Beyaz bir sayfa
Fenerbahçe yeni sezona galibiyetle başladı. Sarı-lacivertliler 1-0 geriye düştüğü maçta Çaykur Rizespor'u 2-1 mağlup ederek şampiyonluk yolunda ilk galibiyetine imza attı
Karadeniz’de sezonun galası… Bir tarafta Çaykur Rizespor, diğer yanda Fenerbahçe… Pandemi yüzünden zor biten sezonun üstünden sayılı gün geçmişken perde yine kalkıyor.
Kimsenin düşmediği, alttan gelenlerle birlikte 21 takımlı “süper” ligimizde gün itibarı ile kaç ekip yeni döneme hazır dersiniz? Mali tablolar ortada, malum kervanlar yolda…
Ev sahibi ekipte çiçeği burnunda teknik direktör Stjepan Tomas, orta sahayı sert tutmuş gözüküyor. Attığı gollerle 2020’de Rizespor’a nefes aldıran Skoda sahada, yeni transferlerden özgeçmişi birçoklarını heyecanlandıran Remy kenarda. İsmi son olarak Fenerbahçe’yle de anılan Fransız yıldız sağlıklı olursa, rakip savunmaların başını ağrıtmasına kesin gözüyle bakılıyor.
Memleketin transfer şampiyonu Fenerbahçe, mutlak şampiyonluk parolasıyla demir alıyor. 21 yıl sonra yuvasına geri dönen Erol Bulut’un göstereceği performans merak ediliyor. Memleketin bir yaşın altındaki en heyecan veren hocalarından biri olan futbol adamı, lisansların çıkmasından sonra beklenen 11’i ileri sürmüş. Muriç’in Lazio’ya gitmesinden sonra Frey çimlerde yerini alırken, yeni santrforun kim olacağı papatya falı baktırıyor.
Geçen ay yitirdiğimiz sevgili dostum Emre Gönlüşen’i rahmetle anıyorum. Kim bilir hayatta olsa, bu maçı o anlatacaktı. Federasyon ismini vermese de gönlümde bu sezonun adı belli. Yalnız değilim, çok iyi biliyorum.
Gönüllerin Emre Gönlüşen sezonu, Arda Kardeşler’in ilk düdüğüyle boş tribünler önünde başlıyordu. 9. dakikada Caner’in kullandığı duran top tehlike yaratıyordu. Deneyimli sol bekin alamet-i farikası malum bu ortalar. 16’da yine Caner’in kestiği topa kafayı vuramayan Thiam, hemen akabinde de Frey’in pasında yan ağları buluyordu. O hava topunda haliyle akıllara Muriç düşüyordu.
25’te Frey’in ustaca hazırladığı akında Deniz vurmuş, Gökhan köşeyi iyi kapatmıştı. 32’de VAR yardımıyla kazanılan penaltıyı kullanan Caner’e Gökhan hayır demişti. 35’te savunma arkasına sarkan Boldrin’le Altay’ın düellosunu genç file bekçisi kazanmıştı. İlk yarıda gol sesi çıkmıyordu…
54’te Thiam’ın yerine Valencia oyundaydı. 57’deki kornerde önce Altay, ardından direk ev sahibine hayır diyordu. 60’da Rizespor öndeydi. Melnjak’ın adrese teslim ortasına Skoda kafayı yapıştırmıştı. Hocalar arka arkaya hamle yapıyordu. Tomas orta sahaya müdahale ederken, Bulut Ferdi’nin yerine Sinan’ı, Deniz’in yerine Ozan Tufan’ı sahaya sürüyordu.
Son çeyrekte baskısını artıran Fenerbahçe, 77’de golü buluyordu. Kornerde Caner kesmiş, ön direkte Gökhan Gönül vurmuştu. Yıllardır izlediğimiz film yine vizyondaydı!
Sosa’nın ortasında Moroziuk’la Valencia’nın mücadelesine penaltı kararı çıkmış, 87’de Sosa ağları bulmuştu. Belli ki pozisyon çok tartışılacaktı. Kalan dakikalarda başka gol olmuyor, Fenerbahçe üç puanla evine dönüyordu.
Ev sahibinin son yarım saatte pili bitti. O ana kadar sahada defansif olarak yaptıkları fena değildi. Sezona mutlak şampiyonluk parolasıyla başlayan Fenerbahçe zorlandığı maçı kazanmasını bildi. Önemli olan buydu zaten. Camiada herkes artık yeni santrforu bekliyor sanki.