durduğu yerden yaşadığımız sorunlara çözüm önerilerini getirip niyetlerini ifade etmeleri gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Erdal Güney

SORUMLULUĞA UYGUN DAVRANILMALI

Akademisyen ve önceki dönem KESK Eş Genel Başkanı Aysun Gezen de şu ifadeleri kullandı: “Bu ülkenin en başından beri bu yıkıma yol açan sağ, dinci, neoliberal politikalara değil, gerçek anlamda halkın ihtiyaçlarını gözeten kamucu, laik, demokratik, emekten yana ve toplumsal barışı sağlamayı, her tür ayrımcılığı ortadan kaldırmayı hedefleyen sol politikalara ihtiyacı var” dedi ve ekledi: “Bu rejimin yarattığı yıkım salt kötü yönetimden kaynaklanmıyor; savunduğu sermaye düzeninin, neoliberal politikaların yapısal sonuçları bunlar. Ehlileştirilmiş bir sermaye düzeni toplumun kurtuluşu olamaz. Bu nedenle bu çağrının halkın ihtiyaçlarını, beklentilerini ve umutlarını programının ana unsuru haline getirip ilk turda bu rejimi sonlandıracak bir aday belirleme süreci açısından dikkate alınacağını umuyorum. Bu rejime son verip yeni olanı kurarken hepimize çok daha büyük bir sorumluluk düşecek. Emekten yana, kamucu, laikliği, barışı savunan sol, sosyalist politikalara her zamankinden daha çok ihtiyaç var ve halk da buna çok daha açık.”

Aysun Gezen