‘Benimle evlenir misin’ pazarı

Poyrazköy, İstanbul Boğazı’nın Karadeniz çıkışında, Anadolu yakasında şirin bir köy. Dik tepenin yamaçlarında küçük köyün evleri dizili. Tam karşısında 3. Köprü’nün ayakları yükseliyor, oradaki tepeler köy kadar şanslı değildi, betona boğuldu. Poyrazköy, askeri alan ile çevrili olduğu için şimdilik yeşili yağmalanmamış, sahili ise o kadar şanslı değil. Kumsalının büyük kısmını balık lokantalarının masaları dolduruyor. Halka açık plajı küçüldükçe küçülmüş. Hafta sonu öğleden sonra bu plajda ‘Benimle evlenir misin pazarı’nın telaşı başlıyor.

İnsanlar denize girerken evlilik teklifi şirketleri, birkaç adım aralıklarla romantik dekorlarını kuruyor. 3. Köprü manzaralı kumsalda bugün 5 şirket var. Tahta direklerden çadır iskeletleri oluşturup beyaz tüllerle süslüyorlar. Altlarına kumsalda oturacak sevgililer için küçük bir masa yerleştiriliyor. Masanın üzerine şampanya şişesi, kadehler ve atıştırmalıklar en son konulacak. Çünkü denize girenlerin saçtığı kumlar gelebilir.

ÖZEL ŞARKILAR BİRBİRİNE KARIŞIYOR

Teklifin sahnesinin önüne kırmızı halılar serilmiş. Etraflarına denizci fenerleri, yer volkanları, çiçekler, cam fanuslarda mumlar diziliyor. Müziksiz romantizm olur mu? Ses sisteminin hoparlörleri sahnelerin iki yanına yerleştirilmiş, sevgililerin özel şarkısı için hazırlar. Ses provasında müzikler birbirine karışıyor. Pembe, beyaz uçan balonlarla süsleme devam ediyor.

Sahnenin en önemli kısmı; ışıklandırılmış ‘Marry Me’ yazıları ve kalp şekilleri. Beş şirketin yazısı da İngilizce. Herhalde Türkçe evlenme teklif eden yok. Işık ve ses sistemleri için jeneratörler uzağa park edilen araçlarda, kablolar kumların altında.

Denize girenler kumsaldan ayrılırken saatler süren koşuşturma bitiyor. Köprünün ışıkları yandığında beş şirketin yan yana dizilmiş evlilik teklif sahneleri hazır. ‘Marry Me’ ışıkları yanıyor. Led mumlar, uçan balonlar dalgalanıyor.

SOSYAL MEDYA POZLARI

Ve romantik anı yaşamaktan çok daha önemli olan bölüme, asıl amaca geldik. Sosyal medyada paylaşılacak fotoğraflar ve videolar. Tripotlara kameralar yerleştiriliyor. Drone ile çekim ekstra.

Bu noktada en önemli sorun başlıyor. Aralarında sadece birkaç adım olan şirketler teklif sırasında birbirinin kadrajına girmemeli. Tabii bu pazarda sevgililerin kendilerini çok özel hissetmemeleri de dezavantaj. Kumsalda sadece kendilerinin olacağını zannedenler için büyük hayal kırıklığı. ‘Hayır’ yanıtına neden olmaması en büyük temenni… Nadir de olsa reddedilen teklifler oluyormuş.

Belki de İstanbul kalabalığı gerçeğini kabullenmekten başka çare yok. İlk başlayan şirket sevgililere çok özel hissettirirken bu pazardaki parayı fark edenlerin yanına tezgâh açması uzun sürmemiş.

Ne olursa olsun; Instagram’da fotoğrafların, videonun şahane görüneceğine şüphe yok ve sektör bu sayede ayakta.

SERİYE BAĞLANMIŞ TEKLİFLER

Evlilik teklifi standart pakette sevgililere verilen süre 1 saat. Diz çöken erkek, cebinden çıkarttığı yüzüğü uzatırken ‘Evet’ yanıtı alkışlarla kutlanıyor. Yerdeki masada kadehler tokuşturuluyor. Sevgi sözcükleri, öpücükler ve tabii bol bol poz, bol bol fotoğraf ile video.

Sonra sıra diğer sevgililerde.

Telaşla sahne yenileniyor, özel şarkıları hazır. Otomobil yanaştığı sırada onların anlaştığı şirketin ışıkları kapalı. Ama sürprizi diğer sahneler çoktan bozdu. Kumsalda yürüdükleri sırada birden ‘Marry Me’ yazısı ve kalp şekillerinin ışıkları yanıyor, özel şarkıları duyuluyor.

Her şirket bir akşama 2-3 evlilik teklifi sığdırıyor.

Standart evlilik teklifi paketi 2 bin TL. Kumsala tekneyle gelmek isteyenler için çok daha tuzlu olduğunu söylemeye gerek yok. Arkadaş grupları bu ana tanıklık edecek ve masaya oturacaksa fiyat artıyor. Canlı müzik, pankart, teklife özel klip, havai fişek, drone çekim gibi çok sayıda ekstra hizmet için kesenin ağzını açmak gerekiyor.

Bir de bunun sözü, kınası, nişanı, düğünü olacak.

Sonuçta…

3. Köprü manzaralı evlilik teklifi fotoğrafları var sevgililerin.

O köprünün müteahhitlerine döviz garantili ödemelerle çalınıyor gelecekleri.

Çeyrek altın olmuş; bin 700 lira. Takıdan umut yok.

Dünya evine giremiyor sevgililer, fahiş ev kiraları yüzünden. Ev satın almak artık hayal.

Yine olmadı…

Bir kez olsun ‘Yolsuzluk, mafya, adaletsizlik değil yaşam haberi yazalım’ dedik, yine geldiğimiz yere bak.

Haberdeki sosyal medya çağı eleştirilerine de kulak asmayın gençler. Hepiniz çok özelsiniz.

Bu karanlık ülkede en azından güzel, mutlu pozlarınız olsun. Bolca beğeni alın.

Hepinize mutluluklar…