Beşiktaş’ın önlenemez düşüşü devam ediyor. Siyah-beyazlıların sezon başında ‘çok iyi’ olarak lanse edilen kadrosunun aslında büyük problemler barındırdığını söyleyebiliriz. Yönetimin başarısızlıktaki payı büyük.

Beşiktaş’ın takım mühendisliği

Modern anlamda mühendis, bilim insanlarının ürettiği teorik bilgiyi tekniker ve teknisyenlerin uygulayabileceği pratik bilgiye dönüştüren kişidir. Demir yolları inşaat mühendisi Artur Mellen Wellington’a göre mühendislik, "Beceriksiz birinin iki dolara kötü yaptığı bir şeyi bir dolara iyi yapma sanatıdır."

Evet, iki dolara yapılan kötü işi bir dolara daha iyi yapmak oldukça maharetli iş olsa gerek. Belki de bu yüzden sporun içinden gelen bu direktörler ve koordinatörler ortaya çıkıp bir şeyler anlatmaya çalışıyorlar. ‘Hani, bakın siz yönetici olabilirsiniz, ama bu işi yapa bilmek için belirli bir iktisadi bilgiye ve analitik dizayna ihtiyaç var’ diye boşuna konuşmuyorlar. Cruyff’u yad etmeden geçmemek lazım… Gerçekten futbol böyle bir şey…

İşte Beşiktaş’ın bu transferlerinin mühendislik hikayesi demiryolu inşasına benzer bir durum içermesi de böyle bir şey…

İşe Ghezzal ve Rosier ile başlarsak; daha kiralık olarak sözleşme imzalandığı dönemde Ghezzal ve Rosier’e satın alma opsiyonu koymadıkları için ve sezon sonunu beklemeleriyle birlikte, üstelik Başkan’ın bu konuda pazarlık maharetinde bahsedip işi ucuza bitireceğini ima etmesine rağmen, her iki oyuncunun transferi 25 milyon euroya yakın bir bedele neden oldu.

25 MİLYON EURO MALİYET

Aboubakar ve Dorukhan’ın maliyetleri 4 milyon euro olmasına karşın, anlaşma imzalamayarak ve üstelik itibarsızlaştırarak ki Aboubakar bu takımın sahadaki lider oyuncusu olmasına rağmen ve onun takımdan ayrılmasından sonra on puan farkın kapanıp, rakiplerle aynı puana gelmesiyle birlikte Rıza Çalımbay’ın Fenerbahçe’yi yenmesi ve Falcao’nun kulübede otururken bir gol ile Galatasaray’ın şampiyonluğu kaybetmesi tamamen şans oyunu olarak Beşiktaş’ın şampiyon olmasına neden oldu.

Alex Teixeria’nın bir sene kulüpsüz kalıp top oynamamasıyla birlikte, imza parasıyla 4 milyon euroya mal olduğunu düşünürsek, demiryolu inşasının neden kazaya sebep olduğu çok net olarak anlaşılmaktadır. Üstelik Aboubakar kaldığında 3 milyon euro üstüne mal olan Batshuayi alınmayacağından fazla para açığa çıkacaktı. Birde Dorukhan kalsaydı da belki Pjanic de alınmayabilecekti ve 2,7 milyon euro bir fazlalık daha ortaya çıkacaktı. Üstelik Fatih Aksoy’un bedelsiz olarak Alanya’ya verilmediğini düşündüğünüzde elinizde üçer mevkide oynayan Dorukhan ile birlikte iki oyuncu olacaktı. Şampiyonlar Ligi ve Süper Lig maçlarının beraber aynı zaman diliminde oynandığında ve sakatlıkları düşündüğümüzde nasıl bir ihtiyaç oldukları çok iyi anlaşılmaktadır.

Mühendislik analizi yaptığınızda; Aboubakar, Dorukhan ve Fatih kaldığında maliyetlerinin 4 milyon euro olduğu üzerinden hareket edersek ve Batshuayi, Piyanic ve Alex’in toplamda 10 milyon euroya mal olduğunu düşünürsek, geçen sene ile bu sene oynanan oyunu mukayese edersek ortada ciddi bir mühendislik hatasının olduğu çok net olarak görünmektedir. Üstelik elde 6 milyon euro fazladan para kalacaktı.

YERİ DOLMADI...

Beşiktaş’ın en büyük taktiksel sorunu, Aboubakar’dan sonra oyunu üçüncü bölgede oynarken ön tarafta, merkezde topun oyunda kalmaması ile birlikte sürekli karşı atak yemesidir. Bu da geçen seneki pasa dayalı üçüncü bölge oyunun oynamasına engel olmaktadır. Aboubakar oynadığı zaman diliminde top üçüncü bölgeye geldiğinde kaptırılmadığı gibi muhakkak sonuca ulaşmaktaydı. Ya gol, ya avut, ya korner olarak top sonuca ulaştığından karşı atak ile karşılaşmak mümkün olmazdı.

Ve üstelik tüm bunlar ile yönetim uğraşırken Sergen Yalçın ile anlaşma sağlanamadığından bir sene önce takımı şampiyon yapan teknik direktör takım kurgusu üzerine görüş bildirme anlaşmasına hala sahip değildi.

İşte bu esnada, Beşiktaş, Bundesliga 2’den Kenan Karaman alarak ki Şenol Güneş ile anlaşma zemini sezon başı arandığından-onun önerisi olarak yapılan bu transfer ile Bundesliga 1’de oynayan Dortmund’u elemeye çalışacaktı. Daha sonra tekrar Ligue 2’den ki Şenol Güneş önerisi olduğu çok açık-Umut Meraş alınarak tekrar Ajax ve Sporting elemeye çalışılacaktı.

YETERSİZLİK GÖSTERGESİ

Takımın bir bütün olarak düşündüğümüzde, daha kulübeye gelmeden, ilk on bir içinde özellikle arka tarafın son derece kırılgan olmasına rağmen, buraya yönelik bir hamle yapılamaması sadece mühendislik bilgi sıkıntısıyla açıklamak da doğru değil. Elde 6 milyon euro fazla para kalmasına rağmen, takımın çok donanımlı ve tecrübeli bir stopere ve kaleciye ihtiyacı olduğunu görememek bir hata değil bir yetersizlik göstergesidir.

Sonra da kalkıp biz Sergen Yalçın’a çok iyi takım teslim ettik demek demiryolu inşasını iki dolara yapmak demektir. İşte o zamanda mühendis olamıyorsunuz demiryolu raylarının yapımını sağlayan hammaddeyi işleyen tedarikçi oluyorsunuz. Tüm bunlara rağmen bu tedarikçilerin Divan Kurulu toplantısındaki orta oyunu ile birbirlerinin ayaklarına asla basmayacaklarını resmen göstermeleri, Beşiktaş’ın geleceği için gerçekten hala büyük sıkıntılar yaşanacağının da habercisidir.