Beşiktaş derbide golcüsü ve kalecisiyle güldü

Dolmabahçe’de derbi akşamı… Bir tarafta Devler Ligi’nde istediği sonuçları alamayan Beşiktaş, diğer yanda Avrupa’da iyi bir görüntü çizen Galatasaray… Şampiyonluk adaylarından Trabzonspor’un kazandığı, Fenerbahçe’nin kaybettiği haftada taraflar hata yapmak istemiyor. Özellikle Beşiktaş, sahasında taraftarının önünde kazanarak yara sarmayı hedefliyor.

Siyah-beyazlılar cephesinde Sergen Yalçın, muhabirlerin beklediği 11’i sahaya sürmüş durumda. Sol bekte Rıdvan yerine Umut Meraş’a şans veren başarılı hoca, Necip’i de stopere çekmiş durumda. Kartal’ın savunması acaba dedirtirken, orta sahası ve ilerisi rakibe korku veriyor. Pjanic’le Alex Teixeira’nın yaratıcılığı sarı-kırmızılıları zorlayacağa benziyor. Savunmadan çıkarken hatalar yapabilen Galatasaray’a karşı Batshuayi, önemli bir silah olacak.

Aslan’da Marcao sevinci yaşanıyor. Ligin açılış karşılaşmasında Kerem’e yaptığı hareket yüzünden sekiz maç ceza alan Brezilyalı stoper, sonunda formasına kavuşmuş durumda. Onun varlığı, takıma gece-gündüz farkını yaşatıyor; özellikle defanstan çıkışlar çok daha rahat oluyor. Fatih Terim derbide deplasmanda daha etkili olan Diagne’yle başlıyor. Orta sahadaki Berkan-Taylan-Cicaldau üçlüsünün performansı, tabelayı doğrudan etkileyecek gibi duruyor.

Kartal beklendiği gibi coşkulu başladı derbiye. Ev sahibinin ilk dakikalarda her gelişi, tehlike yaratıyordu. 10’da duran top ustası Pjanic’in sağ çaprazdan kullandığı serbest vuruş direkten auta çıkıyordu. 20’de defansın gerisine sarkan Teixeira çerçeveyi bulamamıştı.

25’ten sonra Beşiktaş’ın baskısı biraz artıyordu. Devler arenasındaki Borussia Dortmund ve Sporting Lizbon maçlarına da iyi başlayıp sonra oyundan düşen Kartal, acaba aynı filmi izlettirecek miydi derken, 35’te Aslan öndeydi. Geçiş oyununda hızlı gelen deplasman ekibinde Kerem’in bıraktığı topa Cicaldau, ceza sahası dışından iyi vurmuştu.

Siyah-beyazlılar eşitlik için çok beklemiyordu. 40’ta soldan gelen ortaya Larin kafayı vururken, zamanlamayı ayarlayamayan Muslera hatalıydı. Sanki ikinci devre her şeye gebeydi…

64’te Taylan’la Morutan çıkmış, Halil’le Babel girmişti. Hemen akabindeki kornerde arka direkte ağları bulan yine Larin’di. Sporting köşe atışlarına teslim olan Kartal, bu sefer kornerden gol atmıştı. 79’da Kerem’in vuruşunda Vida’nın elle müdahalesine Fırat Aydınus penaltı diyordu. Atışı kullanan Mustafa Muhammed, Ersin’i geçememişti. Oyuna biraz evvel girmiş olan Mısırlı futbolcuya penaltıyı kullandırmak sanki hataydı. Kalan dakikalarda Galatasaray bastırıyor, başka gol olmayınca üç puan Kartal’ın oluyordu.

Beşiktaş bu sonuçla çok istediği üç puana ulaştı. Genç Ersin parıldamaya devam ediyor. Sanki file bekçisini kısa bir süre sonra Avrupa’da izleyeceğiz. Devler arenasındaki hüsranın ardından bu galibiyet ilaç gibi geldi. Galatasaray’a gelince… Baskıdan çıkmayı başarıp öne geçtikleri maçta kaybettiler. Terim’in Babel ısrarı bakalım ne zaman bitecek? Bir de oyuna yeni girmiş futbolcuya penaltı attırmak büyük risk ya neyse…