Berlin Festivali’nde insanlık trajedisi
73. Berlin Film Festivali’nin yarışma bölümünde kurmacadan belgesele ve canlandırmaya farklı türlerden, farklı sinema anlayışlarından 19 film var yarışmada. Hemen hepsi de insan ilişkileri üzerinde odaklanıyor. Yarışma dışı bölümlerde ise politik içerik öne çıkıyor. Ukrayna ve İran sinemalarına ayrılan geniş yerden söz etmiştim önceki yazımda. Özel galalardan birinde sunulan “Kiss the Future” (Geleceği Kucakla) da festivalin politik çizgisini yansıtan bir yapım. Bosna’da 27 yıl önce yaşanan insanlık trajedisini ve bu trajediye müzik aracılığı ile karşı durmaya çalışan sanatçıları konu alıyor.
Bir mucize gerçekleşiyor
Yönetmen Nenad Cicin-Sain, Saraybosna’nın Sırp güçlerince kuşatıldığı bin 425 gün boyunca yaşananları müzisyenlerin bakış açısından anlatıyor. Keskin nişancıların kurşunlarıyla 14 bin kişinin öldürüldüğü bu kuşatma sırasında yer altındaki caz kulüplerinde buluşan Saraybosnalılar sanat aracılığı ile yaşama tutunmaya çalışıyor. Boşnak müzisyenler müziklerini yaparken, dünyadan destek aramayı da ihmal etmiyorlar. Bir mucize gerçekleşiyor ve U2’ye ulaşıyorlar. Bono bu çağrıya olumlu yanıt vermekte gecikmiyor ve dünyanın çeşitli kentlerindeki konserlerinde Saraybosna ile canlı bağlantı yaparak, kuşatma altındaki insanlarla söyleşiler yaparak, bu insanlık dramını milyonlara duyuruyor. Bu serüvenin kahramanları ile yapılmış söyleşileri ve kuşatma altındaki Saraybosna görüntüleri içeren çok başarılı bir belgesel, “Kiss the Future”. Filmin yapımcılarından Matt Damon ve Bono’nun da katıldığı Berlin’deki dünya prömiyeri büyük ilgi gördü doğal olarak. Günümüzde dünyanın farklı bölgelerinde yaşanan gerilimler ve çatışmalarda sanatçıların önemli bir işlev üstlenebileceğini gösteren bu filmin ülkemizde de aynı ilgiyi göreceğine kuşku yok.
Festival sona yaklaşırken, bu yılın ‘Yaşam Boyu Başarı Altın Aslanı’nı almak üzere Berlin’e gelen Steven Spielberg de ilginin üzerinde toplandığı bir başka sinemacı. Yönetmenin kariyerinin ilk yıllarına ışık tutan “Fabelmanlar” filmi de programda yer alıyor doğal olarak. Bir yanda “Jurassic Park”, “E.T.” gibi popüler yapımlar, öte yanda “Schindler’in Listesi”, “Güneş İmparatorluğu”, “Amistad” gibi siyasal temalara eğilen filmler yapan usta yönetmenin katılımı, Berlin Festivali’nin pek de parlak olmayan yarışma seçkisinin yarattığı karamsar havayı dağıtan olaylardan biri oldu.